

O zaman bağımlılık ahlak
sorunları da doğuruyor öyle mi?
Oyunlarda bir süre sonra amaç
hırsla, haksız yere para kazanmaya
doğru gidiyor. Bu da çocuklarda
kumar bağımlılığı riskini arttırıyor.
Heyecanla para kazanmak, hiçbir
şey yapmadan, çalışmadan, efor
sarf etmeden, zihinsel üretim
olmadan, tamamen şansa bağlı
olarak para kazanmak! Bu işin
dramatik tarafı bunun henüz
dünya tarafından fark edilmemiş
olması.
“BİLİŞSEL TACİZ
YAPIYORLAR”
Ekranlarda oynanan oyunlar
çocukları neden bu kadar
etkileyebiliyor?
Çocuklarda bilişsel gelişim
dediğimiz algılama, yorumlama,
muhakeme etme becerisi erişkinler
gibi değil. Çocuklar kolaylıkla
aldanabiliyor ve kolay telkin
edilebiliyorlar. Bunu bilen kötü
niyetli insanlar da çocukların bu
özelliklerine göre birtakım oyunlar
planlıyor.
Aslında zararlı oyunların çok çeşidi
var fakat bir kısmı daha fazla ön
plana çıkıyor. Çünkü daha tehlikeli,
daha doğrudan çocuklara zarar
verebiliyorlar. Bir kısmı ise içten içe,
daha yavaş yavaş sıkıntı ve problem
oluşturuyor. Hepsinin ortak
özelliği çocukların temiz bilişsel
düzeylerini kötüye kullanmak. Yani
bilişsel taciz yapıyorlar.
Mavi Balina ve Momo gibi
oyunların riski daha da büyük.
İntiharla sonuçlandığını sıklıkla
duyuyoruz. Bunların farkı ne?
Burada çocuğu ekran başında
daha uzun süre tutacak
komutlar veriliyor. Aslında bir
zihin uyuşturma ve bir şekilde
doğru düşünmeyi yok etmeye
yönelik ciddi bir süreç başlıyor.
Bu oyunlar başkalarına zarar
verme şeklinde de kullanılabilir.
Bu tür oyunlar, sürecin ne
kadar tehlikeli olduğunu ve
çocukların tehlikeye ne kadar
açık olduklarını da gösteriyor.
Çocukların kişisel bilgilerini
dışarı vermemeleri konusunda,
mahremiyet konusunda, her
siteye girmemeleri gerektiği ve
yabancılarla iletişim kurmamaları
konusunda mutlaka eğitilmeleri
gerekiyor. Oyun bağımlılığı her
yaşta görülebilir, ama çocuklar
gerçekten yüksek risk taşıyorlar.
Yeni nesil zaten bilgisayarla ve
akıllı telefon ile doğdu. Bu kadar
meraklı olmaları teknolojinin
içine doğmuş olmalarından
kaynaklanıyor.
Çocuklarda oyun oynamanın
bağımlılığa doğru kaydığını nasıl
anlayabiliriz?
Bunun birkaç göstergesi var.
Bir tanesi diyelim ki çocuğa,
“Bilgisayar ya da tablette 15 dakika
oynayabilirsin” dediniz... Üç gün
sonra 15 dakika yetmiyor, giderek
süreyi arttırmaya çalışıyorsa bu bir
kriterdir ve çocuk alarm veriyor
demektir. Bilgisayarı, tableti, akıllı
telefonu elinden aldığınızda ya da
onlar olmadığında kriz çıkıyorsa,
öfkeleniyorsa, nöbetler geçiriyorsa
bu da başka bir kriterdir. Bu
çocuklar söz konusu nesneyi
ellerinden aldığınızda yoğun bir
yoksunluk hissi yaşarlar. Bir başka
kriter de, çocuk oyun oynarken
kendini öyle bir kaptırır ki,
sosyal hayattan uzaklaşır. Oyun
saatinden, okulundan, derslerinden
zaman çalar. Zaten çocuklar oyun
oynarken bedensel olarak hareket
etmiyorlar, sürekli yiyorlar, obez
çocukların sayısı her geçen gün
artıyor. Postürleri yani duruşları
bozuluyor, bel ve ortopedik
problemler yaşamaya başlıyorlar.
Gözleri bozuluyor. Bu cihazlar
nihayetinde bir takım dalgalar
yayan şeyler ve beyni etkiliyorlar.
Ciddi sağlık problemleri
yaşamaya başlıyorlar. Hepsini bir
araya topladığımızda, teknoloji
hayatımıza kolaylık getirmesine
rağmen olumsuz yönleriyle de bizi
etkiliyor.
3]YR VIXMGMPIVM pSGYOPEVØR XQ ^MLMRWIP
}^IPPMOPIVMRM FMPIVIO S]YR VIXM]SVPEV =ERM QEWE
FEĽØRHE ·eSGYOPEV FYRY WIZIV¸ OEHEV FEWMX FMV
QERXØOPE QEWYQ HY]KYPEV MPI HIĴMP MpIVMOPIVMR
pSĴY ^EXIR QEWYQ HE HIĴMP
i0ZVOMBS ÎPDVLMBS ÚZMF
CJS OPLUBZB HFUJSJZPS LJ
BJMFEFO WF PLVMEBO
V[BLMBĆNBZ CSBLO
ÎPDVLMBS LFOEJMFSJOEFO
CJMF V[BLMBĆUSQ LFOEJOF
LZNBZB LBEBS
HÚUàSFCJMJZPS #V OFEFOMF
MJNJUJ LVMMBON NVUMBLB
ÎPDVLMBSN[B
ÚĈSFUNFMJZJ[ Ċ
AĞUSTOS 2019 13