- Pornografinin Gerçek Olmadığı Bilinmeli
- Pornografi, Bireyin ve Toplumun Dengesini Bozuyor
- Erken Yaşta Pornografi Maruziyeti Cinsel Suça Kadar Uzanan Sonuçlara Yol Açabilir
- Pornografi, Bireylerin ‘Normal’ Beden Algısını Bozabiliyor
- Pornografi Kullanımı Cinsel Yaşama Zarar Veriyor
- En Büyük Endişem, Pornografinin Cinsel Normları ve Senaryoları Değiştirmesi
- Ergenlerle İlgili Çalışmalar Gelecekte En Önemli Araştırma Alanları Olacak
- Oyun ve Pornografi: Dijital Dünyada Bağımlılığın Kesişen Yolları
- Pornografi Bağımlılığı, Tanıdık Özellikler Taşıyan Yeni Bir Bağımlılık Türü
- Sağlıklı Toplumun Temeli Halk Sağlığından Geçiyor
- Prof. Dr. Mustafa Taşdemir: “Bağımlılık, Sosyal Bulaşma Yoluyla Yayılıyor”
- Prof. Dr. Recep Erol Sezer: “Dumansız Hava Sahası Bir Halk Sağlığı Politikasıdır”
- Dr. Öğr. Üyesi Çağrı Emin Şahin: “Sağlık Okuryazarlığı Bağımlılıklara Karşı En Güçlü Koruyucu Zırhtır”
- YEDAM Sosyal Hizmet Uzmanı Alptekin Tekedereli: “Sosyal Hizmet Uzmanları Bağımlılıkla Mücadelede Kritik Bir Rol Üstleniyor”
- Klinik Psikolog Dr. Mehmet Teber: “Çocukların Güçlenmesi İçin Zorlanmalarına Müsaade Etmeliyiz”
- Bağımlılıkların Türkiye Ekonomisine Yıllık Yükü: 78 Milyar Dolar
- Bağımlılıklarla Mücadele Hekimlerin Desteğiyle Daha da Güçlü
- Hukukun Gücüyle Bağımlılıklara Karşı: Yeşilay Hukukçuları
- Gıda Güvenliği ve Bağımlılık Riski Taşıyan Gıdalar
- Dijitalle Başa Çıkın!
- Dijital Medya ve Oyun Bağımlılığına Karşı Küresel Mücadele
- Dr. Daniel Spritzer: “Oyun Tasarımcısının Amacı Eğlence Olmalı, Bağımlılık Değil”
- Klinik Psikolog Süreyya Kitapçıoğlu: “Oyun Bağımlılığıyla Mücadelede Kültürel Duyarlılık Hayati Önemde”
- Uz. Dr. İlyas Kaya: “Yeşilay’ın ‘Denge’ İlkesi, Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı İçin Çok Kıymetli”
- Prof. Dr. Yavuz Samur: “Doğru Tasarlanmış Oyun Çocuğa Pek Çok Beceri Kazandırır”
- YEDAM’dan Oyun Bağımlılığına Bütüncül Yaklaşım
- Dijital Oyun Araştırmaları ve Bir Çözüm Arayışı “Çocuk Dostu” Bir Oyun Derecelendirme Sistemini Geliştirmek
- Prof. Dr. Toker Ergüder: “Alkolsüz bir toplum, nesillerin ve kültürün korunması için atılacak en büyük adımdır”
- Prof. Dr. Perihan Torun: “Alkol tüketimini düşürmek için etkin politikalar uygulanmalı”
- Doç. Dr. Umut Kırlı: “Kadınlarda alkol bağımlılığı erkeklere oranla daha hızlı gelişiyor”
- Alkol Bağımlılığında YEDAM Desteği
- Bağımlılık Danışmanı Simge Kırcan Erdoğan: “Tedavide geçirilen süre uzadıkça başarı oranı artıyor”
- Tatilde Alkol Kullanımı ile Birlikte Sorunlar da Artıyor
- “Uyuşturucu Tedarikçileri Akla Gelmedik Yöntemler Kullanıyor”
- “Madde Bağımlılığı Belirtileri Ergenliğin Doğal İniş Çıkışlarıyla Karıştırılabilir”
- “YEDAM’lar Madde Bağımlılığı Konusunda Ciddi Bir Boşluğu Dolduruyor”
- “Uyuşturucu Endüstrisi Kendisini Sürekli Güncelliyor”
- “Ek Tanı, Bütüncül ve Eş Zamanlı Tedavi Gerektirir”
- Dünyanın En Tehlikeli Uyuşturucusu Metamfetamin
- YEDAM’dan Madde Bağımlılığına Psikososyal Destek
- Uyuşturucuya Karşı Küresel Direniş
- Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hakan Coşkunol: “Ailenin Tedaviye Katılımı İyileşmede Etkilidir”
- Psikiyatri Uzmanı Dr. Hakan Tokur: “Bağımlılık Tedavisi ‘Yaşamla Yeniden Bağ Kurma’ Sürecidir”
- Uzman Psikolog Kinyas Tekin: “İhmalkârlık Kadar Otoriterlik De Sakıncalı”
- YEDAM’dan Nüks Riskine Karşı Kalıcı Çözümler
- Bağımlılığa Ek Bir Yük: Stigma
- İyileşme Sürecinde Sosyal Hizmetlerin Rolü
- YEDAM Uzman Yardımcısı Niyazi Aydemir: “İyilik koçu tavsiye vermez, rehberlik eder”
- Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Sümeyye Ceylan: “Dijital Dünya ve Çocuk İlişkisi Çok Dikkatle Ele Alınması Gereken Bir Konu”
- Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Muhammed Tayyib Kadak: “Teknolojiye Hâkim Olan Aileler Çocuklarını Dijital Bağımlılıklardan Korur”
- “Çocuklar İçin Güvenli Bir Dijital Ekosistem Oluşturmalıyız”
- Dijital Çağda Ebeveyn Olmayı Kolaylaştıran Rehber: Dijital Ebeveynlik
- Ekrana Alternatif 10 Bahar Aktivitesi
- Dijital Dünyada Nasıl Bir E-Beveyn Olmalı?
