

NİSAN 2018 37
“GÖZ SAĞLIĞINI
BOZABİLİR”
Bu problemlerin pek çok kişide
bu tür ekranların kullanımına bir
süre ara verilmesi ile hafiflediğini
belirten Bostancı, ancak bu
rahatsızlıkların bazı durumlarda
göz sağlığını bozabileceğine dikkat
çekiyor. “Özellikle altta yatan göz
kuruluğu, alerji, ve benzeri göz
problemleri olan kişilerde mevcut
göz hastalığının kötüleşmesine
yol açarak yaşam kalitesini ve göz
sağlığını bozabilir.” diyen Bostancı,
bu şikayetlerin iş yaşamında
verimliliği düşürebildiğine
de dikkat çekiyor. “Yapılan
çalışmalarda bu durumun iş
yaşamında üretkenliği %40’a
kadar azaltabileceği ortaya
konmuştur.’’ diyen Bostancı, bu
rahatsızlıkların çeşitli önlemlerle
engellenebileceğini vurguluyor.
Dijital göz yorgunluğu sendromu,
özellikle günde 7-8 saat gibi uzun
süreli olarak ekranlı cihazlarla
çalışan veya vakit geçiren kişilerde
görülüyor. Dijital göz yorgunluğu
sendromu gibi göz hastalıklarında
soruna neden olan faktörlerin
belirlenmesi ve engellenmesi
tedavinin temelini oluşturuyor.
Bostancı; ‘’Göz yorgunluğu
tedavisinde çizilecek rotada ilk
yapılması gereken, bu duruma
sebep olabilecek mekanizmaların
belirlenerek ortadan kaldırılması
olmalıdır. Burada alınabilecek
önlemler, çevresel faktörlerin
değiştirilmesi ve göz bakımı ile
ilgili alınabilecek önlemler olarak
gruplandırılabilir.” diyor.
“EKRAN MESAFESİ DOĞRU
AYARLANMALI”
Dijital ekran kullanımında göz
sağlığını korumak için dikkat
edilmesi gereken noktaları
sıralayan Bostancı, ekran
parlaklığının ortam aydınlatması
ile benzer olması gerektiğini
vurguluyor. Ekran kontrastının
mümkün olduğunca arttırılması
gerektiğini belirten Bostancı,
“Dijital ekranların gözlerden
yaklaşık olarak 90 cm uzaklıkta
olması, ekranın orta noktasının
göz seviyesinin yaklaşık 15
cm altında konumlanması
öneriliyor.” diyor. Gözlere çok
yakın mesafede bilgisayar,
tablet veya akıllı telefon
kullanımının, artmış bir yakın
görme ihtiyacına yol açarak
göz kaslarının fazla çalışmasına
sebep olduğunu belirten
Bostancı, “Bu durum da gözlerde
yorulma, şakak ve baş ağrısı gibi
semptomların ortaya çıkmasına
yol açıyor.” diyor.
Göz kuruluğunu etkileyen diğer
faktörler hakkında da bilgi
veren Bostancı, “Tüm bunların
yanı sıra hastaların gün içinde
uygun miktarda sıvı alımının
sağlanması, beslenmelerinde
esansiyel yağ asitlerinin ve
vitaminlerin dengeli bir şekilde
verilmesi, uyku düzenlerinin
korunması, altta yatan göz
kuruluğu tedavisi açısından
önem arz ediyor.” diyor.
ORTAMIN HAVA VE NEM
DENGESİ DE ETKİLİ
OLUYOR
Bulunulan ortamdaki hava ve
nem dengesinin de göz sağlığını
etkilediğini vurgulayan Bostancı,
klima ile havalandırılan ofis
ortamlarında özellikle dikkat
edilmesi gerektiğini belirtiyor.
Aşırı sıcak ve aşırı soğuk ortamın
ve ortamdaki nem azlığının
da gözlerde kurumaya neden
olabileceğinin altını çizen
Bostancı, “Ortam ısıtmasının
uygun ayarlanması, klima ile
havalandırılan ofis ortamlarında
gözlerin kurumasının
engellenmesi için ortam
nemlendiricilerinin kullanılması
iş yerlerinde alınabilecek önlemler
arasında yer alıyor.” diyor.
Dijital göz yorgunluğu tedavisinde
en önemli basamağın göz
doktorunca yapılacak detaylı
muayene ile kişide başka bir
göz probleminin olmadığının
ortaya konması olduğunu
belirten Bostancı, hastanın
bilgilendirilmesi ve kişiye özel
tedavi yönteminin geliştirilmesi
gerektiğini vurguluyor.
“Çokparlakya
dakaranlıkolan
birodadadijital
ekrankullanan
kişilerdegöz
yorgunluğuna
dahasık
rastlanıyor.”
Yrd. Doç. Dr.
Başak Bostancı