Yeşilay Dergisi - Ocak 2014 - 960.Sayı - Bağımlılıkların İnsan Sağlığına Etkileri - page 64

mış ve üst kısmına da ev yapmıştır. Bu şekilde evler
ve mahalleler arasında uzak mesafeler bulunması
insanların birbirleri ile olan ilişkilerini zayıflatmıştır.
Bu yüzden ilçelerin lehçeleri arasında farklılıklar
oluşmuştur.
Giresun’da genelde eski geleneklerini koruyan bir
yapı mevcuttur. Bu yapı bölge insanının bölgecilik
hissi doğurmuştur. Yöre halkının esas karakterlerine
burada rastlanır.
Giresun Fındığı
Fındık, Kayıngillerden bir ağaççığın ve meyvesinin
adıdır. Fındık besleyici bir yemiştir. Bileşiminde
yağ, karbonhidrat, azot, madensel maddeler, B ve C
vitaminleri vardır. Çiğ ve kavrulmuş olarak yenildiği
gibi pastacılıkta ve çikolata yapımında da kullanılır.
Dünya pazarlarında aranan ünlü Giresun fındığı
parlak kabuklu, yağ oranı yüksek tombul bir fındık
türüdür. İlimizde kıyılardan 1000 metre yüksekli-
ğe kadar dere, tepe ve dağ yamaçlarını saran geniş
fındıklık alanlarda yurdumuzun ve dünyanın en
üstün nitelikli fındıkları yetiştirilir. Dünya piyasa-
larında “Giresun kalitesi” özellikle aranır. Dünyanın
en büyük fındık kuruluşu olan FİSKOBİRLİK Genel
Müdürlüğü Giresun’dadır. Fındık Giresun’un en
önemli geçim kaynağıdır.
Giresun Kalesi
Kenti ikiye bölen yarımadanın en yüksek yerinde-
dir.500 metrelik parke ve beton bir yol ile ulaşıl-
maktadır. Kalenin M.Ö.2. yüzyılda Pontus Kralı 1.
Farnakes tarafından yaptırıldığı sanılmaktadır. Sur
ve saray kalıntıları hala ayaktadır. Kalenin çeşitli yer-
lerinde, oyulmuş taş mağaralar ve tapınak örenleri
bulunmaktadır.
Giresun kalesi iç ve dış kale bölümleri olarak
incelenebilir. Kente egemen tepe üzerindeki iç
kalede saray kalıntısı vardır. Aristotoles Neofi-
tos, Giresun Eyaleti adlı yapıtında burayı yüksek
duvarlı, savunması iyi ve alınması güç bir kale
olarak tanımlamaktadır.
Kurtuluş Savaşında büyük yararlılıklar gösteren
ve Atatürk’ün koruma komutanlığını yapan Gazi
Osman Ağa’nın da(Topal Osman Ağa) mezarı bu
kalededir.
Şebinkarahisar Kalesi
Şebinkarahisar yerleşmesinin güneyinde bozalt
bir tepe üzerinde kurulmuş olan kale, şehirden 160
metre daha yüksektedir. İlk görenler bu haliyle kaleyi
denizde ada veya gemiye benzetirler. Planı bütünüyle
bir yamuğu andırmaktadır. Kalenin kulelerle destek-
lenen surları sarp kayalara oturtulmuştur. Bu surları
bazı kısımlarda daha önce ikinci bir sur kuşağı tak-
viye eder. Surlarda değişik dönemlerin duvar yapım
tekniklerini görebilmek mümkündür. Bazı kısımlar-
da kaya yontularak sur temeli yerleştirilmiştir.
Kale içerisinde eski yapı izleri ile sarnıç kalıntı-
larına rastlanılmaktadır. Evliya Çelebi, kale içinde
yetmiş kadar ev, sarnıç ve buğday ambarları ile
Fatih Camii’nden bahseder. Fakat bu caminin yerini
62
1...,54,55,56,57,58,59,60,61,62,63 65,66,67,68,69,70,71,72,73,74,...76
Powered by FlippingBook