Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  37 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 37 / 84 Next Page
Page Background

ŞUBAT 2018 37

“Hipotiroidi metabolizmayı

yavaşlatarak kilo vermeyi

engelliyor”

Tiroit bezinin düzgün ve

yeterli çalışmaması anlamına

gelen hipotiroidi, çeşitli sağlık

sorunlarına yol açabiliyor. Bunların

arasında, metabolizmanın

yavaşlamasıyla birlikte, kilo

alma ve kilo verememe

sorunları da yer alıyor. Tiroidi,

“boynun ön kısmında bulunan,

metabolizmayı doğrudan kontrol

eden farklı hormonları üreten

ve salan küçük bir bez” olarak

tanımlayan Güleryüz, “Hipotiroidi

hastalığında tiroit bezi düzgün

çalışmıyor. Sonuç olarak, yetersiz

miktarlarda tiroit hormonu

üretiliyor ve metabolizma

yavaşlıyor. Metabolizma

yavaşlayınca da zayıflamak

güçleşiyor.” diyor. Ayça Güleryüz

bu nedenle hipotiroidi hastalığı

olan kişilerin genellikle kilo

aldıklarını belirtiyor. Hastalığın

diğer belirtileri hakkında da bilgi

veren Güleryüz, “Depresyon,

yorgunluk, eklem ağrısı, kas ağrısı,

halsizlik, azalmış tat, kırılgan saç

ve tırnaklar hipotiroidinin diğer

belirtilerini oluşturuyor.” diyor.

İnsülin direncine dikkat!

İnsülin direncinin de kilo kaybını

engelleyen faktörler arasında

yer aldığını belirten Güleryüz,

bu sorunun açlık artışı ve alınan

fazla kilolarla sonuçlandığını

vurguluyor. “Glikoz, sindirim

sisteminden kan dolaşımına

doğru ilerleyerek pankreastan

insülin salınımını uyarıyor.

Normalde, insülin glikozu

bağlıyor, hücrelere ve dokuların

enerji için glikoz kullanmasına

yardımcı oluyor. Glikoz kan

dolaşımında azaldığında,

pankreastan insülin salınımı

durduruluyor. İnsülin direnciniz

varsa, hücreler insülin hormonun

hareketine iyi yanıt vermiyor.

Sonuç olarak, bu hücreler glikozu

düzgün şekilde almıyor ve kan

dolaşımındaki glikoz seviyeleri

yüksek kalıyor.” diyen Beslenme

ve Diyet Uzmanı Ayça Güleryüz,

sürekli yüksek glikoz seviyelerinin

pankreastan insülinin sürekli

salınmasını tetiklediğini ve bu

durumun da enerji açlığı olan

hücrelerde yüksek insülin ile glikoz

düzeylerine neden olduğunu

belirtiyor. Bunun sonucunda kişide

sık acıkma hali görülüyor ve buna

bağlı olarak özellikle karın ve bel

çevresinde yağlanma oluşuyor.

“Kansızlık hareketi azaltıyor,

gıda alımını artırıyor”

Güleryüz, önemli bir mineral

olarak demirin, vücudun her

hücresinde kullanıldığını belirtiyor.

“Demir, kırmızı kan hücrelerinde

oksijen taşınmasını sağlamasının

yanında birçok enzimin yaşamsal

parçasını oluşturuyor ve

sistemimizdeki pek çok önemli

biyolojik işlemi de başlatıyor. “

diyen Güleryüz, demir eksikliğine

bağlı kansızlığın özellikle

kadınlarda daha sık görüldüğünü

vurguluyor. “Kansızlıkta, vücutta

demir düşükken, metabolizmanın

taleplerini karşılayacak kadar

enerji toplamak daha zor oluyor.

Bunun sonucunda da yorgunluk,

uyuşukluk ve sinirlilik problemleri

gelişebiliyor.” diyen Güleryüz,

“Yorgunluk nedeniyle fiziksel

hareketlerde azalma, enerjiyi

arttırmak için de daha fazla gıda

tüketimi olabiliyor. Bu durumda

kilo artışına yol açıyor.” diyor.

“Hormonal bozukluklar kilo

vermeyi güçleştiriyor”

Metabolizmanın her kişide

farklı çalıştığını vurgulayan

Ayça Güleryüz, bu farklılığın

çevresel etmenler, genetik yapı

ve hormonlara bağlı olarak

oluştuğunu belirtiyor. “Hormonlar

büyüme, gelişme, üreme gibi

olayları kontrol etmesinin yanı

sıra metabolizmayı da etkileyerek

kilo almayı veya kilo kaybını

kontrol ediyor.” diyen Güleryüz,

tiroit ve insülin hormonunun

yanı sıra leptin hormonu, büyüme

hormonu, aldesteron, progesteron,

prolaktin, kortizol, ghrelin

gibi hormonların da vücudun

dengesini sağladığını vurguluyor.

Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayça

Güleryüz, bu hormonlarla ilgili

bir bozukluğun ortaya çıkması

halinde metabolizma etkileneceği

için diyet yapılsa bile kilo

vermenin güçleşebileceğine işaret

ederek, “Anormal iştah artışları,

açlık- tokluk mekanizmasında

bozukluklar, adet düzensizlikleri,

sağlıksız besin tercihleri, uyku

bozuklukları, vücutta şişlikler ve

ağrılar görülebiliyor. Bunlar diyet

sürecini olumsuz etkileyip kilo

kaybını önleyebiliyor.” diyor.

“Cushing sendromu, vücudun

bazı bölgelerinde aşırı kiloya

neden olabilir”

“Yağ, protein ve karbonhidratların

enerjiye dönüşmesine yardımcı

olan kortizol hormonunun

aşırı üretilmesi veya anormal

regülasyonu ile karakterize

edilen metabolik bir hastalık”

olarak tanımlanan cushing

sendromunun da kilo vermeyi

zorlaştırdığını belirten Güleryüz,

“Vücutta çok fazla kortizol

olması, özellikle vücudun orta

bölümünde, yüzde, sırt üstünde

ve omuzlar arasında aşırı kiloya

neden olabiliyor.” diyor. Güleryüz

ayrıca, bu sendromun yara

iyileşmesinde gecikme, yorgunluk,

kaslarda güçsüzlük ve baş ağrısı

gibi problemlere de sebep

olabildiğini sözlerine ekliyor.

“İnsülin

direnci, açlık

artışı vealınan

fazlakilolarla

sonuçlanıyor.”