Büyük Yeşilay ailesine gönül veren sevgili dostlar,
Hayat hikâyelerle örülü. Hepimizin bir hikâyesi, ..
1054
Alkol Bağımlılığı
Alkol Bağımlılığıyla Asırlık Mücadele: YEŞİLAY
Alkolle mücadele amacıyla yola çıkan Yeşilay, sonrasında diğer bağımlılık alanlarına da yönelerek 101 yıllık öncü mücadelesini ülke ve dünya çapında sürdürüyor. Geçmişte olduğu gibi bugün de Yeşilay’ın önemli çalışma alanlarından birisi olan alkolle mücadele kapsamında tarihsel süreçte yapılanları bir araya getirdik.
19. yüzyılda dünyada ve Osmanlı’da alkolün hızla yayılması beraberinde yeni gelişmeleri ortaya çıkardı. Şiddet ve yasaklamalarla alkol kullanımının engellenemeyeceği anlaşılmıştı. Yasaklar sadece aleniyeti önlemiş, gizli kullanmaların önüne geçememişti. Ortak akıl oluşturmak suretiyle alkolle toptan mücadelenin yolları aranmaya başlanmıştı. Bu ise dünyada alkole karşı mücadele için cemiyetlerin teşekkülünü başlattı.
Dünyadaki örneklerde olduğu gibi Osmanlı’da da şiddet ve yasaklamaların sarhoşluk veren
şeylerle mücadelede uzun süreli etkili olamadığı ve toplumda yayılmasının önüne geçilemediği görüldü. Bu doğrultuda Osmanlı Devleti’nde de toplumda alkol mücadelesi ile ilgili fikrî alt yapı oluşturulmak suretiyle sarhoşluk veren şeylerle mücadelede cemiyetleşme sürecine girildi. Osmanlı’da alkol kullanımı Avrupa ve ABD’deki kadar büyük bir sorun olmasa da özellikle Birinci Dünya Savaşı ve mütareke yıllarında işgal kuvvetleri Türk toplumunda alkol ve uyuşturucu madde kullanımını yaygınlaştırmıştı.
Osmanlı arşiv kayıtları, bugüne kadar bilinenin aksine içki karşıtı derneğin kuruluş kayıt tarihini 23 Şubat 1920 olarak gösteriyor. Bu kayıtların dernekle ilgili sütunlarında cemiyetin kuruluşuyla ilgili ilk ve doğru bilgiler yer alıyor. Buna göre “cemiyetin unvanı” sütununda “Hilâl-i Ahdar Cemiyeti” yazarken, “maksad-ı tesisi” bölümünde ise “İşretin zararlarını halka anlatmak üzere hutbe ve mev’ızalar tertibi; risale ve makaleler neşri ve sâire gibi terbiye-i fikriyeye hâdim çarelere tevessül etmekten ve saireden ibarettir.” ifadesi bulunuyordu.
İLK TOPLANTI MATBUAT CEMİYETİ’NDE
Cemiyetin ilk oturumu Şeyhülislam Haydarizade İbrahim Efendi başkanlığında, 5 Mart’ta Matbuat Cemiyeti binasında yapılmıştı. Toplantıya ilim adamı, mebus, doktor ve aydınlardan birçok kişi katıldı. 5 Mart’ta yapılan ilk genel kurul toplantısı, Matbuat Cemiyeti binasında yapıldı ve Hilal-i Ahdar’ın ilk başkanlığına Dr. Emin Paşa seçildi.
CEMİYET, EFSANE GENEL BAŞKANI’NA KAVUŞUYOR
1920 yılında yapılan ikinci Hilal-i Ahdar Kongresi olan 15 Ekim Kongresi, Dr. Mazhar Osman Bey’in kongre başkanlığında Matbuat Cemiyeti merkezinde gerçekleştirildi. Dr. Mazhar Osman Bey alkolle mücadele de telkin usulünün yanında en etkili yöntemin içkinin kesinlikle yasaklanması olduğunu söyledi. Böylece Ankara’da Büyük Millet Meclisi tarafından içkinin yasaklanmasını sağlayan kanunun kabul edilmesine destek verdi. İdare heyetinin yeni başkanlığına ise alkolle mücadeleye hayatını vakfeden Dr. Mazhar Osman Bey seçildi.
