Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  26 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 26 / 84 Next Page
Page Background

DOSYA

Manşete çekilen başlıkların, sürekli olarak anlıksal dikkat

çekmeyi sağlamayı amaçlaması yüzünden şiddet dozu

yüksek olabiliyor. Özellikle spor sayfalarının stadyum

dilini manşetleştiren yapıları bu konuda en bariz örnekler.

'Ölmeye geldik', 'Büyük savaş' gibi başlıklar sadece

birkaç örnek…

Öte yandan futbol gazeteleri, gazetelerin futbol ve

magazin sayfalarının kadınlara yaklaşımdili, açıkça

kadınları cinsel olarakmetalaştıran bir dil. Bunları

topladığınızda, kadının bir kişilik ve değer olarak

değil, salt beden haline getirilerek resmedildiğini,

değersizleştirildiğini ve aşağılandığını görüyoruz. Bu açık

bir şiddettir. Magazin sayfaları da –ki gazeteler özellikle

hafta sonu bir tomar magazin eki vermekte- kadınları

salt beden haline getiriyor. Böylece kadın bedeninin

mahremiyeti kaybolup, kamusallaşıyor."

HOLLYWOOD ETKİSİ

Tekin, yeni nesil Hollywood filmlerinin de söz konusu

şiddet dilinin bir parçası olduğunu belirtiyor: “Dünyayı

yok etmek isteyen, büyük bir şehri ateşe veren, en

güçlü silahlarla durmadan insan öldüren bu filmlerde

gökyüzüne ulaşan yangın sahneleri zihinleri dolduruyor.

Bu sunum tarzı, geleneksel iyi-kötü algısını parçalayarak

'kötünün egemenliği'ni mutlak bir zafer şeklinde

seyirciye dikte etmekte. Geleneksel anlatılarda –masal,

hikaye vb.- iyinin egemenliği kaçınılmaz bir sondur.

Bu aynı zamanda kişinin değer dünyasını inşa eder. Bu

anlamda, kötünün egemenliği, bir yandan şiddet dilini

beslerken, asıl tahribatını değerler dünyasını dönüştürerek

yapıyor. Benzer durum internetteki çocuk oyunlarında da

var. Bu oyunların hemen hepsi silah, çarpışma ve şiddet

üzerine kurulu. Böyle bir zihniyetten beslenen çocuğun,

bugün ve gelecekte toplumsal hayat içerisindeki somut

insan ilişkilerini nasıl kurmasını bekleyeceğiz? Bu ilişkileri

hangi barış dili ve yaklaşımıyla kurabilecek?"

İNANÇ FAKTÖRÜ

Medyada bir şiddet dilinin varlığının inkâr edilemez

olduğunun altını çizen Tekin, bu dilin artmasından her sosyal

tabakadan insanın farklı farkındalıklarla olumsuz bir biçimde

etkilendiğini vurguluyor: "Şiddet değişim, dönüşümve

kırılmaların yoğun olarak yaşandığı toplumumuzda bazı

kültürel kodlarda üretiliyor. Bu dil, aynı zamandamedyanın

şiddet dili ile örtüşürken, üst üste gelip, birbirini besliyor.

Bu bağlamda, haber alma özgürlüğü, sorumsuzluğu

doğurmamalı, medyaya kullandığı dil noktasında bazı

düzenlemeler getirilmeli. Şiddetin önlenmesindemetafizik

bir dile ihtiyaç olduğu bir gerçek. Bu da insan-insan ve

insan-tabiat ilişkilerini Allah ile dolayımlamaktan geçer. Bir

başka deyişle, 'Allah korkusu 've takvayı hayatın içine dahil

etmek gerekir.”

yesilay.org.tr

26

YEŞiLAY

HAZİRAN 2015