M
MEDYA
Tribün dilini manşete taşıyan spor
sayfalarından dilini sakınmayan
sosyal medyaya, günlük hayatın
içinde her an ilişki içinde olduğumuz
birçok kanalın üzerimizdeki
baskısının gücü giderek artıyor.
Sessizce yitirdiğimiz 'iyilik'
kavramını ancak farkındalık ve
inanç duygularımızı yükselterek
yakalayabiliriz.
Medya bugün çok farklı enstrümanlarıyla, gündelik
hayatın önemli bir alanını kapsıyor. Hepimiz gün içinde
gazete okumak, televizyon seyretmek ve internete
girmek için zamanımızın büyük bir kısmını harcıyoruz.
İnternet, özellikle de Facebook ve Twitter tutkunluğu,
başlı başına sosyal bir olgu olarak karşımızda. İnsanın
bu denli yoğun ilişki içinde olduğu bu enstrümanların
dilini ve pratiklerini giderek bir refleks haline getirmesi
elbette beklenen sonuçlardan biri olarak karşımızda.
Medyanın şiddet dilini sadece kadın ve çocuklarla
ilintilendirmeninmeseleye eksik yaklaşmak olduğuna
dikkat çeken Doç. Dr. Mustafa Tekin, şiddet dilinin
Allah-insan, insan-insan ve insan-çevre ilişkilerini ve
düzeneklerini bozduğunu söylüyor: "Medya, özellikle
internet çok hızlı ve anlıksal ilişkiler üzerinde duruyor.
Çünkü haber ve olayları çok hızlı bir şekilde eskiten
niteliğe sahip. Bu da onun propagandacı vemanipülatif
özelliklerini ortaya çıkarıyor.
GÖRÜNMEZ
ŞİDDET:
yesilay.org.tr
25
YEŞiLAY
•
HAZİRAN 2015