Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  31 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 31 / 84 Next Page
Page Background

EYLÜL 2018 31

eklem tutulması tablosunun

genellikle hastalık kalıntısı

bırakmadan iyileştiğini, ancak

bazı olgularda kalp ve beyin

tutulması sonrası kalıcı hasar

oluştuğunu belirtiyor. Doç.

Dr. Akdağ, hastalığın diğer

bulgularına da değiniyor: “Daha

az görülen diğer bulgular ise

kalbin etkilendiği göğüs ağrısı,

nefes darlığı ve çarpıntı gibi

şikayetlerle kendini gösteren

kardit tablosu, geç dönemde

görülen beyin ve santral sinir

sisteminin etkilenmesiyle oluşan

(korea) tablolar ve bazı cilt

bulguları (eritemamarginatum

ve subkutan nodüller)

tablolarıdır. Her ne kadar

eklemlerin etkilenmesiyle

oluşan artrit, vücutta hasar

bırakmadan iyileşiyor olsa da

kalp ve beyin tutulması sonrası

kalıcı hasar görülebilir.”

ENFEKSİYON GENELLİKLE

ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE

GÖRÜLÜYOR

Kalp tutulumu, tüm akut

romatizmal ateş geçiren

hastaların yüzde 50’sinde

görülüyor ve kalp tutulumu

gelişen hastaların da yaklaşık

olarak yüzde 70’inde ileri

yıllarda daha da belirginleşerek

kalp kapak hasarları ortaya

çıkıyor. Doç. Dr. Akdağ,

konuyla ilgili açıklamalarını

şu şekilde sürdürüyor:

“Enfeksiyonun görülme yaşları

genellikle çocukluk dönemidir.

Erken dönemdeki sıkıntılar

geçtikten sonra hastaların uzun

bir süre herhangi bir şikayeti

olmaz. Kapak harabiyetine bağlı

nefes darlığı, çabuk yorulma,

çarpıntı gibi şikayetler 20-

40 yaş arası ortaya çıkmaya

başlar. Hastalık oldukça yavaş

ilerleyen bir karaktere sahiptir.

Ancak sık tekrarlayan boğaz

enfeksiyonu atakları, hastalığın

seyrini hızlandırıp daha erken

yaşlarda şikayetlerin ortaya

çıkmasına sebep olabilir. Bu

önemli nokta, hastaları sık

hastalanmadan korumanın

gerekliliğini ortaya koymuştur.

Tüm dünyada uygulanan en

önemli korunma yöntemi, 28

günde bir uygulanan koruyucu

iğnelerdir. Bu tedavinin şekli,

dozu ve uygulanma süresi

ise pek çok faktörün birlikte

değerlendirilmesi sonrası hekim

tarafından kararlaştırılan bir

durumdur.”

ERKEN TANI VE TEDAVİ

ÖNEMLİ

Çocukluk çağlarındaki boğaz

enfeksiyonlarının erken tanı ve

yeterli tedavisi, toplu yaşanan

yerlerde yeterli korunma

önlemlerinin alınması, akut

romatizmal ateşin gelişme

ihtimalini azaltıyor. Hastalığa

yakalanan kişilerde erken

tanı ve tedavi, uygun süre ve

dozda yapılacak olan koruyucu

tedaviler ve kontrol amaçlı

yıllık ekokardiyografi takibi,

ileride gelişebilecek olan

kapak harabiyetinin oranını ve

erkenden kapak hasarına bağlı

müdahale gereksinimini en aza

indirebiliyor.

Çocukluk

çağlarındaki

boğaz

enfeksiyonlarının

erkentanı ve

yeterli tedavisi,

topluyaşanan

yerlerdeyeterli

korunma

önlemlerinin

alınması, akut

romatizmal

ateşingelişme

ihtimalini

azaltıyor.

Doç. Dr. Serkan Akdağ: “Enfeksiyonun

görülme yaşları genellikle çocukluk dönemidir.

Erken dönemdeki sıkıntılar geçtikten sonra

hastaların uzun bir süre herhangi bir şikayeti

olmaz. Kapak harabiyetine bağlı nefes darlığı,

çabuk yorulma, çarpıntı gibi şikayetler 20-40 yaş arası ortaya

çıkmaya başlar.

Kardiyoloji Uzmanı Doç.

Dr. Serkan Akdağ

»

Nefes darlığı

»

Yürürken çabuk yorulma

»

Ellerde ve ayaklarda üşüme

»

Kuru öksürük

»

Yorgunluk hissi

»

Kalp çarpıntısı

BUBELİRTİLERE

DİKKAT!