HAREKET
SAĞLIKLI YAŞAM
DİYABETE,
KANSERE HATTA
DEPRESYON VE
KRONİK YORGUNLUĞA
SON!
SAĞLIKLI YAŞAMIN
ANAHTARI:
Modern yaşamın yol açtığı sorunların başında hareketsizlik geliyor. Dünyada olduğu gibi ülkemizde
de ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkan hareketsizlik birçok hastalığa zemin hazırlıyor. Teknolojideki
gelişmenin de etkisiyle çocuk-yetişkin demeden her geçen gün daha çok kişiyi etkisine alan
hareketsizliğe karşı, Sağlık Bakanlığı son yıllarda ciddi çalışmalar yürütüyor.
Dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok ciddi bir sorun
olarak karşımıza çıkan hareketsizlik her geçen gün
daha fazla kişiyi etkisine alıyor. Oysa son yıllarda
yapılan araştırmalar yalnızca sağlıklı kişilerin sağlığını
sürdürmesinde değil, kronik hastalıkların oluşmasında
ve önlenmesinde de düzenli yürüyüş ve egzersizin
önemini ortaya koyuyor. Artık diyabet, tansiyon,
kalp damar hastalıkları, kireçlenme, osteoropoz,
hipertansiyon ve hiperlipemi (kan yağlarının artması)
gibi birçok hastalığın tedavisinde sadece ilaç kullanımının
yeterli olmadığı kanıtlanmış durumda.
Sağlık Bakanlığı da sağlık için hareketin önemine
dikkat çekmek amacıyla son yıllarda etkili çalışmalar
yürütüyor. Yürümeyi teşvik etmek ve hem fazla kilolara
hem de kronik hastalıklara savaş açmak amacıyla öne
çıkan ‘Günde 10 bin Adım’ kampanyası ve uzmanların
uyarıları ile yavaş yavaş bilinç uyanmaya başladı.
Yürüyüş alanlarında, sahillerde düzenli ve tempolu
yürüyenlere rastlamak mümkün. Ancak toplumun
geneline bakıldığında bu sayı son derece yetersiz ve
daha alınması gereken çok yol var.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı, Spor Hekimi
Prof. Dr. Tolga Aydoğ, “Hastalar hangi ilacı alırlarsa
alsınlar diyetlerine dikkat etmeden ve egzersizlerini
yapmadan hastalıklarını kontrol altına alamazlar.
Obeziteden kansere, kalp ve damar hastalıklarından
diyabete, KOAH’dan fibromiyaljiye hatta depresyondan
kronik yorgunluk sendromuna dek birçok hastalıktan
korunmak için de egzersizin şart olduğu su götürmez bir
gerçektir” diyor.
HER FIRSATTA BİLGİSAYAR BAŞINA
Egzersizin ve düzenli yürüyüşün dünyada olduğu gibi
ülkemizde de gereken önemi görmediğini belirten Prof.
Dr. Aydoğ, modern çağda teknolojinin de baş döndürücü
hızlı gelişmesi sonucu hareketsiz yaşamın 7’den 70’e
herkesi tehdit ettiğini vurguluyor. Her fırsatta ya
bilgisayarın başına geçen ya da ellerine tabletleri, akıllı
telefonları alan çocuklar da artık hareketsiz yaşamın
etkisi altına girmiş durumda. Bilgisayar başında geçirilen
saatlerin artması, çocukların park ve bahçe yerine
dört duvar arasına sıkışmış olması küçük yaşlardan
itibaren hareketsizliği beraberinde getirirken çağın
salgını obezite başta olmak üzere çok ciddi hastalıklar
da kolaylıkla kapıyı çalabiliyor. Prof. Dr. Aydoğ “Gelişmiş
toplumlarda olduğu gibi ülkemizde de hareketsizliğe
bağlı sağlık sorunları yaşayan çocukların ve yetişkinlerin
yesilay.org.tr
40
YEŞiLAY
•
HAZİRAN 2015