- Geçmişten Geleceğe Yeşilay
- Bir Asrı Aşan Mücadelede Yeşilay’a Gönül Verenler Anlatıyor
- Bağımlılıkla Mücadelede Yeni Bir Milat: Bağımsızlık Seferberliği
- Yeşilay’dan Türkiye’ye Özgü, Dünyada Öncü Modeller
- Yeşilay Gönüllülerle, Gönüllüler Yeşilay’la Büyüyor
- Sağlıklı Nesiller İçin Sınırları Aşan Mücadele
- Arif Çifci: “Yeşilay, Osmanlıdan Cumhuriyete Türkiye’nin tarihidir”
- Prof. Dr. Recep Erol Sezer: “Tütün Kontrolü Nikotin Salgınına Karşı En Büyük Koz”
- Prof. Dr. Toker Ergüder: “Tütün Reklamları Yapay Zekâyla Takip Edilebilir”
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Ergenin Hayatını Şekillendiren En Önemli Yapı Ailedir”
- Tütün Bağımlılığına Karşı YEDAM Desteği
- YEDAM’la Nefes Alanlar
- Bağımlılıklarla Mücadelede Esas Cephe Tütün Endüstrisinin Sinsi Taktikleri
- Dr. Hüseyin Küçükali ile Yapay Zekâ Desteğiyle Dumansız Bir Sosyal Medya Hakkında Konuştuk
- Tütün Endüstrisinin Çabaları DSÖ’nün de Merceğinde
- Asırlık Tecrübeden Topyekûn Mücadeleye: Bağımsızlık Seferberliği
- Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç: “Bağımsızlık Seferberliği İle Amacımız Bağımlılıklara Karşı Toplumsal Bir Uyanış ve Dayanışma Hareketi Oluşturmak”
- Daha Güçlü ve Daha Sağlıklı Bir Toplum İçin: “Bağımsızlık Seferberliği”
- Bağımsızlık Seferberliği’nin Olmazsa Olmazı: YEDAM
- Bağımlılık İle Mücadelenin Temeli: Bilinçlendirme Ve Farkındalık Çalışmaları
- Topluma ve Bireye Katkı Sağlayan Güç: Gönüllülük
- Danışanlıktan Koçluğa Bir Başarı Hikâyesi
- Spor Salonlarındaki Tehlike: Anabolik Steroidler
- Prof. Dr. Cüneyt Evren: “Steroid Kullanan Her Dört Erkekten Birinde Steroid Bağımlılığı Var”
- Prof. Dr. Rüştü Güner: “Anabolik Steroidler, Tüm Organ Sistemlerine Zarar Verir”
- Kusursuz Beden Algısı Steroid Kullanımını Tetikliyor
- Serkan Yimsel: “Anabolik Steroidleri Teşvik Ve Tedarik Edenler Cezalandırılmalı”
- Av. Mehmet Yoğurtcuoğlu "Steroidler Sporun İtibarını Korumuyor, Aksine Tehdit Ediyor"
- Doç. Dr. Merih Altıntaş: “Sanal Kumar Bağımlılığı Kendini Gizleyebilen Bir Hastalıktır”
- Gittikçe Artan Endişe: Ergenlikte Sanal Kumar
- YEDAM’dan Kumar Bağımlılığı Tedavisine Güncel Yaklaşımlar
- Dünya Sağlık Örgütü’nün Sanal Kumar Bağımlılığına Yaklaşımı
- Sanal Kumarda “Oyun” Ve “Eğlence” Tuzağı
- Zamansız Ve Mekânsız Bir Bağımlılık: Sanal Kumar
- Olimpiyat Özel Dosyası
- Prof. Dr. Hakan Coşkunol: “Egzersiz, beynin ödül sistemini değiştirir”
- Günlük Hayatta Nasıl Aktif Olabiliriz?
- Klinik Psikolog Melisa Varol: “Spor, bedensel ve psikolojik iyilik halimizi güçlendiren etkili bir araç”
- Çocuklar Hareket Ediyor!
- Düzenli Sporun Faydaları Nelerdir?
- Bağımlılıklarla Mücadeleye Spor Desteği: Yeşilay Spor Kulübü
- Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak: “Çocuklar gereksiz teknolojiye maruz bırakılmamalı”
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Aile ilişkileri kuşak farkı bilinciyle kurulmalı”
- Okullarda İlk Ders Zili Çalıyor
- Yaşam Becerileri Bağımlılıklardan Koruyor
- Değerlendir, Sürdür, Yaşat, İlham Ol…
- Yeşilay Kolu’ndan Benim Kulübüm Yeşilay Projesi’ne…
- Geleceğin Bireyleri Yeşilay’ın Çocuk Dergileri ve Oyunlarıyla Büyüyor
- Daha Doğal Bi̇r Yaşam İçi̇n 9 Öneri
- Doğallığın Işıltısı
- Gezegene İyi Gelen, Bize De İyi Geliyor
- Doğal Yaşama Dönüş Hareketleri
- Sakin Şehirlerde Kendi Ritminde Hayatı Yaşa
- Daha İyi Hissetmek İçin Haydi Doğaya
- Sadeleşmek Elimizde
- Geçmişi Anlamlandırmak Kişiyi Rahatlatır
- Bedensel Hafifleme İçin Bütüncül Bir Yaklaşım Gerekir
- Beynimiz Neden Yorulur?
- Yaşam Alanlarında Sadeliğin Zarafeti!
- Zihinsel Hafiflik ve Ruhsal Arınma İçin: Dijital Detoks Zamanı!
- Sosyal Medyayı Doğru Kullanmanın 9 Yolu
- Sosyal Medya Bağımlılığı Tedavisinde İzlenen Yollar
- “Sosyal Medya Platformları Dengeli ve Sorumlu Bir Şekilde Kullanılmalı”
- "Çocuğun Dijital Ayak İzi, Geleceğini Etkileyebilir"
- “Gerçek Sosyal Hayat; Yüz Yüze, Derin ve Anlamlı İlişkiler Üzerine Kuruludur”
- Sosyal Medyanın Kontrolüne Girdik
- Yemiyor İçmiyor Çevrim İçi Oluyoruz
- Obezite Küresel Bir Pandemiye Dönüştü
- Uz. Dr. Ayça Kaya: “Buzdolabı ile Aranıza Mesafe Koyun”
- Diyetisyen Kübra Çıtlak: “Son 30 Yılda Çocuk ve Ergenlerde Obezite, Dünya Genelinde Arttı”
- Hormonlar Kilomuzu Nasıl Etkiliyor?
