Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  28 / 84 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 28 / 84 Next Page
Page Background

DİJİTAL ÇAĞDA İNSAN OLMAK

dosya

Gazetecilik, genel yayın

yönetmenliği geçmişiniz

var. Sancılı bir dönemlerde

yazılı materyalin çıkarılması,

mesajın halka ulaştırılmasının

zorluğunu çok iyi

bilenlerdensiniz. O dönemle

şimdiki dönemi karşılaştırabilir

misisiniz?

Teknolojik gelişmeler itibarıyla

o dönemle şimdiki dönem çok

farklı... Biliyorsunuz en hızlı

değişen teknolojiler, bilişim,

enformasyon ve iletişim

teknolojileridir. Genel olarak

zaten dünyada teknolojinin

değişim hızı çok arttı. Geriye

doğru bakarsanız matbaaya geçiş

kaç yüzyıl sürdü; matbaadan

radyoya geçiş kaç yüzyıl sürdü.

Ama radyodan televizyona

geçiş, televizyondan bilgisayar ve

internete geçiş; bunlar üzerinden

görüntü nakli, telefonun aynı

zamanda bir fotoğraf makinesi,

bir kamera, bir ses kayıt cihazı

ve nihayet bir bilgisayar gibi

kullanabilmesi.. işte gittikçe

hızlanan süreçlerin sonucu...

Artık teknolojinin katlanma

hızı aylarla ölçülmeye başlandı.

Dolayısıyla benim gazete

yayın yönetmenliği ve köşe

AİLELERE SORUMLULUK

DÜŞÜYOR

Bir çözümden bahsedebiliyor

muyuz?

Millî Eğitim eski Bakanı olarak

çok yakından şahit olduğum bir

tutuma da ayrıca işaret etmek

istiyorum. Çocukların eğitilmesi

konusunun, münhasıran -yani

sadece- millî eğitime, okullara

ve öğretmenlere bağlı olduğunu

düşünüyorlar. Bu doğru değil.

O kongrede de söylediğim gibi,

günümüzde, bütün dünyada artık

okul bilginin hatta terbiyenin

en önde gelen, en etkili, en

belirleyici kurumu olmaktan

çoktan çıktı. Çocuklar okulda

öğretmenlerle geçirdikleri

saatlerden çok daha fazlasını

aileleriyle, arkadaşlarıyla veya

kendi başlarına televizyon

veya bilgisayar ekranlarının

ekranlarının önunde

geçiriyorlar. Arkadaşlarıyla

veya tanımadıkları bazı sanal

kimliklerle ilişkilerini internet

üzerinden sürdürüyorlar.

Facebook, Twitter, Instagram

gibi ortamlarda çok daha

fazla dolaşıyorlar. Dolayısıyla

öğretmenler kadar, okul

yöneticileri kadar, en az onlar

kadar, ailelere, medyaya, sivil

toplum kuruluşlarına, spor

kulüplerine de sorumluluk

düşüyor. Tabii ki aileler ve

diğer saydıklarım okullarla

işbirliği yaparlarsa daha olumlu

olur. Ama her şeyin okulda

başlayıp okulda bittiği yanlışına

düşmememiz lazım. Her şey

okulda başlamıyor ve okulda

bitmiyor.

yazarlığı yaptığım dönemlerle

bugünün gazeteleri arasında

dağlar kadar fark var. Bu fark

sadece baskı teknolojilerindeki

değişimden kaynaklanmıyor. Baskı

teknolojileri de çok değişti ama

bilgi, haber, enformasyon, ses,

görüntü alma/işleme/çoğaltma/

iletme/paylaşma teknolojileri

çok daha fazla değişti... Gazete

öncelikle haber alır, haber verirdi.

İşte o haber alma ve haber verme

teknolojilerinde olağanüstü

değişiklikler oldu. Haber alma

ve haber verme hızı çok değişti.

Dolayısıyla bugün artık gazetelerin

taze haber verme şansları yok.

Çünkü radyoyu geçsek bile, sosyal

medya, televizyon, internet denen

bir şey var. Dünyanın neresinde bir

şey olsa anında televizyonlardan,

‘online’ sitelerden öğrenme

imkânı var. Hiç kimse gazeteyi

açıp ‘Aa Japonya’da tsunami olmuş’

demiyor artık.

EĞİTİMİN AMACI

DEĞERLERİ KUŞAKLARA

AKTARMAK

Kendi kodlarımız dışında

yabancı çocuk gelişim

yayınlarını ve modellerini

Dünyanın neresinde olursa olsun,

hangi zamanda olursa olsun her millet

ve ümmet için önemli olan değerleri

çocuklarımıza kazandırmaya önem ve

öncelik vermek elzem olandır.

“Benim için teknoloji

kullanımında orta yol

sizin için mesafeli bir

yoldur. Ama

muhtemelen sizin orta

yolunuz da sizden

sonraki kuşağa çok uzak

gelecek. Dolayısıyla her

kuşağın kendi orta

yolunu, bu dengeyi

oluşturmasını

ummaktan başka

çaremiz yok.”

Yeşilay

28