“TÜRKLER ALKOLLE MÜCADELE İÇİN ÖRGÜTLENİYOR”
Hilal-i Ahdar’ın alkole karşı pro-aktif mücadelesi Amerika’da büyük yankı buldu. Hilal-i Ahdar’ın kuruluşunu ve çalışmalarını kastederek, “Türkler alkolle savaşmak için örgütleniyor” başlıklı haberler yapan yabancı gazetelerin İstanbul muhabirlerine göre “Filmlerde içki müptelası olmanın sonucunu gösteren sahneler gösteriliyor; profesörler ve hocalar tarafından da alkolden kaçınmaya dair dersler veriliyor.” idi.
İÇKİ YASAĞI İÇİN BÜYÜK ATAK
Mazhar Osman, içki yasağının kaldırılması girişimleri üzerine idare kurulu üyelerini Sağlık Müzesi’nde topladı. İçki serbestiyeti konusunda beş karar alınarak, kamuoyu ile paylaşıldı. Hilal-i Ahdar’ın aldığı kararlar, Sebilürreşad dergisinde de aynen yayınlandı. Öte yandan Hilal-i Ahdar mensupları Anadolu’da ve camilerde çalışmalarını hızlandırdılar. Fahrettin Kerim ile Osman Nuri Beyler farklı mekanlarda çeşitli konferanslar verdi. Camilerde içkinin zararları üzerine konuşmalar yapıldı, vaazlar verildi.
“KADIN ÜYE SAYISI ARTIRILACAK”
Hilali Ahdar Cemiyeti, 1924 yılında alkol kullanımının kadınlar arasında “korkunç” denilecek derecede yaygınlaştığı gördü ve buna karşı yapılacak mücadelede kadın üye sayısının artırılmasına, bu amaçla Yönetim Kurulu üyesi olan Safiye Hüseyin’in yetkilendirilmesine karar verdi.
YEŞİL GÜN
1920’li yılların sonuna doğru Cemiyet, içki aleyhtarı görüşlerini ve kurmak istediği bilinci yaygınlaştırmak için etkinliklere yöneldi. Bu amaçla başlattığı faaliyetler, müsamereler, konferanslar ve çay partileri idi. Cemiyet Yönetim Kurulu, bu üç etkinliğe bir de “Yeşil Gün” bayramını dahil etti. Her yıl mayıs ayının ilk cumasını Yeşil Gün olarak kutlaması kararlaştırıldı. İlk etkinlik, 5 Mayıs 1927 tarihinden itibaren uygulamaya başlandı.
YEŞİL HİLAL’DE ATATÜRK İMZASI
Yeşil Hilal’in ülke için ifade ettiği anlam ve mücadelenin önemi, 1934 yılında Gazi Mustafa Kemal tarafından imzalanan hükümet kararnamesiyle resmen tescil edildi. Yeşil Hilâl’i kamu yararına faaliyet gösteren dernek kabul eden kararnamenin tam metni şöyleydi:
“Yeşil Hilâl Cemiyetinin, menâfi-i umûmiyeye hadim müesseseler arasına alınması; Dahiliye Vekilliğinin I/3/934 tarih ve 2232 numaralı tezkeresile yapılan teklifi ve Şura-yı Devlet Reislieinin 4/9/934 tarihli Heyet-i Umûmiye mazbatası üzerine İcra Vekilleri Heyetince I9/9/34’te tasvip ve kabul olunuştur.”
Reisicümhur
Gazi M. Kemal
YEŞİL HİLAL 1936’DA YEŞİLAY OLDU
Yeşil Hilal yönetimi, 22 Ocak 1936 tarihinde toplanan 17. Kongresi’nde tarihi bir karar alarak, ismini “hilal” sözcüğünü Türkçe karşılığı olan “ay” ile değiştirip halen kullanılmakta olan Yeşilay unvanını aldı.
YEŞİLAY OKULLARA GİRİYOR
Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel, 1940’da Tebliğler Dergisi’nde yayınlanan bir talimatıyla Yeşilay’a destek verdi. Okullarda Yeşilay Gençlik Kolları açılması ise 1946’da mümkün oldu. Yeşilay Cemiyeti yurt içindeki üniversite, yüksekokul, orta ve teknik öğretim kurumları ve diğer meslekî okullarda Yeşilay Gençlik kolu kurma izni almıştı.
DEMİRYOLU İSTASYONLARINDA İÇKİ YASAKLANDI
Yeşilay’ın kamusal alanlarda içkinin yasaklanması konusundaki ısrarcı çalışmaları, sonuç vermeye devam diyordu. Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü de istasyon lokantalarında rakı satışını yasaklayarak, bu duyarlılığa katkıda bulundu. Yasak haberi, Yeşilay tarafından “Hay Allah razı olsun” sözleriyle karşılandı. Benzer şekilde İnhisarlar Umum Müdürlüğü de rakı satan yerlere sınırlama getirerek, “kadehle rakının yalnız lokanta tertibatı olan yerde satılabilmesi” hükmünü getirdi. Ayrıca yasak, yataklı vagon lokantalarında da uygulandı.
