

arkadaşlarıyla hareket etmesi
zorunludur. Obada çeşitli iş
bölümleri vardır ve her izci
bulaşıkçı, aşçı, oduncu ya da sucu
olur. Bu görevler her gün değişir,
dün sucu olan izci, bugün aşçı
olur. Türkiye İzcilik Federasyonu
Teknik Kurulu Başkanı Süheyla
Subaşı, “Oba arkadaşları ile
belirli kurallar ışığında adım
adım birçok yetişkinin bile
başaramadığı, yapmayı hayal
edemediği şeyleri yapan çocuklar
başarmanın mutluluğunu ve
sonucunu gördükçe, ‘Eğer
ekipçe hareket edersem birçok
şeyi başarabilirim.’ düşüncesini
farkında olmadan benimser.”
sözleriyle izcilikte birlikte hareket
etmenin ve akran edinmenin
doğal bir yönelim olduğunu
aktarıyor.
TİF İzcilik Lideri Cüneyd
Malkoç ise, izci oyunlarının
her zaman altında eğitim yatan
oyunlar olduğunu ve labirent,
fular kapmaca ve şifreleme
gibi oyunların normal hayatta
çocukların oynadığı oyunlardan
farklı olduğunun altını çiziyor.
Kamp ateşi çevresinde oynanan
bu tür oyunların çocukların
özgüvenine sağladığı katkıları
değerlendiren Süheyla Subaşı
ise, “Oyunlar oynayan, birlikte
kamp yapan, her faaliyete
katılma isteğini artıran sistemde
uzun soluklu bulunan çocuk
ve gençler tam bir takım
oyuncusu olur, ekip ruhu ile
hareket etmenin güzelliğini ve
insaniliğini farkında olmadan
içselleştirir. Ben demeden biz
demeye başlar. İletişimde,
ortak paydalarda buluşmayı
OYUNLAR ÖZGÜVENİ
ARTIRIYOR
Kampa giden izciler birlikte çadır
kurar, çevreyi temizler, nöbet
tutar, oyunlar oynarlar. Her
obanın bağlı bulunduğu bir lider
vardır. Liderler kendi obalarının
temizliğinden, eğitiminden
sorumludur. Liderler akşamları
yakılan kamp ateşinin çevresine
çocukları oturtur ve onlara çeşitli
oyunlar verirler. Çocukların
zekâsını ve öz kimliğini geliştiren
bu oyunlar için Genç Yeşilay İzci
Lideri Aslıhan Yesir, “İzcilere
her gece o gece kamp ateşinde
sergilemek üzere bir konu verilir
ve hazırlanmaları istenir. Bu bir
şarkının yorumlanması, bireysel
yeteneklerin sergilenmesi, bir
fıkranın, reklamın yahut bir
olayın izciliğe uyarlanması,
lider taklitleri olabilir.” diyor.
Teknoloji bağımlılığı
ve yoğun ders
programı çocukları
mekanikleştirirken
hareketli yaşamdan
yoksun bırakıyor. Okullardaki izcilik
faaliyetleri ise okul içinde sınırlı kaldığında
etkisini kaybediyor.
EKİM 2018 23