- Çocuk Beslenmesindeki Tehlike: Abur Cubur
- Psikolojik Nedenleri ve Sonuçlarıyla Obezite
- Obezitenin Yol Açtığı 10 Sağlık Sorunu
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Öfkenin olduğu yerde olumlu duygular barınamaz”
- Prof. Dr. Cüneyt Evren: “Kronik yorgunluk sendromu, yaşam kalitesini etkileyen ciddi bir durumdur”
- Klinik Psikolog Gökhan Ergür: “Metropol yaşamı ve sosyal medya kaygı düzeyini artırıyor”
- İnsanın Dijital Çağ ile İmtihanı
- Hilal-i Ahdar’dan Yeşilay’a 104 yıllık mücadele
- Yeşilay’ın ilk gençlik teşkilatının kuruluşu "Türkiye İçki Aleyhtarı Gençler Cemiyeti"
- Yeşilay gençliği seviyor, gençlik Yeşilay’ın varlığını hissediyor
- Yeşilay ülküsünün yılmaz neferleri: Yeşilay kadınları
- Ulusaldan evrensele Yeşilay mücadelesi
- Yeşilay’ın dünyada örnek alınan öncü modeli: YEDAM
- Elektronik Sigara Gerçeği! Çocuklar ve Gençler Yalanlarla Kandırılıyor
- “Çocukların ve Gençlerin Elektronik Sigaraya Erişimleri Hızlı Bir Şekilde Engellenmeli”
- “Elektronik Sigara, Dünyanın Baş Belasına Dönüşmüş Durumda”
- “Çok Uluslu Tütün Şirketleri, Nikotin Bağımlısı Bir Nesil Oluşturmak İstiyor”
- “Elektronik Sigaralar Mutlak Zararlı ve Bağımlılık Yapıcıdır”
- “Elektronik Sigaraya Erişim Bu Kadar Kolay Olmamalı”
- Alkol Bağımlılığı Bireyi ve Toplumu Tehdit Ediyor
- Alkolün Güvenli İçilebilecek Bir Miktarı Yoktur
- Sosyal Hizmet, Tedavinin En Önemli Yapı Taşlarından Bir Tanesi
- Kadınlar Bağımlılık Sürecinde Yalnız Kalıyor
- Alkolle Mücadelenin Yolu; Vergilendirme, Erişim Kısıtlamaları ve Pazarlama Yasaklarıdır
- Alkol Bağımlılığına Uluslararası Yaklaşımlar
- Savaş, Halk Sağlığını Onarılamaz Biçimde Etkiliyor
- “Medyada Yaratılan Algı; Haklıyı Haksız, Doğruyu Yanlış, Güzeli Çirkin Olarak Konumlandırabiliyor”
- “Savaşlar, Savaşanları Olduğu Gibi Savaşmayanları Da Olumsuz Etkiler”
- “Artık Savaşlar Sadece Sahada Değil, Dijital Dünyada Da Gerçekleşiyor”
- “Çocuklardaki ‘Güvenli Dünya’ Algısı Zarar Gördü”
- Toplumsal Kaygı Bozuklukları Bağımlılıklara Neden Olabilir Mi?
- Bağımlılık Herkesi Etkileyen Genel Bir Sorundur
- Kadınlar Bağımlılıkta Da Ayrımcılıkla Karşı Karşıya Kalıyor
- Bağımlılığın Ve Şiddetin Doğasında Ortak Ve İç İçe Faktörler Vardır
- “Anne Veya Eşin Bağımlılık Sorunu Olan Bireye Yönelik Tutum Ve Davranışları Tedavinin Seyrini Etkiliyor”
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı: 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
- Sağlıklı Nesiller İçin Sağlıklı Gebelik
- Yeşilay Kadınları Güçlenerek Büyüyor
- Dijital Çağda En Kırılgan Grup Çocuklar Ve Gençler
- “Dijital Bağımsızlık En Önemli Gündemimiz Olmalı”
- “Sağlıklı Teknoloji Kullanımında Teknoloji Amaç Değil, Araçtır”
- Çocuklarda Ekran Bağımlılığı
- Dijital Bağımlılıktan Uzak, Hayata Yakın Olun!
- “Notların Telafisi Vardır, Ancak Zedelenen Öz Güvenin Telafisi Meşakkatlidir”
- “Başarının Sırrı Çocuğu Tanımaktan Geçiyor”
- Ziller Minikler İçin Çalıyor… Okula Uyum Süreci İçin Öneriler
- Çocuğun Okul Başarısını Artırmanın 15 Etkili Yolu
- Çocuğunuza Zaman Yönetimini Nasıl Öğretebilirsiniz?
- “Günümüzde Ruh Sağlığını Korumak Daha Zor Ve Daha Önemli Hale Geldi”
- Bağımlılık Ve Ruh Sağlığı İlişkisi Karşılıklıdır
- “Çocuk Olumsuz Duyguları Makul Düzeyde Deneyimlemeli”
- Bağımlı Bireylere Doğru Yaklaşım Nasıl Olmalı?
- Koruyucu Ruh Sağlığıyla Tanışın
- “Tütün Kontrolü Toplumsal Gündemin Ana Konusu Yapılmalı”
- “Asıl Mücadele Tütün Endüstrisi İle Mücadeledir”
- “Zararsız Tütün Olması Mümkün Değildir”
- “Elektronik Sigaraların Ülkeler Tarafından Teşvik Edilmesi Sorumsuzluk Örneğidir”
- “Tütün Şirketleri, İnsanların Sigara İçmek İstemeyecekleri Bir Günün Geleceğini Biliyor”
- “Sağlıklı Etkileşim Ancak Empati İle Olur”
- “Empati Gelişimi Bebeklikte Başlar”
- “Empati Bir Duygudaşlık Göstergesidir”
- Toplumsal Duyarlılığın Vücut Bulmuş Hâli: Gönüllülük
- Yeşilay, TİSK Ve TÜMOSAN Depremzede Çocuklar İçin Güçlerini Birleştirdi
- Dayanışma Ruhu Kültürel Kodlarımızda Var
- “İyi İletişim Ve Doğru Bilgi Kaygıyı Azaltır”
- Afetlere Dirençli Şehirler Nasıl İnşa Edilmeli?
- Sıfır Maliyetle Kentsel Dönüşüm Mümkün
- “Bugünün Gençleri Üst Kuşaklardan Çok Daha İyiliksever Ve Dayanışmacı”
- Millî Birlik Ve Beraberlik Kodlarımızda Var: Millî Mücadele’den Kahramanmaraş Depremine Toplumsal Kenetlenme
- “Bir An Önce Normalleşmeliyiz”
- Dijital Medya Çocuğu Sosyal Hayattan Koparıyor
- “Hey Çocuk! Bırak Tabletini Sakince Kitabın Kapağını Aç! Kalbini Aç…”
- Mutlu Bir Çocukluk İçin Projeden Çok Daha Fazlası Gerekiyor
- Çocuk Gülerse Dünya Güler
- Hilal-i Ahdar’dan Yeşilay’a
- Sivil Toplum Kuruluşları Ve Gönüllülüğün Gücü
- STK’lar Tek Yürek Oldu: Yüzyılın Felaketi Sonrası Gönüllü Dayanışması
- Bağımlılıklarla Karşı Gönüllü Mücadele
- Çocuklar İçin Gönüllülük Neden Gerekli?
- “Tedavi Edilmeyen Kaygı Bozuklukları Kronikleşme Eğilimindedir”
- İklim Değişikliğinin Ortaya Çıkardığı Kaygı Hâli: Eko-Anksiyete
- Yeni Krizlerin Getirdiği Belirsizlikler Küresel Kaygıyı Körüklüyor
- “Kaygılar Bağımlılığı Tetikleyebildiği Gibi Bağımlılıklar Da Kaygıyı Besleyebilir”
- “Çocukları Kaygıları Nedeniyle Utandırmayalım, Usandırmayalım, Cezalandırmayalım”
- Sosyal Medya Kullanımı Kaygıları Tetikliyor
- Sigara İle Mücadelede En İyi Politika, Çocuk Ve Gençleri Tütünsüz Ortamda Büyütmektir
- YEDAM’ın Kişiye Özel Programlarıyla Sigaraya “Dur” Deyin
- Örnek Vakalarla Tütün Bağımlılığı Tedavisi
- Tütün Bağımlılığı Vücudumuza Neler Yapıyor?
