17 / 84
H
Tıp Fakültesi’ni bitirdikten sonra doğduğu yer Gümülcine’de değil de ata vatanında hekimlik yapmanın
idealinde koşan ve bu sebeple Meriç Nehri’ni aşarak ülkemize iltica eden çok değerli bir isimDr. Mehmet
Müezzinoğlu. Sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi ve kalitesinin artırılması, sorunların çözümü, sağlık
okuryazarlığının yaygınlaştırılmasında, bağımlılık gibi çağımızın en büyük tehlikesine karşı üstün
çaba göstermede örnek isim… Yeşilay’a olan destek ve teveccühü de bizler için büyük motivasyon.
Kendilerinden bağımlılık sorununa karşı son dönemlerde atılan önemli adımları ve yapılacakları dinledik.
S ÜME Y YA OLCAY
SE R K AN ŞE N T Ü R K
RÖP ORTA J
FOTOĞ R AF L AR
Hekimlik hayatınız ve sonrasında siyaset kimliğinizle
şüphesiz birçok hizmette bulundunuz. Bilhassa
Cemiyetimizin de mücadele alanı olan bağımlılıklar
hakkında, özelde uyuşturucu ile mücadele ve sigara
yasağı çalışmalarında öncülük ettiğiniz birçok çalışma
oldu. Tüm bunlar çerçevesinde sizdeki bağımlılık tanımını
öğrenebilir miyiz?
Bağımlılık insanlık tarihi boyunca önemli bir sorun. Dünya
Sağlık Örgütü ve tıp sağlıklı insanı ruhen, fiziken ve sos-
yal yönden sağlıklı olma hali olarak tarif eder. İslam dini
de insanı manen ve madden diye tarif eder. Ruh sağlığı
açısından bir boşluk olduğunda toplumlar birçok bağım-
lılıkla muhatap olmuşlardır. Tıpkı bugün sigara, alkolizm,
uyuşturucu, kumar ve teknoloji bağımlılığında görüldüğü
gibi. İnsanlar en çok hasta olmaktan korkarlar. Hasta-
lıklar içinde ise en çok kanser olmaktan… Bunu sırasıyla
kalp hastalığı, şeker gibi kronik böbrek hastalıkları izliyor.
Sigara bu üç hastalığın en önemli nedenlerinden birincisi-
dir. Ondan sonra sağlıksız beslenme, obezite ve hareket-
siz yaşam geliyor. Şimdi biz bağımlılıkla mücadelede önce
bağımlı olan kişinin tedavisini merkeze alıyoruz. Hâlbuki
ruh sağlığını, manen gelişmeyi merkeze alabilsek, bu tür
bağımlılıkları minimuma indirebilecek bir sonucu yakala-
yabiliriz. Ama ne yazık ki medeni dünya veya materyalist
yapı, ruh sağlığını bozan unsurların reklamını yaparak
kamuoyu algısını yönlendiriyor. Bir bakıyorsunuz alkol
almayı bir marifet, bir ayrıcalık gibi sunuyor. Hadi şerefe
diyor. Bunun da reklamını toplum önünde-
ki lider ve örnek insanlara, yöneticilere
yaptırtıyor. Örneğin çocuğun algısında
bağımlılık yapıcı bir madde kullanmayı
saygın olmak, kişiliğini bulmak gibi
sunuyorlar. Çocukların, gençlerin
gözünde farklı olma algısı yarat-
tıktan sonra da sömürme alanları
oluşturuyorlar.
Hızlı ve sürekli gelişen, güncellenen
bu dünyada da yeni bağımlılıklar da
kapımızı çalıyor…
Yeni dönemde çocukların bilgisayar-
teknoloji bağımlılığı önümüze ciddi bir
sorun, bunun geleceğini görmemiz lazım. Eğer sağlık
yönünden toplumun okuryazarlığını geliştirip sağlıklı
yaşam bilincini bir kültüre dönüştüremezsek; anne
ve babalara, toplum önündeki örnek insanlara bunun
öncülüğünü yaptırtamazsak; tabi ki 5 yaşındaki çocu-
ğumuz veya kendini ispat etme yaşındaki gencimiz küt
diye bağımlılık diye bir problemle çıkar karşımıza.
Merkeze ruhen, fiziken ve sosyal yönden sağlıklı ol-
mayı almamız ve bunların içini doldurmamız gerekiyor.
Dahası manen ve madden sağlıklı olmanın her ikisinin
de aynı derecede önemli olduğunu görmemiz gereki-
yor. Mesela madden gelişmeyi matematiksel olarak
çok yakından takip ediyoruz. Okulunu bitirsin, boyu
posu yerinde olsun, iyi giyinsin, diploma sahibi olsun,
arabası olsun, makamı olsun vs. diyoruz. Oysa aynı
zamanda güven duygusu olsun, kendisini anlamlı ve
değerli bulsun, hayata karşı bir sorumluluğu olduğunu
bilsin de demeliyiz. Fedakârlığı, şefkati, merhameti,
özgüveni, bir birey olarak sahip olması gereken değer-
leri; dürüst, güvenilir, çalışkan olmayı yani, maneviyatı
besleyen bölümleri zayıf bırakırsak ciddi sorunlarla
karşılaşırız.
Hükümetimizin uyuşturucu konusunu en önemli
gündemi yapması ve ilgili Bakanlıkları aktif bir şekilde
devreye sokması, eylem planları hazırlaması ve
uygulaması halkımızın da içini ferahlatan bir durum.
Tüm bu müdahale süreçlerinde eksik gördüğünüz,
tamamlanması gerek dediğiniz en önemli
nokta neresi? Önleme mi, tedavi mi, yoksa
sonrasında bağımlılık tedavisi görmüş
kişiyi topluma kazandırmak mı?
Esas olan ortaya çıkmadan önce
problemi görebilmek, başka bir
ifadeyle sivrisinekle uğraşmak
yerine, bataklığı kurutmak… Sağlık
Bakanlığı olarak, sağlıklı yaşam
kültürünün teşviki adı altında
kapsamlı bir proje başlatıyoruz. Bu
konuda her türlü desteği verdiği için
Hükümetimiz ve Sayın Başbakanımıza
teşekkür ediyorum.
Münazaracı
olmak, müzakereci
olmak, mücadeleci
olmak. Bir çocuğa bu
kabiliyetleri veriyorsanız
o çocuktan korkmayın.
Bu üçünün olmadığı
yerde münakaşa
vardır.
yesilay.org.tr
17
YEŞiLAY
•
MART 2015