

kültür
Yeşilay
56
Fuat Kozluklu, hemen her konuda keyifle sohbet edebileceğiniz donanımdaki insanlardan…Bir insan
ekrandan ne kadar tanınabilir, hakkında nedersiniz bilemiyoruz, ama onunla biraz konuşunca laf
olsundiyedeğil tümkalbinizle, “Tanıştığımamemnun oldum.” diyebilirsiniz. Kozluklu ile İstanbul’da
Sepetçiler Kasrı’nınmuhteşemdekorunda buluştuk.
Genç kardeşlere tavsiyemi şöyle
özetleyebilirim; zihninizde oradan
buradan beslediğiniz, sizi umutsuzluğa
düşüren ezberlenmiş çaresizliklerinizi
ve umutsuzluklarını çöpe atın. Beyninizi saran
umutsuzlukları atın, kırın gitsin.
iyiye ulaşmayı düstur edinmiş. Fuat
Kozluklu ile Yeşilay’a ev sahipliği
yapan Sepetçiler Kasrı’nın tarihi ve
muhteşem ortamında buluştuk…
Meslekte 35 yılı doldursanız da,
Malatya’damuhabirliğe başlayan
delikanlının izleri kaybolmamış
olsa gerek…Bunca yılı nasıl
özetlersiniz bilmem, ama rica
etsekmesleki öykünüzü biraz
anlatabilir misiniz?
1982 yılında Malatya’da Görüş
Gazetesi’nde ilk hocam, İsmet
Yalvaç abimin yanında başladım.
1980’de babamın işi dolayısıyla
İstanbul’danmemleketimize
dönmüştük. Fatih Lisesi’nde
öğrenciydim. O tarihte Malatya’da
tek yerel gazete Görüş idi.
Kapılarını çaldım, “Gazeteci olmak
istiyorum.” dedim. Mesleği öğreten
İsmet Yalvaç ağabey, kararlılığımı
gördü, destek verdi. Bir yıllık
yerel deneyimin ardından ulusal,
sonra da uluslararası arenayı tercih
ettim. MerhumCumhurbaşkanı
Turgut Özal ile partisi ANAP’ı
kurduktan sonra ilk röportajı ben
yaptım. Hemşehrisi olarak evinden
aradım, telefonla yaptığım röportaj
ulusal basın tarafındanmanşetlerde
yayımlandı. İstanbul hayalimin
gerçekleşmesinde o ve benzeri
bir dizi haberimin etkisi oldu.
Gazetecilik serüvenimde 35 yılı
geride bıraktım. Bunun ilk 8 yılı yazılı
medyada muhabir ve foto muhabiri
olarak geçti. Tarihe tanıklık mesleği
olan gazetecilikte son 27 yıldır da
radyo ve televizyonmaceram söz
konusu. Televizyona kamera asistanı
ve ses teknisyeni olarak yabancı bir
televizyon haber ajansında adım
attım. Savaş kameramanıydım. İki
yıl sürdü, sonrasında yazılı medyaya
geri döndüm. 1998 yılından itibaren
kamera önünde tarihe tanıklığım
başladı. 2001’den itibaren de muhabir
sunucu olarak ekrandayım.
"K
endi gibi olabilmek”,
“olduğu gibi
kalabilmek” diye
ifadeler vardır ya, Fuat Kozluklu
bu ifadelerin tanımını yaparken
örnek gösterebileceğimiz bir
isim. Kozluklu’yu TRT haber
bültenlerinden tanıyoruz. Daha
yakından tanımak istediğimizde
de egosunu çoktan aşmış,
alçakgönüllülüğün lezzetine
ulaşmış bir insanla karşılaşıyoruz.
Arabası olmadığı için toplu taşıma
araçlarını kullanıyor; herhangi
bir arabaya sahip olmanın insanı
insan yapmadığını gayet iyi
bildiği gibi, trafik – park yeri
dertlerinden de uzak yaşıyor. Dün
akşamhaber bültenini okurken
izlediğiniz insanla sabahleyin
belediye otobüsünde yan yana
yolculuk yapabilir, keyifle sohbet
edebilirsiniz. Toplumun her
kesiminden insanı sığdırabilecek
kadar büyük bir gönlü var.
Hayatın işsizlik parasızlık gibi
çalımlarına da aşina. Zamanında
Esenyurt’ta taksicilik bile yapmış.
En önemlisi de insan olmak başta
olmak üzere, hayatın içinde
"olduğu ya da olmaya çalıştığı"
ne varsa o alanda çok çabalayıp
Bensu KAYA
Fotoğraflar: Koray IŞIK
FUAT KOZLUKLU:
Kendi başarı
öykümüzü yazmalıyız