Ethan Couch 16 yaşında bir ergen. Anne-babası Ethan 10
yaşındayken boşanmış. Babası oldukça iyi kazanan bir fab-
rikatör ve Ethan’ın her istediğini alıyor, her dilediğini yapıyor.
15 Haziran 2013 tarihinde Ethan arkadaşlarıyla bir marketten
içki çalıyor. Bir saat sonra babasının lüks arazi aracıyla yolda
kalmış bir motorsiklet sürücüsüne yardım eden 3 kişiye ve
motorsiklet sürücüsüne çarpıyor. Ethan’ın çarptığı ve yaşları
21, 24, 43 ve 52 olan kişiler orada hayatlarını kaybediyorlar.
Ethan’ın arabasında olan iki arkadaşı ağır yaralanıyor. Ar-
kadaşlarından biri felç oluyor ve ömrü boyunca sadece göz
kapaklarını oynatabilecek. Ethan’ın kan testinde yetişkinler
için yasal limitin üç katı alkol ve uyuşturucu özelliği olan
bir ilaç tespit ediliyor. Ethan’ın avukatı Ethan’ın affluenza
hastası olduğunu, anne-babasının limit koymadan herşeyi
verdiğini ve aşırı şımarttığını öne sürerek hapsedilmemesini
istiyor. Mahkeme hapis yerine 10 yıl gözetim ve rehabilitas-
yon merkezinde tedavi ile davayı sonuçlandırıyor. Amerika
bu karar üzerine ayağa kalkıyor. Kimi kararın doğru olduğunu
ve Ethan’ın hakikaten hasta olduğu için cezalandırılmayıp
tedavi edilmesi gerektiğini savunurken, diğerleri de herkesin
yaptığının karşılığını görmesi gerektiğini savunuyorlar.
Bu olayı anlattıktan sonra konunun bize bakan tarafına
geçelim. Çocuklarınıza son zamanlarda aldığınız şeyleri ve
çocuklarınızın sizden neler istediklerini düşünün. İstedik-
leri, illa ki alın diye tutturdukları ihtiyaç mı? Bu sorudaki en
önemli kelime hiç şüphesiz ihtiyaç kelimesi. Çünkü bir tanımı
olmaz ve çerçevesi çizilmezse her şey ihtiyaç olabilir. Her şey
ihtiyaç olduğu zaman ise herşeyi tamamıyla almak hiç bir
zaman mümkün olmayacağı için çocuğunuzun da aldıkları-
nızdan dolayı uzun süre mutlu olması çokmümkün olmaya-
cak çünkü bir yenisine, bir iyisine ihtiyaç duyacak. Affluenza
işte tamda bu. Maddi bir şeylere sahip olarakmutlu olmaya
çalışmak ancak sahip oldukça daha çok sahip olmayı iste-
mek. Bir nevi susadığı için tuzlu su içip, içtikçe daha da çok
susamak da diyebiliriz. Amerika bu hastalığın en acı örneği.
Şöyle ki Amerikalılar 30 yıl öncesine göre iki kat zenginler
ancak 30 yıl öncesine göre boşanma oranları, depresyon,
kaygı bozuklukları ve bağımlılıklar hiç olmadığı kadar artmış
durumda. Yani iki kat zenginlik iki kat sıkıntı getirmiş aslında.
Zenginlik derken de çok büyük bir zenginlikten bahsetmiyo-
rum. Affluenza orta sınıf ve çalışan sınıfın bile sıkça yakalan-
dığı bir hastalık Amerika’da. Doğrusu halihazırda Türkiye’de
ÇOCUKLARDA
TÜKETİM HASTALIĞI
VE KORUNMA YOLLARI
Klinik psikolog Mehmet Dinç
Y e ş i l ay B i l i m K u r u lu Ü y e s i
yesilay.org.tr
23
YEŞiLAY
•
EKİM 2014