- Sigarayı Bıraktığınızda Vücudunuzda Neler Oluyor?
- Dünyada Alkol Kullanımı Ve Önleyici Politikalar
- Alkol Bağımlılığını Önlemeye Dair Yasal Düzenlemeler
- Alkolün Bir Diğer Karanlık Yüzü: Şiddet Ve Alkol İlişkisi
- Ebeveynler Alkol Kullanan Gence Nasıl Yaklaşmalı?
- Sevdiklerimizi Alkol Bağımlılığından Nasıl Koruruz?
- Alkolsüz Hayat Neler Kazandırıyor
- Alkol Vücuda Neler Yapıyor?
- “İletişim Yoluyla Kendimizi Var Ediyoruz”
- “Bireyi Bağımlılığa Götüren Duygusal Yalnızlıktır”
- “İnsan İnsana Şifadır, Umuttur, Yoldur”
- Güvene Dayalı İletişim Bağımlılıklardan Koruyor
- Sanal İletişim Gerçek İletişimin Yerini Tutar Mı?
- “Dijital Oyun Bağımlılığı Ciddi Bir Sorun”
- “Teknolojiyi Doğru Kullanmayı Öğrenmeliyiz”
- Dijital Dünyada Eğitim Şart
- Dijital Dünyada Bizi Neler Bekliyor?
- Sanal Ortam Güvenliğinin Teminatı: Siberay
- Rakamlarla Dijital Dünya
- TÜİK Araştırma Sonuçlarına Göre Türkiye Dijitalleşiyor
- “Proje Çocuklar Kuklaya Dönüşüyor”
- “Mutlu Bir Aile İçin Her Şey Mükemmel Olmak Zorunda Değil”
- Değerler Eğitimi Bu Dünyanın Bir İhtiyacı
- TBM İle Her Yıl Milyonlarca Kişiye Ulaşıyoruz
- Okul Heyecanı Başlıyor
- “Tüketerek Mutlu Olma Çabası Büyük Bir Yanılgı”
- “İnsanın Manevi Alanı Boşluk Kabul Etmez”
- Mutluluk Beyinde Başlar
- Toplumsal Mutluluğun Şifreleri
- Sağlıklı Tabaklar, Mutlu Yüzler
- Mutluluğa Götüren 7 Adım
- Az Çoktur!
- “Sadeleştikçe Zihin Sağlığımızı Korumamız Da Kolaylaşır”
- Atıksız Bir Mutfak Mümkün
- Biraz Yavaşlamaya Ne Dersiniz?
- Sade Ve Özgür Bir Yaşamın Yolu: “Küçük Ev” Akımı
- Daha Huzurlu Bir Hayat İçin Sadeleş!
- Atık Kağıtları Sanat Eserine Dönüştürüyor
- Pedallar Sağlıklı Yaşam İçin Çevrildi
- Yeşilay’dan “Bağımsız Gençlik” Manifestosu
- YEDAM Sempozyumu'ndan Bağımlılıklara Bilimsel Bakış
- Sağlıksız Aile Tutumları Bağımlılık İçin Risk Faktörü
- Bağımlı Profilleri Nasıl Şekilleniyor?
- Bağımlı Ebeveyn Çocuğun Tüm Yaşamını Etkiliyor
- “Hayır” Diyebilen Bir Çocuk Yetiştirmek
- Ailenin Dijitalleşme ile İmtihanı
- Bağımlılık Aileden Etkilenen ve Aileyi Etkileyen Bir Hastalıktır
- Elektronik sigara nikotin pandemisini gelecek nesillere taşıyor
- Tütünle Mücadelenin Bir Ayağı da E-Sigara ile Mücadele Olmalı
- Dünya Elektronik Sigara ile Nasıl Mücadele Ediyor?
- Elektronik Sigara En Az Sigara Kadar Zararlı
- “Dünya Şiddetli Bir Merhametsizlik Hastalığına Tutulmuş Vaziyette”
- Tarih Boyunca Vardı Ve Hep Var Olacak: Sivil Toplum Kavramı Ve STK’lar
- Yeşilay’a Gönülden Bağlı Olanlar
- Merhamet Ve İyiliğin Gücü: Gönüllülük
- Gönüllülük Çalışmaları Dersiyle Teori Ve Pratik Bir Arada
- Vazgeçilen her sigara sağlıklı bir hayatın kapısını aralar”
- Çocuklarımızı sigaradan nasıl koruruz?
- Sigara stresi azaltmaz, sigarasızlık stres oluşturur
- Şimdi tam zamanı!
- “Bırakabilirsin” mobil uygulamasıyla sigaradan kurtulun!
- Fizikselden Sanala Yeni Bir Şiddet Türü: Siber Zorbalık
- Ergenler Sosyal Medya Bağımlılığında Risk Grubunda
- Geleneksel Değerler Çocukları Koruyor
- Sosyal Medyada Dayatılan Güzellik Büyük Bir Yanılgı
- Çocuklarınız İçin Ulaşılabilir Ebeveynler Olun
- Pandemi Sonrasında Toplumları Bekleyen Tehlike: Çevrim İçi Kumar Bağımlılığı
- Aileler Tedavi Sürecine Aktif Olarak Dahil Olmalı
- Alkol Kontrol Politikaları Toplumları Koruyor
- “Alkol Bağımlısı Kişilerin Çocuklarının Ruh Sağlığını Yakından Takip Edilmeli”
- Alkol Aile İçi Şiddette Risk Faktörü
- Alkol Bağımlılığını Anlamaya Yönelik Faaliyetler
- Alkol Bağırsak Sağlığını Bozuyor
- Alkol Bağımlılığıyla Asırlık Mücadele: YEŞİLAY
- “Gençliğin En Büyük Sorunu Büyüyememek”
- İyi Arkadaş Çevresi Bağımlılıklardan Uzak Tutar
- Davranışsal Bağımlılıklar En Çok Genç ve Ergenleri Etkiliyor
- Çocuğum Madde Kullanıyor mu?
- Gençlerin Gözünden Bağımlılıklar
- Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek Yetenek Yarışması, Edebiyat ve Sanatla Farkındalık Oluşturuyor
- Antikten Moderne 28 Asırlık Yolculuk
- Türkiye’nin En Başarılı Olimpiyat Tecrübesi TOKYO 2020’nin Ardından
- Yaşam Becerileri Bireyi ve Toplumu Korur
- Stresle Mücadelede Yaşam Becerileri Faktörü
- Aileyle Sağlıklı İletişim Sağlıklı Kararları Doğurur
- “Hobiler Bizi Ruhsal Olarak Geliştirir”
- Hangi Yaşta Hangi Sporu Yapmalı?
