kendilerini avutacak başka
şeylere ihtiyaç duymazlar. Aile
çocuğunun dertlerini dinliyor,
onları teselli ediyor, onlarla
paylaşımda bulunuyorsa
çocukların bağımlılık
yapacak şeyleri aramasına
gerek kalmıyor. Bunları aile
ortamında bulamayan insanlar,
sigarada ve diğer bağımlılık
yapıcı maddelerde bulmaya
çalışıyorlar. Ayrıca bir genç
kendini özgürce ifade etme,
dinlenilme, sözüne itibar edilme
gibi duygular içerisindedir. Eğer
bir genç aile ortamında “sus
otur, ayıp, günah, terbiyesiz,
sen karışma büyükler bilir” gibi
bir yaklaşımla karşılaşmışsa
kafasını omzuna koyup teselli
bulacağı bir arkadaşının
kucağına düşüyor, evde
bulamadığı şeyi sokakta
aramaya başlıyor. Eğer o
arkadaşı bağımlı ise veya o
gittiği sokakta-ortamda bağımlı
varsa, bu genci de bağımlı
yapıyor. Çoğu yerde var bugün
bu ortamlar. Zincir böyle
bağlanıyor birbirine.
“AİLEMİZDE SEVGİNİN
YANINDA GÜÇLÜ BİR SAYGI
İLİŞKİSİ VAR”
Bizim ailemizde güçlü bağlar
var. 30 yıllık evliyim. Evde her
şeyi, hem sevinci hem üzüntüyü
konuşur ve paylaşırız. Sevginin
yanında güçlü saygı ilişkisi var
aramızda. Eşlerin birbirlerini
sevmesi yetmez, saygı duyup
birbirlerinin onurunu korumayı
da vazife edinmelidirler.
Çocuklara gelince… Belki
bu eski neslin anlamayacağı
veya kabul etmeyeceği bir
şey ama, biz çocuklarımızı
çok özgür yetiştirdik. Mesela
ayağını uzatıp oturmasını biz
saygısızlık olarak görmedik, çok
hoşlanmasak da. Çünkü onların
yetiştiği jenerasyon biraz daha
rahat davranıyor. Biz de baskı
yerine anlamayı ve paylaşmayı
seçtiğimiz için onlarla arkadaş
özel röportaj
Yeşilay
124