Background Image
Previous Page  46 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 46 / 84 Next Page
Page Background

İÇSELLEŞTİRME ÇOK ÖNEMLİ

Değerler eğitiminin model alma,

izleme, gözlemleme ve hissetme

ile kişinin içselleştirerek hayatına

şekil verebilmesi şeklinde olması

gerektiğine vurgu yapan Şaziye

Senem Başgül, “Birçok bilgiye

sahip olunur ama belirli bir bilinçle

kendine ve çevreye karşı sorumlu

olmayı öğrenmek önemli. Bilginin

deneyimlenmesi, sorgulanması,

tartılıp biçilmesi ve sonucunda

yoğrulması gerekir. Çocuklar

sorgulamayı, sıra beklemeyi

öğrenmeli. Toplumsal düzenin

yerleşmesi sadece okulda verilen

ders ile olmaz. Tüm toplum bunu

içselleştirmeli” diyor. Soyut bir

kavram olan dinin eğitiminin ezbere

dayalı kalıplardan ziyade yaradılışın

ve varlığın amacı ile sorumlulukları

üzerinden olması gerektiğini

belirten Başgül şöyle devam ediyor:

“Bilgiler üzerinden değil, vicdan

ve değerler üzerinden öğretilmeli.

(IĴIVPIV IĴMXMQM QSHIP EPQE M^PIQI

K}^PIQPIQI ZI LMWWIXQI MPI OMĽMRMR

MpWIPPIĽXMVIVIO LE]EXØRE ĽIOMP ZIVIFMPQIWM

ĽIOPMRHI SPQEPØ

İSRAFVARSADEĞERDEN SÖZ

EDİLEMEZ

Şaziye SenemBaşgül şöyle

konuşuyor; “Aynı mahallede birinin

ayağında ayakkabı yokken, diğeri 4

bin liralık ayakkabı giydiğinde, biri aç

yatarken diğeri açık büfeden tabağına

doldurduklarını çöpe döktüğünde,

biri dershaneye giderken diğeri

kalem bile bulamadığında, biri

yolda bulduğunu almayıp diğeri o

kişinin evine hırsız olarak girdiğinde

değerleri korumak çok zor. Biri

açken diğeri israf ettiğinde yine

değerlerden bahsedemeyiz, okulda

verilen değerler eğitimi havada kalır.

Türkiye‘de de yaşanan olumsuz

toplumsal olaylar, insanların

değerleri yeterince kazanamamasına,

bu da döngüsel olarak toplumsal

değerlerin kaybına neden oluyor.”

İYİ ÇEVREDEKENDİLİĞİNDEN

GELİŞİYOR

“Normal gelişen, herhangi bir

psikopatoloji (normal dışı davranış),

ruh sağlığı problemi olmayan

kişilerde, kötü olmayan bir çevrede

yaşayanlarda değerler genellikle

kendiliğinden gelişiyor” diyen

Şaziye SenemBaşgül sözlerini

şöyle tamamlıyor: “Çocuğun bunu

engelleyecek psikopatolojisi varsa,

örneğin dikkat eksikliği hiperaktivite

bozukluğu ya da dürtü kontrol

bozukluğu varsa önce tedavi olması

gerekir. Davranım bozukluğu olan

insanlar eğitim dahi alsalar bu

değerleri koruyamazlar. Ruhsal

hastalıklardan korunmak için ruhsal

bağışıklık dediğimiz dayanıklılık

kavramı var. Dayanıklılığı az olan

insanlar ruhsal hastalıklara daha

yatkın olur. Ruhsal dayanıklılığı

artırmanın bir yolu da değerleri

artırma. Dolayısıyla değerler

artırılmadığında ruhsal hastalıklar

artıyorken ruhsal hastalığı olan

kişilerde de değerler oturmuyor.”

Sorgulamaktan kaçınılmamalı.

Zorlayıcı, baskıcı ve korkutucu

olmamalı. Örneğin ebeveynlerin

kullandığı; ‘Çocuk yanlış yaptığında

cehenneme gider’ cümlesi aciziyet

ifadesidir. Din eğitimi ebeveynlerin

aciziyetine alet edilmemeli.

Bu; çocuğa herhangi bir değeri

öğretmez, o değerden uzaklaştırır.”

GELİR EŞİTSİZLİĞİ BASKI

KURUYOR

Değerler eğitiminin, çocuklarda

düşüncenin, bedenin, psikolojinin,

eleştirel perspektifin gelişmesine

eşlik ettiğini kaydeden Şaziye

Senem Başgül, “Bilinç seviyesine

getirildiğinde devamlılığı olur,

bu da toplumsal değerler adına

yozlaşmadan korunmayı sağlar.

Günümüzde toplumsal adaletin

sağlanamaması, gelir dağılımındaki

eşitsizlik, güvensiz ortam,

düzensizlik, artan şehir nüfusu,

göçler nedeniyle tüm değerler ağır

baskı altında. Böylesi bir ortamda

değerleri korumak çok zor. 1943’te

Maslow, insanların ihtiyaçlarının

bir piramide benzediğini, bir

insanın en temel ihtiyacını

gidermeden üst basamaklarda

bulunan diğer ihtiyaçlara

ulaşamayacağını bildirmiş.

(İhtiyaçlar Hiyerarşisi) Maslow’a

göre; insan temel ihtiyacını

karşılayamayacak durumdaysa

değerler kavramını da geliştirmek

mümkün değil. Gelişmiş

ülkeleri gelişmemiş olanlarla

karşılaştırdığımızda değerlerin daha

iyi oturduğunu görüyoruz. Gelir

dağılımı dengesizleştikçe değerlerle

ilgili ters orantı oluyor. O yüzden

gelişmemiş ve gelişmekte olan

ülkelerde toplumsal olumsuzluklar

ya da gelir dağılımı dengesizlikleri,

değerlerde yozlaşmaya, değerler

eğitiminin oturmamasına sebep

oluyor” diyor.



Ahlak,



Adalet,



Dürüstlük,



Alçak gönüllülük,



Sevgi,



Şefkat,



Saygı,



Mahremiyet,



Vicdan,



Duyarlı olma,



Birlikte yaşayabilme,



Çalışkan olma,



Sorumluluk,



Empati, hoşgörü,



Nezaket,



Özgürlük,



Sabır.

TEMELDEĞERLERİMİZ

ZBĆBN

Yeşilay

46