- “Sanat ve Kitap Bağımlısıyım”
- YEDAM'dan İnternet Bağımlılığına Özgün Çözümler
- Pandemi Sarmalında Oyun Oynama Bozukluğu
- “Ebeveynler Doğru Rol Model Olmalı”
- Oyun Oynama Bozukluğunun Tedavisinde Yasaklar Çözüm Değil
- “Ulusal Kampanyalar Farkındalık Oluşturuyor”
- Teknoloji Sizi Değil, Siz Onu Kontrol Edin!
- Teknoloji Bağımlılığı Hasta Ediyor
- Artan Obezite, TBMM’nin de Gündeminde
- Türkiye’nin Obeziteyle Mücadelesi
- Obezite, 21’inci Yüzyılın En Önemli Sağlık Sorunudur
- Evde Kalmak Virüsten Korudu, Obeziteyi Artırdı
- “Pandemi Döneminde Yeme Bozuklukları Arttı”
- “Besin Örüntüsü Dengeli Olmalı”
- Evde Hareketsiz Kalmayın!
- Ağır Yaşamların Yükü Hafifliyor Mu?
- Gidene Üzülmek Yerine Var Olanı Güçlendirmeliyiz
- “Babalar Dua Gibidir; Artık Görünmez Olsa Da Dokunur Evladına...”
- “Sanat ve Spor, Bağımlılıkla Mücadelenin Panzehirleridir”
- Gençlerde Davranışsal Bağımlılıklar Artıyor
- “Aile Bağları Ne Kadar Sağlamsa, Bağımlılık Riski O Kadar Azalır”
- Anne-Babalar Dikkat! Uzun Süreli Ekran Maruziyeti Nelere Yol Açıyor?
- Yeşilay Gençlerin, Gençler Yeşilay’ın Yanında!
- Geleceğin Olimpiyat Şampiyonları TOHM’da Yetişiyor
- “Bağımlı Kişi, İnterneti Bir Kaçış Yöntemi Olarak Kullanıyor”
- Anne Babaya Güvenli Bağlanma Bağımlılıktan Korur
- “Öz Saygısı Düşük Bireylerde Bağımlılık Riski Daha Fazladır”
- Pandemi Sürecinde Kaygı Bozukluğu Arttı
- Sosyal Kaygı İnternet Bağımlılığını Tetikliyor
- Buz Hokeyi Sayesinde “Tek Yürek” Oldular: Bağımlılıktan Kurtuldular
- Dijital Çağın Hastalığı: Yeni Nesil Bağımlılıklar
- Yasa Dışı Kumar ve Bahisle Hukuksal Mücadele
- Sevgi ve İlgi Bağımlılıklardan Korur
- “Bağımlılık Tüm Aileyi Etkileyen Bir Hastalıktır”
- “Dijitalleşme Aile İçi İlişkilerin Kalitesini Düşürüyor”
- “Pandemiden Ders Çıkararak Geleceğimizi Kurtarabiliriz”
- “Kampanyalar Sigara Endüstrisinin Gerçek Yüzünü Gösteriyor”
- "Tütün Fiyatları ve Vergiler Düşürülmemelidir"
- “Elektronik Sigara Kullanmak, Marka Değiştirerek Sigara Kullanımına Devam Etmek Gibidir”
- “Sigarayı Bırakmak Kanser Riskini Azaltır”
- Pandemide Sigara İçme Oranları Düştü
- "Çocuğunuzun ‘Hayır’ Deme Becerisini Geliştirin"
- Madde Bağımlılığı COVID-19'u Tetikliyor
- "Bağımlılık Tedavisi Ertelenmemeli, Güçlendirilmeli"
- “Madde Bağımlılığının Gerçek Tedavisi Rehabilitasyondur”
- Zehir Tacirlerinin Pandemi Fırsatçılığı
- Her İki Madde Bağımlısından Biri Depresyonda
- "Online Terapi, Kişileri Madde Kullanımından Uzak Tuttu"
- “Gençlik İnsan Hayatının En Zor Dönemidir”
- Doğru Rol Model Olmak Önemli
- “Spor ve Sanat Tedavi Edicidir”
- Mutluluk Ailede Başlar
- “Depresyon, Gündelik Bir Keyifsizlik Hali Değildir”
- Beslenme Anlayışı Ailede Şekilleniyor
- “Organik Beslenmeye Mucizevi Bir Anlam Yüklenilmemeli”
- Bir Tür Yeme Bozukluğu: Ortoreksiya Nervoza
- Tarladan Sofraya Uzanan Bir Zincir: Gıda Güvenliği
- “Tarımsal Üretimi Tüketici Davranışları Belirleyecek”
- Ekolojik Yaşam Arayışları
- “Çocuklarımızı Korumakla Yükümlüyüz”
- Oyun Bağımlılığı Nelere Yol Açıyor?
- Oyun Bağımlılığı Yetişkinleri de Buluyor
- "Ticari Kaygılar Çocukları Korumanın Önüne Geçiyor"
- "Yasak Koyarak Çocuğunuzu Bağımlılıktan Koruyamazsınız"
- Oyun Bağımlılığının Karanlık Yüzü
- Davranışsal Bağımlılıklara YEDAM Desteği
- Bütün Aile Toplanalım, Ekranları Unutalım
- "Eğitimin Sürekliliği Sağlanmalı"
- “Çocuklarınıza Onları Önemsediğinizi Hissettirin”
- Bu Sefer Ziller Ebeveynler İçin Mi Çalıyor?
- Okul Fobisi Sizi Korkutmasın!
- Okula Yeni Başlayanların Pandemiyle İmtihanı
- Okullar Sağlık Tedbirleri İle Açılıyor
- Yeşilay Eğitim Faaliyetleri Hız Kesmiyor
- Gençlerde Alkol Bağımlılığında Önemli Bir Basamak: Sosyal İçicilik
- Alkol Bağımlılığı Nedir, Nasıl Başlar, Nasıl Tedavi Edilir?
- Nöroloji Alkolün Güvenli Sınırı Yok Diyor!
- Pandemi Bağımlılıkları Tetikledi
- Alkol Vücuda Neler Yapar?
- “İyiliğin Kanatlarına Tutunmaya Her Zamankinden Çok İhtiyacımız Var”
- Pandemi Günlerinde Dayanışmanın Çarpan Etkisi: Vefa Sosyal Destek Grubu
- Türkiye’de Afet Yönetimi ve Gönüllülük
- "İnsan"ın En Zor Anında 152 Yıldır Hep O Var: Türk Kızılay
- Bağımlılığa Karşı "Gönüllü" Mücadelenin Adı; Yeşilay
- Bir Ömür Boyu Yeşilaylı Olanlar…
- Gönüllü Olmak Hem Sizi Hem De Dünyayı Değiştirir
- Vakıf ve Gönüllülük Üzerine
- "Teknoloji Kullanımı Stresi Artırıyor"
- Pandemi Günlerinde "Teknoloji" Dost Mu, Düşman Mı?
