Büyük Yeşilay ailesine gönül veren sevgili dostlar,
Hayat hikâyelerle örülü. Hepimizin bir hikâyesi, ..
1078
Bağımlılık
Bağımlılık Herkesi Etkileyen Genel Bir Sorundur
Birçok etkenin bir araya gelerek oluşturduğu bir tablo olan bağımlılık, her yaştan ve her sosyoekonomik durumdan kişide görülebilecek bir sağlık sorunudur. Bütüncül bir yaklaşımla değerlendirilmesi gereken bağımlılık sorunu; bireysel, ailesel, çevresel ve toplumsal bağlamda çok büyük bir ölçekte değerlendirilmesi gereken bir olgudur.
Birey dünyaya geldiği andan itibaren dış dünyanın etkilerine açık bir hale gelir. Bu andan itibaren öğrenme süreci de başlamış olur. Kişi, yaşamının ilk aylarından itibaren maruz kaldığı durumlar karşısında kendini koruyabilmek adına bir baş etme yöntemi geliştirmek durumundadır. Geliştirdiği bu baş etme yönteminin sağlıklı ya da sağlıksız oluşunu; yaşadığı ortam, ebeveyn tutumları, sosyokültürel çevresi yakından etkiler. Ebeveynlerin çocuklarına karşı sağlıksız tutumlar sergilemesi, aile üyelerinin herhangi birinde bağımlılık öyküsü olması, tehlikeli arkadaş seçimleri, başarısız geçen bir eğitim hayatı ve yaşadığı toplumun bağımlılığa bakış açısı birey için risk oluşturabilecek etkenler arasında yer alır. Bağımlılık; aile, toplum ve kültür özelliklerini dikkate alarak, süreci bütüncül bir yaklaşımla değerlendirmelidir.
Dünya Sağlık Örgütünün Uluslararası Hastalıkların Sınıflandırılması El Kitabı’nın on birinci revizyonunda madde kullanımına ve bağımlılık davranışlarına bağlı bozukluklar, ağırlıklı olarak psikoaktif maddelerin kullanımı veya belirli tekrarlayan ödüllendirici ve pekiştirici davranışların bir sonucu olarak gelişen zihinsel ve davranışsal bozukluklar olarak tanımlanır. Bağımlılık yapan davranışlara bağlı bozukluklar ise bağımlılık yapıcı maddelerin kullanımı dışında kalan yineleyici ve ödüllendirici davranışların bir sonucu olarak gelişir. Bu bozukluklar, çevrim içi ve çevrim dışı davranışlar olarak ortaya çıkabilir.
BAĞIMLILIK NASIL BELİRTİ VERİR?
Kişilerde fizyolojik ve psikolojik bağımlılık geliştiğinde kişide kullanılan maddeden ötürü bireysel, toplumsal ve mesleki yaşamda bozulmalar ortaya çıkar. İş, okul veya ev hayatındaki temel sorumlulukları yerine getirememek, maddeyle ilgili yasal sorunlar veya var olan problemleri ağırlaştırmasına rağmen maddeyi kullanmaya devam etmek, madde kullanımına bağlı hayatın kötüleşmesi, verilebilecek önemli örneklerdendir. Ancak burada özellikle dikkat edilmesi gereken nokta, madde kullanım bozukluğu teşhisi konulabilmesi için, madde kullanımının uzun bir dönemde sık sık tekrarlanması; alınan maddeye karşı tolerans gelişmesi, yani kişinin aynı etkiyi alma isteğiyle kullandığı maddenin azaltılması veya kesilmesi durumunda; kaygı, titreme, uykusuzluk ve huzursuzluk gibi birtakım belirtileri gidermek için maddeye ihtiyaç duyması gerekir.
BAĞIMLILIK KİMLERİ ETKİLER?
Bağımlılık, yalnızca bağımlı bireyin dünyasını etkilemez. Bu hastalığı çok büyük bir ölçekte değerlendirmek gerekir. Aileden yalnızca biri dahi bağımlı olduğunda, bu diğer bütün aile fertlerini doğrudan etkilemektedir. Bu durum, “Bağımlılık bir aile hastalığıdır” sözüyle ifade edilir. Fakat bahsettiğimiz ölçek aile ile sınırlı kalmamaktadır. Bağımlılık; ailenin yanı sıra toplumu, kültürel yapıyı ve daha pek çok faktörü aşama aşama etkileyen ve dönüştüren bir hastalıktır.
HERKES BAĞIMLI OLABİLİR
Herkesin karşılaşabileceği bir durum olan bağımlılık; yalnızca belli insanların, belli çevrelerin, belli kültür ve toplumların başına gelen bir durum değildir. İnsan yaratılışı gereği savunmasız olarak geldiği dünyada bir şeylere bağlanarak hayatta kalma mücadelesi verir ve yaşı ilerledikçe farklı bağımlılıklar geliştirir. Bireyler, hayatlarının ilk yıllarında anne-babalarıyla başladıkları bu süreçte; yaşadıkları sorunlardan kaçmak için bir baş etme yöntemi olarak çeşitli bağımlılık türlerine başvurabilir. Madde bağımlısı bireylerin bazı ortak kişilik özellikleri olduğu gözlemlenmiştir; fakat bütün bağımlılar için ortak bir kişilik özelliğinden bahsetmek zordur. Yalnızca belli kişilik özelliğine sahip insanlar bağımlı olmamaktadır. Herkes bağımlı olabilir.
BAĞIMLILIK AÇISINDAN YAKLAŞILDIĞINDA KADIN VE ERKEK ARASINDA FARK VAR MIDIR?
Madde kullanımı açsısından, kadın ve erkekler arasında hem bağımlılığa başlama hem de bağımlılıktan kurtulma süreciyle alakalı yapılan araştırmalarda belli farkların olduğunu görüyoruz. Ergen erkekler bağımlılık sürecine çok daha hızlı bir şekilde dâhil olurken, ergen genç kızlar bu sürece daha düşük oranda ve daha geç dâhil oluyorlar. Bir bağımlı alt kültürü anlamında erkeklerin bağımlılık sürecini sürdürmeleri ve bağımlılık etkilerini toplumsal ilişkilerde daha fazla hissettirmeleri daha yaygın ve daha net görülen bir durumdur. Oysa bir kadın gerek bir bağımlı alt kültürü oluşturma gerekse bunu devam ettirme noktasında daha kısıtlayıcı bir imkâna sahiptir. Fakat yaklaşık yedi sekiz yıldan bu yana, özellikle alkol sektörünün reklam amaçlı çalışmalarının kadınlar üzerinde yoğunlaştığına tanık oluyoruz. Bu anlamda araştırmalardaki oranların da zaman içerisinde değiştiğine tanık oluyoruz.