

kültür
Yeşilay
70
Şehrin simgesi ve buluşma noktası olan
Başçarşı, günün her saati hareketli ve cıvıl
cıvıl olmasıyla Anadolu şehirlerindeki klasik
Osmanlı çarşılarını anımsatıyor. Başçarşı,
güvercinleri beslemek, gün boyu geçen insanları izlemek ve
şehrin havasını solumak için en ideal yerlerden bir tanesi.
Avrupa'nın ortasında
acı, katliam ve
soykırımların yaşandığı
Saraybosna, bugün ise
yaralarını sarmış
huzurlu ve sakin bir
şehir.
Gazi Hüsrev’in özel bir önemi
ve yeri var. Öyle ki, şehre tarihi
kimliğini kazandıran çoğu yapı Gazi
Hüsrev Bey zamanında yaptırılmış.
Bu yapıların en önemlilerinden
bir tanesi de Gazi Hüsrev
Bey’in 1531’de Mimar Sinan’a
yaptırdığı Gazi Hüsrev Bey Cami.
Saraybosna’nın en önemli Osmanlı
mimari eseri olan bu cami, Bosna
Savaşı sırasında hasar görmesinin
ardından 1996 yılında aslına uygun
olarak restore edilmiş. Bosna
Hersek’in en büyük tarihi cami ve
Balkanların en önemli Osmanlı
mimari eseri olan Gazi Hüsrev
Bey Cami’nin aynısından Suriye'de
Halep, Türkiye'de ise Bilecik
Bozüyük’te bulunuyor. Bakırcılığın
devam ettiği şehirlerden olan
Saraybosna’ya gitmişken hediyelik
eşya da alabileceğiniz Bakırcılar
Çarşısı’nı da gezi programınıza dahil
etmeyi unutmayın. 15. yüzyılda
yapılan bu çarşı, kahve setleri veya
diğer orijinal hediyelik eşyalarla
tarafından yaptırılan bu çeşme,
bugün halen kullanılıyor. Şehrin
simgesi ve buluşma noktası olan bu
meydan, günün her saati hareketli
ve cıvıl cıvıl olmasıyla Anadolu
şehirlerindeki klasik Osmanlı
çarşılarını anımsatıyor. Başçarşı
Çeşmesi’nin yanı sıra çarşıda,
Osmanlı mimarisinden izler taşıyan
camiler, hanlar ve medreseler
yer alıyor. 17. yüzyılda yaptırılan
Saat Kulesi, Mimar Sinan’ın eseri
Gazi Hüsrev Bey Cami, Osmanlı
döneminde 50 bin kitaplı bir
kütüphanenin yer aldığı Gazi
Hüsrev BeyMedresesi, Moriça Han
ve 1551’de RüstemPaşa tarafından
yapılmış kapalı pazar Brusa
Bezistan’ı şehrin görülmesi gereken
yerleri arasında bulunuyor.
Gazi Hüsrev Bey Vakfı tarafından
17. yüzyılda yaptırılan ve 1762
yılında tekrar restore edilen Saat
Kulesi, Başçarşı’nın önemli yapıları
arasında yer alıyor. Saraybosna
mimarisinde Bosna Sancak Beyi
YAKINTARİHİNACI VEREN
İZLERİ
Saraybosna, tarihin izlerini
günümüze taşıyan şehirlerden bir
tanesi. Kuşkusuz ki, bu tarihle ilgili
en üzüntü verici dönemi, 1992-
1995 yılları arasında yaşanan Bosna
Savaşı oluşturuyor. 100 binden
fazla kişinin hayatını kaybettiği,
2 milyon kişinin ise yaşadığı yeri
terk etmek zorunda kaldığı bu
savaşın izlerini şehrin sokaklarında
bugün de görmek mümkün. Üç
yıl boyunca kuşatma altında kalan
Saraybosna’nın yaşadığı dramı
sokaklarındaki her köşede, kurşun
izlerinin kaldığı binalarında ve
insanların yüzlerinde görebilirsiniz.
Avrupa'nın ortasında acı, katliam
ve soykırımların yaşandığı
Saraybosna, bugün ise yaralarını
sarmış huzurlu ve sakin bir
şehir. Hem batı hemde doğu
kültürlerinden izler taşıyan
Saraybosna’nın havasını solumaya
şehrin kalbi olarak kabul edilen
Başçarşı’dan başlayabilirsiniz.
ŞEHRİNKALBİ; BAŞÇARŞI
Vizesiz gidilebilen rotalar arasında
yer alan Saraybosna, yürüyerek
gezebileceğiniz büyüklükte
bir şehir. Özellikle de güzel bir
havada burayı ziyaret etme şansı
yakaladıysanız, keyifli bir rota sizi
bekliyor demektir. Bu rotanın ilk
ve en fazla zaman geçireceğiniz
durağı ise 16. yüzyılda Osmanlı
İmparatorluğu zamanında
kurulan Başçarşı olacaktır. Türk-
İslam sanatı ve Osmanlı şehir
anlayışından izler taşıyan bu bölge,
şehrin ruhunu en fazla yansıtan
yerlerin de başında geliyor. Han,
bedesten, medrese ve caminin
yanı sıra Saraybosna’yla özdeşleşen
simgelerden Başçarşı Çeşmesi’nin
de yer aldığı meydan, şehrin
dokusu bozulmadan bugüne gelen
yerlerinden bir tanesi. 18. yüzyılda
inşa edilmiş yeşil çatılı Başçarşı
Çeşmesi (Başçarşı Sebili), zarif
ahşap görünümüyle simgeleşen
bir güzellik sunuyor. 1753 yılında
İstanbul’daki çeşmeler model
alınarak Hacı Mehmet Paşa
Başçarşı Sebili