Yeşilay Dergisi-Nisan-2013-Yeme-İçme Bağımlılığı - page 44

Ye ve sakinleş, ye ve rahatla, ye
vemutluol! Gerçektenöylemi?
ediğimiz içtiğimiz ürünlere ne kadar dik-
kat ediyoruz? İyi bir etiket okuyucusu
muyuz?
Aldığımız ürünlerin içinde bulunan
maddeleri tanıyor muyuz?
Ve aldığımız besinleri doymak için mi
yoksa bağımlılık yaptığından mı daha çok
tercih ediyoruz?
Hangi tür yiyecekler bağımlılık yapı-
yor?
Son yıllarda artan obezite, diyabet, ka-
raciğer hastalıkları, bağırsak hastalıkla-
rı, beyin ve beyin fonksiyonlarının bozul-
ması, stres, kaygı, ruhsal bunalımlar ve
psikolojik hastalıkların sebeplerinin ye-
diğimiz içtiğimiz ürünlerin içeriğindeki
maddelerden kaynaklı olduğunu da bili-
yor muyuz?
Hangi ürün bize ve çocuğumuza zarar
veriyor diye raftan kaldırılıyor?
Yeni nesil, anne karnında kanser, ek-
sik organ, genetik hastalıklarla savaşmaya
başlıyor. Bizler bunların sebebini görmez-
likten mi geliyoruz?
Gıda, giyim, temizlik, kozmetik ürün-
lerinde bunca oyun oynanırken neden
hep sessiz kalıyoruz? Neden başkaldırmı-
yoruz?
Yavrularımıza daha yaşanabilir, sağ-
lıklı, temiz bir dünya kurmak en asli göre-
vimiz değil mi?
Üzülüyorum en çok da bilinen ha-
taların tekrarlanmasına üzülüyorum.
Çünkü bir anne olarak ben bütün bu
soruları yanıtlarken alıverişte başka ola-
biliyorum. Ne kadar dikkat etmeye ça-
lışsam da, hangi ürüne el uzatsam hiç
biri masum değil. Yani hiçbir raf ürünü
evimize girmeyecek mi? Peki bu müm-
GÜLER B I LEN
Y
Çocukluğumuzda üç
öğün sofra kurardı an-
nemiz ve dolu dolu
tabaklar, ekmek ye-
mekten kaçınmazdık.
Peki, ne oldu da şim-
di herkes porsiyon kü-
çültmeye, öğün atla-
maya, ekmekten ka-
çınmaya, üç düşman
kabul edilen şeker,
tuz, un korkusuna ka-
pılmaya başladı?
42
1...,34,35,36,37,38,39,40,41,42,43 45,46,47,48,49,50,51,52,53,54,...76
Powered by FlippingBook