- Koronavirüs Dijital Bağımlığı Tetikledi
- "Evden Çalışma Modeli B Planı Olarak Elimizde"
- 10 Soruda Koronavirüs Sonrası Küresel Sistem
- "Şişenini Dibi"nden Görünenler
- İpler Senin Elinde Alkole Hayır De!
- Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: "Sigarayı Bugün Bıraksanız Yarın Covid-19 Riskiniz Azalır"
- Diyetisyen Derya Zünbülcan: "Esas Risk, Yanlış Beslenme"
- "Koronafobi" Virüsten Daha Hızlı Yayılıyor
- Hayat da Eğitim de Eve Sığar
- Korona Günlerinde Ev Hayatı
- Sağlıklı Yaşam İçin Sporla “Evde Kal”
- Doğal Dezenfeksiyon Aracı: Güneş
- El Hijyeni Virüsten Korur
- Evde Düzen İçin İpuçları
- Bahane Yok! Oyun Vakti
- Asıl Soru Şu; Bağışıklık Sistemimizi Nasıl Koruruz?
- "Dengeli Beslenme Sizi Mutlu Eder"
- Daha İyi Bir Yaşam İçin Sadeleşin
- Doğal Yaşamda Sürdürülebilirlik Önemli
- Aşılama Yalnızca Kişiyi Değil Toplumu da Koruyor
- Bitkilerin İyileştirme Gücü Hakkında Her Şey
- Gençlikve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu: "E-sporun en büyük riski, dijital bağımlılıktır"
- DSÖ’nün Gündeminde E-spor ve Oyun Bağımlılığı Var
- E-Spor Obeziteye Neden Oluyor
- Dijital Oyun Nasıl E-spor Oldu?
- Prof. Dr. Tolga Arıcak: E-Spor Bağımlılık Riskini Artıracak
- Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk: Dijital oyunların e-spor olarak anılmasına itirazımız var
- Amaçları Daha Fazla İnsanı Bağımlı Yapmak
- Elektronik Sigara ile Yasal Mücadele
- Elektronik Sigara Can Almaya Devam Ediyor Can Almaya Devam Ediyor
- Elektronik Sigara da Sigara Kadar Zararlı
- Doç. Dr. Toker Ergüder: Elektronik Sigara, En Az Sigara Kadar Bağımlılık Yapıyor
- İlaç, Şifa Mı Bağımlılık Mı?
- İlaç Bağımlılığı Tedavisi Kişiye Özeldir
- Reçetesiz ve Kontrolsüz Steroid Kullanımı Sağlığı Doğrudan Tehdit Ediyor
- İlaç Suiistimali Küresel Bir Halk Sağlığı Sorunu
- Opioid Grubu İlaçların Kötüye Kullanımında Artış Var
- İlaçların Kötüye Kullanımı Toplumsal Refahı Tehdit Ediyor
"Özgürlük ve Sorumluluk Birbirini Tamamlar"
Ergenlikte pozitif farkındalık deneyimine sahip olan gençlerin sağlıklı iletişim kurabildiğini belirten Dr. Araştırma Görevlisi Neslihan Yaman’a göre duygularını fark edebilen, düzenleyebilen ve “hayır” deme becerisi geliştirmiş olan gençler bağımlılıklardan uzak durma noktasında daha başarılı oluyor.
Farkındalık nedir? Ergenlik çağında bir genç için farkındalığın öneminden bahsedebilir misiniz?
Farkındalığı, kısaca “içinde bulunduğumuz anda olmak” şeklinde tarif edebiliriz. Yani bu duygularımızın ve zihinsel performansımızın farkında olmak, aynı zamanda onları kontrol edebilmek anlamına gelir. Bir diğer ifadeyle, dikkatin anlık yaşantılara odaklanması ve içsel deneyimlerin gözlemlenmesini kapsayan zihin ve beden pratiği olarak da ifade edebiliriz. Farkındalık anlarında tüm duyumlarımıza dikkatlice odaklanılabilir, geçmiş veya gelecekteki deneyim veya duyguların esiri olmadan “şimdi ve burada” olunabilir. Farkındalık anları yargılamadan uzak ve kabullenmenin yer aldığı deneyimleri içerir.
Fırtınalı bir dönem olarak da adlandırılan ve bireyselleşmenin ilk adımlarının atıldığı ergenlik dönemindeki bireylerin kendini daha iyi tanıyabilmesi, kendindeki değişimleri fark edip uyum sağlayabilmesinde artan farkındalık deneyimlerine ihtiyaç vardır. Bu noktada, farkındalık düzeyinin artması, kişinin farklı durumlar karşısındaki tepki biçimlerinin çeşitlenmesi, böylelikle gerek hayatında gerekse ilişkilerinde farklı alternatifler keşfetmesi bakımından önemlidir. Sağlıklı iletişim ve ilişkilerin temel kaynaklarından biri de ergeninin hem kendinin hem de diğerlerinin duygu, düşünce ve davranışlarının farkında olabilmesidir.
Pek çok araştırma sonucu bize artan farkındalıkla birlikte olumlu duygularda, empati düzeyinde, motivasyonda, akademik başarıda, duyguların ve kaynaklarının farkına varabilmede, duygularını düzenleyebilmede artış olduğunu; buna karşın depresif belirtilerde, madde kullanımında, kaygı ve stres düzeyinde ise azalma olduğunu gösteriyor. Farkındalığın artırılmasıyla ilgili tekniklerin öğrenilmesi, bağımlılıktan kurtulma, bağımlılık sürecinde görülebilen ani öfkelenme ve saldırganlık içeren tutum ve davranışlar, içe dönüklük ya da davranış sorunlarından da uzaklaşmada işlevsel sonuçlar doğuruyor. Bu bakımdan söz konusu durumlarla yoğun karşılaşılan ergenlik dönemindeki farkındalık çalışmaları büyük önem kazanıyor.
Ergenlerde ve gençlerde farkındalık nasıl sağlanır? Özgürlükler ve sorumlulukların sınırları nelerdir?
Bireyin kendisine dair farkındalık kazanması ve kendi özelliklerini tanıması kişilik gelişiminin önemli bir parçasıdır. Ergenlik dönemi de bu anlamda kişinin kendi özelliklerine dair arayış içinde olduğu bir evredir. Ergenlik dönemindeki bireylerle yürütülecek farkındalık çalışmalarında psiko-eğitsel çalışmaların yanında teoriyi pratiğe dökebilecekleri ve içselleştirebilecekleri terapötik bireysel yahut grup uygulamalarına ihtiyaç vardır. Özellikle okullara ve okullarda çalışan psikolojik danışmanlara bu anlamda çok iş düşüyor. Öncelikle psikolojik danışmanların kendilerine yönelik düzenlenecek hizmet içi eğitimlerle ergenlik dönemindeki bireylerde farkındalık üzerine desteklenmesi, ardından öğrencileri bu konuda uygulamalı çalışmalarla desteklemeleri yerinde olacaktır.
Gençler ve ergenler özelinde değerlendirdiğinizde özgürlük ve sorumluluk kavramlarıyla ilgili neler söylersiniz?
