

KASIM 2019 67
Coğrafi İşaretli Ürünler’le dünyada
yıllık 200 milyar doların üzerinde
bir katma değer elde ediliyor. Sadece
Avrupa Birliği’nin bu sistemle ulaştığı
rakam, 75 milyar dolar. Avrupa’nın
uzun yıllardır benimsediği ve bir
yılda milyarlarca dolarlık katma
değer sağladığı bu sistem, söz konusu
ürüne pazarlama gücü katmanın
yanı sıra üreticilere ve bölgeye de
ciddi anlamda bir kalkınma fırsatı
sunuyor. Üstelik bu kalkınmanın
etkileri sadece ekonomiyle sınırlı
değil, sosyo-kültürel anlamda da
çok değerli bir dönüşüme katkıda
bulunuyor.
Bu topraklara özgü bir peynir
bilmemiz, tel kırmada Bartın,
kaliteli bıçakta Sürmene imzası
aramamız aslında adını koymadan
kendiliğinden öğrendiğimiz Coğrafi
İşaretli ürünlerden sadece bazıları….
Son yılarda giderek daha çok aşina
olduğumuz Coğrafi İşaretli Ürünler,
hem kendi topraklarımızdaki
zenginliklere yüzümüzü dönmemiz
hemde onlara hak ettiği maddi
–manevi değeri verebilmemiz
için çok önemli bir fırsat. Yani
her şekilde geleneklerimizin,
mutfağımızın, üreticilerimizin,
ülkemizin, hepimizin kazandığı bir
değerler zinciri. Ürünün kalitesi,
geleneksel üretimmetodu ve coğrafi
kaynağı arasında kurulan sıkı bağı
simgeleyen bir güvence olarak da
tarif edebileceğimiz Coğrafi İşaret,
mensei adı ve mahreç işareti olarak
iki ayrı şekilde değerlendiriliyor.
Ürünün üretimi, işlenmesi ve
diğer işlemlerin tamamı, sınırları
belirlenmiş coğrafi alanda
gerçekleşmek zorunda ise bu
durumda bulunan coğrafi işaretlere
“menşei adı” deniyor. Mesela Isparta
Gülü, Ege Pamuğu, Erzincan Tulum
Peyniri, Elazığ Öküzgözü Üzümü,
Eskişehir Lületaşı, Malatya Kayısısı...
Buna karşılık ürünün üretimi,
işlenmesi ve diğer işlemlerinden en
az biri, sınırları belirlenmiş coğrafi
alanda gerçekleşmek zorunda ise
bu durumdaki coğrafi işaretlere ise
“mahreç işaret” adı veriliyor. Örneğin
Adana Kebabı, Mardin Kaburga,
ÇorumLeblebisi, Damal Bebeği,
Isparta Halısı, Siirt Battaniyesi,
Afyon Sucuğu gibi…Aradaki fark,
Mahreç işaretine konu olan ürünün
özelliklerinden en az birinin o
yöreden kaynaklanması şartıyla, yöre
dışında da üretilebiliyor olması…
ÇOKYÖNLÜBİRKALKINMA
FIRSATI
Tahmin edebileceğiniz gibi
bir ürünün coğrafi & kültürel
özelliklerine sadık bir şekilde üretilip
korunması ona sadece ulusal pazarda
değer kazandırmakla kalmıyor,
uluslararası arenada da güçlü kılıyor.
Bu da beraberinde çok yönlü bir
kalkınmayı getiriyor.
türünün, ardında barındırdığı belki
100 yıllık geleneğin deneyimiyle
üretilmesi ve 100 yıl önceki ismi
neyse bugün de aynı isimle anılması,
kendisine emek vermiş insanlar
için bir geçim kaynağı sağlaması, bu
sayede başka diyarlara göç etmeden
yerlerinde yurtlarında kalıp bildikleri
hayatı yaşamaya devam etmeleri
başlı başına bir kazanç değil mi
zaten?
Tıpkı Fransızların ünlü Roquefort
(rokfor) peynirinin yarattığı
dönüşüm gibi…Roquefort
kasabasının tümdünyaya armağanı
olan bu peynir, 1642 yılında
tescillenmiş. Bir bakıma Coğrafi
İşaretli Ürünler’in atası diyebiliriz
kendisi için ki zaten bu işinmimarı
da Fransızlar. Ta o yıllarda resmi
bir kararla kayıt altına alınan ve
başka hiçbir yerde üretilmemesi
kararlaştırılan bu özel peynir,
yüzyıllardır aslına bağlı kalınarak
üretilmeye devam ediyor. Roquefort
$PĈSBGJ ĉĆBSFU MF CJS
CBLNB HFMFOFLTFM CJMHJ
bir ürün gibi
ĆFLJMMFOEJSJMJZPS
QBLFUMFOJZPS TBUMZPS
BMOZPSy #V BÎEBO
àSàOàO LBMJUFTJ
HFMFOFLTFM àSFUJN
NFUPEV WF DPĈSBGJ
LBZOBĈ BSBTOEB EB TL
CJS CBĈ LVSVMNVĆ PMVZPS
0SOEP VRPIVM QEVOEPEĽXØVEVEO SRPEVE
IOSRSQMO FMV HIĴIV OE^ERHØVER 'SĴVEÁ őĽEVIX
KIPIRIOPIVMQM^MR QYXJEĴØQØ^ØR VIXMGMPIVMQM^MR
POIQM^MR LITMQM^MR OE^ERHØĴØ FMV HIĴIVPIV
^MRGMVM ,IQ OIRHM XSTVEOPEVØQØ^HEOM ^IRKMRPMOPIVI ]^Q^
H}RQIQM^ LIQ HI SRPEVE LEO IXXMĴM QEHHM ³ QERIZM HIĴIVM
ZIVIFMPQIQM^ MpMR FM^I pSO }RIQPM FMV JØVWEX WYRY]SV FY WMWXIQ