

insanı mutlu edebileceğini
öğretiyor. Ancak elbette ki hayat,
hem anneler hem de çocuklar
için dikensiz gül bahçeleri vaat
etmiyor. Peki ya üzüntülü ve zor
zamanlar? İşte böyle zamanlarda,
anneler nasıl çocuklarının
mutluluğunu en derinde ve belki
onlardan da fazla hissediyorlarsa
onların mutsuzluğu ve sorunlarını
da aynı derinlikte hissediyorlar.
Çocuğunun saçının teline zarar
gelmesin diye hayatını ortaya
koyabilecek bir anne, çocuğu
ona zarar veren herhangi bir
durumla karşılaştığında hayatının
en zorlu ve yıpratıcı mücadele
dönemine girmiş oluyor. Doğa bir
anlamda anne olan kadına daha
dayanıklı olma gücü, zorluklarla
baş edebilme yetisi ve çözüm
odaklı bakış açısı kazandırsa da,
ruhsal ve bedensel hastalıklar,
çeşitli travmalar, hayatın getirdiği
zorluklar karşısında sıkıntılar
yaşayan kişilerin özellikle
de gençlerin anneleri keder,
ümitsizlik, çökkünlük gibi
olumsuz duygular hissedebiliyor.
Bağımlılık da hayatın istenmeyen
bu olumsuz durumları arasında
yer alıyor. Bedensel ve ruhsal
birçok sorunun nedeni olan
bağımlılık türlerinden herhangi
biriyle tanışan gencin herkesten
önce ailesi ve başta da annesi bu
durumun olumsuz sonuçlarıyla
karşı karşıya kalıyor. Bu durumda
anneleri zorlu bir mücadele süreci
bekliyor. Her annenin karşı karşıya
kalmaktan korktuğu hatta aklına
dahi getirmekten imtina ettiği
bu durumu bağımlı annelerine
sorduk. Yeşilay Danışmanlık
Merkezi’nden (YEDAM) Uzman
Klinik Psikolog Sevcan Öztoraman,
Uzman Klinik Psikolog Pınar
Dinçer, Psikolog Sena Özdemir
ve Psikolog Aylin Işık, bağımlı
annelerinin hikâyeleriyle, duygu,
düşünce ve görüşlerini bir araya
getirdi. Anneler, çocuklarının
bağımlılıkla mücadele süreçlerini,
yaşadıklarını, YEDAM’la
buluşmalarını ve diğer annelere
mesajlarını bizlerle paylaştı.
Elbette ki hayat, hem
anneler hem de çocuklar
için dikensiz gül bahçeleri
vaat etmiyor.
düşmanız.” mesajı vermeye
çabalıyordum. Sinirli ve agresif
tavrına karşı sessizdik. Ben,
kardeşi ve kendisi arasındaki
dengeyi bulmaya çalışıyordum.
Korkudan, kendisine bir şey
yapacak kaygısı ile kapısında
yatıp sabahladığım zamanları
biliyorum. O dönem bizi silmiş
gibiydi, gözü maddeden başka
bir şeyi görmüyordu.
3-
İlk zamanlar ambulans,
polis ve hastaneyle geçti.
Sürekli evde kriz geçiriyordu.
Kardeşi yargılayıcıydı. Evde
kavgalar, tartışmalar olmaya
başladı. Hastaneye yatmayı
Yaş: 53-Fatih
“Korkudan kapısında
sabahladığım zamanlar oldu”
1-
Çocuğum odasında gizli
gizli bir şeyler yapıyordu.
Bayılıyordu ve baygın
buluyorduk. Ancak maddeye
dair bir ipucu bulamıyordum.
Sonra Erenköy Ruh ve
Sinir Hastalıkları Eğitim ve
Araştırma Hastanesi’ne gittik.
Öfke problemi vardı. Biz
öğrendikçe o agresif olmaya
başladı. Bu agresif tavrı
kendisine kalkan yaptı.
2-
Korktum. “Biz seni
seviyoruz ama o maddeye
İlk zamanlar ambulans, polis ve hastaneyle
geçti. Sürekli evde kriz geçiriyordu. Kardeşi
yargılayıcıydı. Evde kavgalar, tartışmalar
olmaya başladı.
SORULAR
1- Çocuğunuzun madde kullandığını nasıl anladınız?
2- Bu süreçte onun size /sizin ona karşılıklı yaklaşımlarınız
nasıl oldu?
3- Nasıl çözüm yolları aradınız?
YEDAM ile yolunuz nasıl kesişti?
4- Diğer bağımlı annelerine neler söylemek istersiniz?
MAYIS 2019 47