Özgürlük genel anlamıyla, belirli sınırlar dahilinde diğerlerinin özgürlüklerini kısıtlamadan kişinin dilediğini yapabilmesidir. Sorumluluk ise kişinin tüm yapıp ettiklerinin ürettiği sonuçlarıyla birlikte sahiplenmesi ve sonucuna rıza göstermesi durumudur. Özgürlük ve sorumlulukların sınırlarını içsel ve dışsal kaynaklar bakımından iki türlü ele alabiliriz. İçsel kaynaklarda, her şeyden önce kişinin yapıp ettiklerinden kendisinin sorumlu olması durumu karşımıza çıkar. Bu bakış açısında özgürlüğün temelinde kişiye ait içsel süreçlerden bahsedebiliriz. Fakat yapıp ettiklerimizden her şeyden önce kendimizin sorumlu olduğu düşüncesi, toplumsal bağlardan yalıtılmış soyut bir bireyciliği de işaret ediyor. Bu da, diğerlerine karşı sorumluluğu arka plana atabiliyor. Dışsal kaynaklar ise özgürlüğün gerçekleşmesinde diğerlerinin varlığına duyulan ihtiyacı işaret eder. Bu da kişinin kendi sorumluluğunu üstlenmesinin önüne geçen, onu pasif konumda tutan bir süreçtir. Dolayısıyla özgürlük ve sorumlulukları birbirinden ayırmadan birbirinin tamamlayıcısı olarak görmek gerekir. Zira biri olmadan diğerinin varlığından bahsetmek mümkün değildir. Bu bakımdan, ergenlikteki özgürlüklerin sınırları kişinin ne kadar sorumluluk üstlenebileceğiyle doğru orantılıdır.
Farkındalık ile madde bağımlılığı arasında nasıl bir etkileşim vardır?
Madde kullanımının başlangıcı ve devamını etkileyen önemli etmenlerden biri etkisiz baş etme mekanizmalarıdır. Bu sebeple, bağımlılık öncesi bireylerin duygularını etkin bir biçimde düzenleyebilmesinin ve farkındalıklarının gelişmiş olmasının koruyucu faktör olduğunu söyleyebiliriz. Kendini tanıyabilme yolculuğunda birçok yol mevcut olmakla birlikte, farkındalık geliştiren, duygularını fark edebilen ve düzenleyebilen kişilerin doğru istikamette olduğunu söyleyebiliriz. Bu da kişinin maddeyi kullanma davranışını ve madde kullanım nedenlerini fark edebilmesini, tekrar başlamamak için neler yapabileceğinin yolarını keşfetmesini mümkün kılar. Bu bakımdan, kişinin kendisini tanıması madde kullanımının sonlandırılması mücadelesinde önemlidir.
Gençlerin kimlik sahibi olma sürecini açıklar mısınız?
Ergenlik, bireylerin bedensel, duygusal, bilişsel ve sosyal yönlerden kendi ilgi alanlarını ve becerilerini fark edip sağlıklı bir kimlik geliştirme çabasında olduğu bir evredir. Aynı zamanda “Ben kimim?”, “Diğerlerinin gözünde ben kimim?” gibi sorulara yanıt arandığı bir dönemdir. Bu evredeki temel gelişimsel süreci “kimlik oluşumu” olarak tanımlıyoruz. Kişi, bu dönemde bilişsel ve bedensel gelişiminin daha fazla farkına varır, bedenini tanımaya ve buna uygun bir kimlik belirlemeye yönelir. Bu süreci incelediğimizde, her gelişim evresinin kendinden önceki evrelerin etkisiyle oluştuğunu ve kendinden sonraki dönemleri de şekillendirdiğini görüyoruz. Önceki gelişim basamakları sağlıklı bir şekilde tamamlandığında daha sonraki evreler de benzer şekilde sürdürülebiliyor. Fakat önceki gelişim evrelerinde ulaşılması gereken temel kazanımlarda yoksunluk söz konusuyla, sağlıklı bir kimlik oluşumu da zorlaşıyor.
Kimlik oluşumun temelinde taklit ve özdeşim kurma yatar. Kişi, ilgisini çeken, beğendiği kişi ya da kişileri taklit yoluyla “Ben kimim?” sorusuna yanıt bulmaya ve kim olacağını belirlemeye çalışır. Diğer taraftan, toplumsal beklentiler de kimlik oluşumda belirleyici olabiliyor. Bu dönemde bireylerin içe dönebildiğini, kendileriyle daha fazla vakit geçirme istediği içinde olduğunu gözlemliyoruz. Bireyselleşme ve özerklik kazanmanın temeli olan bu davranışları sağlıklı bir kimlik oluşumunun belirleyicisi olarak düşünebiliriz. Kimlik gelişiminde bir keşif süreci olan bu dönemde tam anlamıyla bir ayrışma gerçekleşmese de bireylerin aileye bağımlılıktan uzaklaştığını söyleyebiliriz. Akran ilişkilerinin, aile ilişkilerinden daha öncelikli tutulması bunun önemli göstergelerinden biri. Bunun yanında sigara, alkol, madde kullanımı gibi yeni deneyimlere hatta risk alma davranışlarına yönelmenin ergenlik döneminde oldukça yaygın olduğunu görüyoruz. Bu dönemin başarıyla atlatılmaması kimlik karmaşasını da beraberinde getirebiliyor.
Gençlerin kendilerini daha iyi anlama ve ifade etmelerine, özgüven ve öz değer oluşturmalarına nasıl yardımcı olunabilir?
Gençlerin yüz yüze kaldıkları temel problemlerin pek çoğu toplum içindeki durumlarını belirleyememiş ve rollerini bulamamış olmalarıyla ilişkili. Ergenlerin kendilerini olduğu gibi, yargılamadan kabul eden, sevgi, saygı gösteren, güvenen ve destekleyen özdeşim modelleri ile karşılaşması, sağlıklı bir kimlik gelişiminde, bunun yanında özgüven ve öz değer oluşturulmasında oldukça önem taşıyor. Yani burada gençlere öncülük eden büyüklerin gördükleri yanlışları yalnızca sözle veya nasihatle düzeltmeleri yerine onlara güzel örnekler sunan birer rol model olma gayretlerinin çok daha değerli olduğunu söyleyebiliriz. Aynı zamanda, karar alma durumlarında ergen bireylerin görüşlerinin alınması, yapılacak eleştirilerin incitici olmayacak şekilde yapılması, ilgi ve yeteneklerinin desteklenmesi, hayallerinin saygıyla karşılanması özgüven ve öz değer oluşumda önemli destekleyiciler arasındadır diyebiliriz.
Ergenlik döneminde ebeveynler kuralları nasıl belirlemeli? Gençlere nasıl sınırlar koyulmalı?
