Modern bir hastalık: Tüketime Bağımlılık - page 27

ihtiyaç olmayan şeylerden vazgeçip parasını dünya-
nın farklı yerlerinde gerçek ihtiyaçlarına ulaşamayan
insanlara yardım olarak göndermektir.
Her gün alışveriş yapmamak: Çok büyük sayıda in-
san her gün alışveriş yapıyor. Yani her gün bir şeyler
satın alıyor. Zaman zaman da alışveriş başlı başına
bir faaliyet/iş haline geliyor. Affluenzadan kurtul-
mak için günlük hayatta alışveriş yapma sıklığımızı,
alışveriş yapma sayımızı ve alışverişte geçirdiğimiz
süremizi azaltmalıyız. Alışveriş haricinde mutlu ola-
cağımız, zaman geçirebileceğimiz başka faaliyetler
bulmaya çalışmalıyız.
Üretmeden tüketilmez: Günlük hayatta büyük
oranda tüketiyoruz. Ürettiklerimizden çok çok fazla
tüketiyoruz. Hatta çocuklarımız hiç bir şey üretme-
den tüketiyorlar ki bu hakikaten belli bir noktadan
sonra kainatın dengesine ters. Dolayısıyla hem
kendimiz hem çocuklarımız için el becerilerimizi
geliştirme yolunda adımlar atıp el becerilerimizle bir
şeyle üretmeye çalışmak devamlı tüketme arzusu-
na karşı önemli bir panzehir olacaktır.
Sahip olalımama neye?: Çocuklar bir şeylere sahip
olmak, sahip olarak değerli, güçlü ve önemli hissetmek
isterler. Burada bu anlayışı değiştirmeye çalışmadan
sahip olmanın tanımını genişletmek işimizi kolaylaştırır.
Yine sahip olmak istesinler, yine sahip olarak değerli,
güçlü ve önemli hissetsinler ancak sahip olmaktan
anladıkları sadecemaddi şeyler değil bilgi sahibi olmak,
tecrübe sahibi olmak, sosyal çevre sahibi olmak gibi
gerçekten zenginleştiren kavramlar olsun.
Daha az reklam: Reklamlar kurgu olarak insana
en lazım olmayacak şeyi veya en son lazım olacak
şeyi en temel ihtiyaç gibi hissettirmek üzerine
kurgulanıyor ve gören ilk seferinde olmasa bile
devamlı görmesi halinde buna inanıyor. Dolayısıyla
reklamların zehirleyici etkisinden kurtulabilmek için
mümkün olduğu kadar kendimize ve çocuklarımıza
reklam kanallarını kapatıp daha az reklam görmeye
ve seyretmeye çalışalım.
Görmeden olmaz: Bilmek başka görmek başkadır.
Çocukların ellerindeki imkanların kıymetini daha iyi
anlayabilmesi ve imkanlarını imkansızlarla paylaşa-
bilmesi için düzenli bir sistemde imkanı daha az olan
akranlarıyla buluşmaları ve insani ilişki kurmaları
faydalı olacaktır. Ancak burada ilişkinin düzenli ve
insani zeminde olması önemli aksi takdirde turistik
ziyaretin ötesine geçmez bu tür yardım faaliyetleri
ve hiç bir kalıcı etki bırakmaz.
Para baba yapmaz, anne hiç yapmaz: Özellikle çok
yoğun çalışan anne-babalar ilgisizliklerini telafi için
çocuklarını paraya veya hediyeye boğabilir, hesap-
sızca onların her istediklerini alabilirler. Bu tür bir
tutum kısa vadede çocukları mutlu etse de Ethan
örneğinde bariz bir şekilde görüldüğü gibi uzun va-
dede mutsuzluk vermenin yanında kalıcı sıkıntılara
da yol açabilir.
Hemen olmasın: Çocuklar bir çok şey görüp istiyor-
lar ancak her istediklerinin hemen olması hayatın
gerçekleriyle sağlıklı ilişki kurmalarını imkansız hale
getiriyor. Dolayısıyla çocuklarımızı hayata hazırlama
yolundaki en önemli adım çok istemeden ve hak
etmeden istediklerini elde edemeyebileceklerini
onlara yaşatarak öğretmektir.
AVMne demek?: AVMçocuklar için hafta sonumut-
laka ailece gidilip gezilen yer anlamına gelmesin. AVM
“Annem-BabamveMutluluk” demek olsun ve ço-
cuklarınızla hafta sonuAVM’lere gitmeden anne-baba
olarak, anne-babalık yaparakmutlu olun, mutlu yapın.
“Karnınız mı acıktı hemen eve gitmeyi beklemeden
orada bir şeyler yemelisiniz ya da karnınız tok ama bir
koku aldı burnunuz ve canınız çekti, yine hiç düşün-
meden aklınız kalmasın diye canınız neyi çektiyse alıp
yemelisiniz”mi?
yesilay.org.tr
25
YEŞiLAY
EKİM 2014
1...,17,18,19,20,21,22,23,24,25,26 28,29,30,31,32,33,34,35,36,37,...88
Powered by FlippingBook