YEŞİLAY DİSPANSERİ FAALİYETTE
Yeşilay’ın büyük ehemmiyet verdiği Yeşilay Dispanseri nihayet, hizmete girmişti. 1946 yılında faaliyetlerini sürdüren Yeşilay Dispanseri’nde Dr. Ağah Sakol, Dr. Mehmed Kamil Berk ve Dr. Mukadder Okan gibi iç hastalıkları ve sinir hastalıkları uzmanları görev almıştı. Dispanserde hem muayene hem de ilaçlar ücretsizdi.
YEŞİLAY İÇKİDEKİ FİYAT İNDİRİMİNİ AFİŞLE PROTESTO ETTİ
Yeşilay’ın yoğun bir şekilde karşı çıkması ve basının da desteklemesine rağmen Tekel Bakanlığı içki fiyatlarının indirilmesi kararını uyguladı. Tekel’in ilanlarla içki fiyatlarındaki indirimi duyurmasına karşı Yeşilay Cemiyeti karşı atakla cevap verdi. İstanbul’un sokaklarını resimli afişlerle donattı. Afişlerde Yeşilay’ın o ünlü sloganı yer alıyordu: “İçki cürümlerin anasıdır.”
MÜTHİŞ BİR PR RAKAMI; BİN 400 HABER
Yeşilay hakkında 1947 yılında yayınlanan gazete haberlerinin sayısı, bin 400 haber olarak açıklandı. Haberler İstanbul’da Cumhuriyet, Vatan, Tanin, Tasvir, Son Saat, Akşam, Son Posta ve Son Telgraf gazetelerinde; Ankara’da Ulus’ta; Trakya’da Yeşil Yurt, Bafra’da Bafra Sesi, Zonguldak’ta Doğu, İzmir’de Yeni Asır gazeteleri ile diğer taşra gazetelerinde yayınlandı.
25. MİLLETLERARASI ANTİALKOLİZM KONGRESİ
Fahri Başkan, İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Fahreddin Kerim Gökay, İstanbul’da yapılacak Milletlerarası Yeşilay Kongresi’ni önemsiyordu. 1956 yılında yapılan 25. Milletlerarası Antialkolizm Kongresi, Yeşilay için çok ciddi bir başarıydı ve saygınlığına büyük katkıda bulundu.
ULUSLARARASI KONGRELER
1958’de Lahey’de toplanan Uluslararası Yeşilaycılar Konferansı için Lahey’de 22 memlekete mensup 1300 delege toplandı. Üç yılda bir tekrarlanan kongreye Türk delegeler de katıldı.
1960’da Yeşilay Cemiyeti’nin, Merkezi İsviçre’nin Lozan kentinde bulunan Bureau International Contre L, Alcoolisme(Uluslararası Alkolizmle Savaş Birliği) ile işbirliği yapmasına Bakanlar Kurulu Kararı ile izin verilmişti.
Yine 1960’da Stocholm’de yapılan uluslararası kongre’ye Türkiye ile ilgili bir rapor götürülmüş ve 4 kişi görevlendirilmişti.
1968’de Yeşilay Cemiyeti’nin Merkezi İsveç Stockholm’de olan International Organization of Good Templars (IOGT) adlı teşkilatla işbirliği yapmasına Bakanlar Kurulu Kararı ile izin verilmişti.
BİRA GENELGESİ VE YEŞİLAY’IN ŞİDDETLE KARŞI KOYUŞU
Yeşilay, 1969’ta yayınlanan “bira” genelgesine çok şiddetli bir tepki gösterdi. Genelgeye göre “bira” alkollü içki kategorisinden çıkarıyordu ve bira artık meşrubat satılan her yerde satılabilir hale geliyordu.
BAĞIMLILIKLA MÜCADELEDE DEVLET SORUMLULUK ALIYOR
Yeşilay’ın hedeflerine ulaşma noktasında esas başarı, 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonraki dönemde yaşandı. 1980 öncesinin anarşi ortamında çok etkili bir biçimde yürütülemeyen mücadele, darbe sonrasında hazırlanan anayasa hazırlığı sırasında sonuç verdi. Alkolizm, uyuşturucu, kumar ve benzeri zararlı alışkanlıklara karşı gençliğin korunması, Yeşilay’ın da gayretleri neticesinde hazırlanan 58 Madde ile birlikte devletin görev ve sorumlulukları arasında dâhil edildi.