Erken yaşlardan itibaren ebeveynlerin çocuklarına neyin faydalı, neyin önemli olduğu konusundaki rehberliği çocuklar açısından önemli bir ihtiyaç. Ergenlik dönemi, bireylerin kurallara uymakta zorlandığı bir evredir. Öncelikle ebeveynlerin ergenlik döneminin temel gelişimsel özelliklerini bilmesi önemli. Böylelikle yaşa uygun kurallar belirleyebilmeleri ve çocuklarıyla uygun iletişim yollarını kullanabilmeleri de kolaylaşıyor. Ergenlik döneminde ebeveynlerin kuralları, makul ve uygulanabilir, tutarlı, baskı ve ısrardan uzak nitelikte olmalıdır. Kuralların ebeveyn ve çocuğun konuşarak ve herkesin isteklerini paylaşabildiği bir iş birliği düzleminde belirlenmesi ve sonrasında alınan kararlarla ilgili tutarlı olunması önem taşıyor. Bu sebeple, herhangi bir karar alma, kural belirleme, sınır koyma durumlarında ergenin de sürece dahil edilmesine ve söz hakkına sahip olmasına ihtiyaç olduğunu belirtmek önemlidir. Bir sonraki adımda ise son söz her ne kadar ebeveynde olsa da kuralların yahut sınırların sebepleri anlatılmalı, ergenlerin mevcut durumla ilgili duygu ve düşünceleri alınmalıdır. Ayrıca kuralların olabildiğince az sayıda, olabildiğince açık ve net olması gerekiyor. Bir diğer önemli husus, belirlenen kuralın ihlali ya da sınırların aşılması halinde görmezden gelinmemesidir. Sınırın net olmadığı ve aşılabildiği görüldüğünde bu durum davranışın tekrarlanmasının önünü açacaktır. Önceden yani kuralların belirlenmesi aşamasında kurala uyulmaması ya da sınırın aşılması durumunda neler olabileceğinin belirlenmesi, ergenin davranışlarının sonuçlarını önceden görmesini sağlayabilir. Böylelikle cezalandırmadan uzak bir yöntemle süreç daha işlevsel bir şekilde yürütülebilir.
Ergenlikte “hayır” diyebilmenin öneminden bahsedebilir misiniz?
Kültürümüzde “hayır” diyebilme kabul edilmesi güç, kimi zaman da bencillik olarak tanımlanabilen bir eylem. Halbuki “hayır” diyebilmek öğrenilen yahut öğretilebilen önemli bir sosyal beceridir. Erken yaşlarda “hayır”ı sıklıkla kullanan çocukların zamanla aileye, topluma uyumunun kolaylaşması adına bu söylemlerinin “evet” üzerinden dönüşüme uğradığını veya uğratıldığını görüyoruz. Halbuki buradaki dönüşümün yol açabileceği risklerin farkındalığına ihtiyaç var. Öncelikle gencin kendini tanıması, kendini tehlikelerden koruması, istenmedik durumlar karşısında “hayır” diyebilmesi önceliklerimiz arasında olmalı. “Hayır” diyebilme çocukluk evresinde gerek bedeni tanıma gerekse sınır koymada çocuklara yardımcı oluyor. Ergenlik dönemi üzerinden değerlendirecek olduğumuzda, bu evre arkadaşlık ilişkilerinin ön plana çıktığı, kişinin kendisini bu ilişkiler üzerinden tanımlamaya, kendi değer algısını şekillendirmeye çalıştığı bir evre aynı zamanda. Aynı zamanda akran baskısının da en çok deneyimlendiği evre. Ergen için arkadaşları tarafından kabul edilmek, sevilmek, takdir edilmek önemli bir ihtiyaç olabiliyor. Bununla birlikte, “hayır” diyebilme becerisinin varlığı, akran baskısına karşı koyma sürecini kolaylaştırıyor. Çocuklara imkan tanındığında “hayır” diyebilmek, ilk yıllarından itibaren hayatlarının önemli bir koruyucu becerisi olarak onlara eşlik edebiliyor.
Bizim kültürümüzde “hayır” diyebilmek maalesef çok kabul edilen bir durum değil. Gençlerimiz “hayır” diyememekten nasıl kurtulur?
Ergenlik dönemindeki bireyler üzerinden ele aldığımızda, “hayır” diyebilme becerisinin kazandırılmasında ya da geliştirilmesinde ailelerle iş birliği önemli. Ailelerin bu konuda bilgilendirilmesi, önce kendilerinin “hayır” diyebilme becerilerinin artırılması ve çocuklarına model olmalarının sağlanması gerekiyor. Bunun yanında, çocuklara yerinde ve zamanında verilen “hayır” cevabı; ilerleyen yıllarda “hayır” denilmesi gereken durumlarda çocuğun bunu ifade edebilmesini ve kendini olumsuz yaşantılardan korumasını sağlayacak; aynı zamanda başkalarının “hayır” yanıtına saygı duymasını kolaylaştıracak. Diğer taraftan, bir durum karşısında “evet” demeden önce durup düşünme, düşünmek için süre isteme, “evet” ya da “hayır” demenin olası sonuçlarına odaklanma ve sonrasında cevaplama kullanılabilecek stratejiler arasında. Bu stratejilerin geliştirilmesi için okullarda ergenlerle çalışmalar yürütülebilir. Kendi kimlik oluşumunu gerçekleştirdikleri ergenlik evresinde özellikle istismar, alkol ve madde bağımlılıkları, zorbalık, şiddet gibi riskler karşısında “hayır” diyebilme becerisini artırmada okullarda yürütülecek uygulamalara ihtiyaç duyuluyor. Üzerinde durduğumuz farkındalık çalışmaları bu anlamda oldukça faydalı. Kişi “evet” ya da “hayır” dediğinde bedeninde neler olduğunu, kendisini nasıl hissettiğini, ortaya çıkan sonuçların kendisini nasıl etkilediğini daha kolay fark edebiliyor. Bu noktada da, “hayır” diyebilme becerisi daha kolay gelişebiliyor.
Neslihan Yaman, İstanbul Üniversitesi Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümündeki lisans eğitiminin ardından yüksek lisansını The University of Nottingham, School of Education, MA Counselling programında tamamlamıştır. Doktora eğitimini Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık programında tamamlayan Yaman, Yalova Üniversitesi Psikoloji Bölümü Gelişim Psikoloji Anabilim Dalında Dr. Öğretim Üyesi olarak çalışmalarına devam etmektedir. “Aile, ebeveynlik ve kültür, yetişkin eğitimi, çocuk istismarı ve ihmali, çocuklara ve ailelere yönelik erken müdahale programları, değerler eğitimi, evlilik ve aile içi uyum, evlilik ve değerler ilişkisi, etkili ebeveynlik, travma ve yas, bağımlılıkla mücadelede önleyici çalışmalar, risk altındaki çocuklar ve aileler, çocuk psikolojisi, gelişim psikolojisi, okul öncesi eğitim, gelişimsel değerlendirme, psikolojik testler, narrative terapi, doğa terapisi, sanatla terapi, yaratıcı drama ve oyun terapisi ilgi alanları arasındadır.