
Büyük Yeşilay ailesine gönül veren sevgili dostlar,
Hayat hikâyelerle örülü. Hepimizin bir hikâyesi, hatta..
Günümüzde dünyada hâlen 1,3 milyar sigara kullanıcısı bulunuyor. Bu kullanıcıların yüzde 95’i sadece sigara içerken geriye kalan yüzde 5’lik kısım ise sonradan ortaya çıkan nikotin ve tütün ürünlerinin (nargile, elektronik sigara ve ısıtılmış sigara) kullanımına yönelmiş durumda. Güncel veriler, elektronik sigara kullanım oranında ciddi bir artış olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Öyle ki maalesef elektronik sigara kullanımı son yıllarda küresel bir salgına dönüşmüş durumda.
ELEKTRONİK SİGARA, TÜTÜN ENDÜSTRİSİNİN YENİ STRATEJİSİ
Elektronik sigara ilk kez 2004 yılında Çin’de ortaya çıktı. 2006’da Amerika ve Avrupa pazarlarında satışına başlandı. 2012 yılında ise tütün endüstrisinin devleri, bağımsız elektronik sigara şirketlerini satın almaya başladı. Elektronik sigaraların ilk çıkan versiyonları normal sigaralara, purolara, pipo ve kalemlere benzeyecek şekilde tasarlandı.
2014’te bu yeni ve tehlikeli ürünün “sigarayı bıraktırma” aracı olarak reklamları yapılmaya başlandı. Böylece, elektronik sigaranın kullanımı geniş kitlelere yayıldı. Elektronik sigara bugünkü özelliklerine ise 2010 sonrası ABD’deki ürün geliştirme çalışmalarıyla ulaştı. Elektronik sigaralardaki bu değişim, nikotin alımını en etkili biçimde sağlayabilme, çocukları ve gençleri etkileyebilme ve onları nikotin salgınına çekebilme doğrultusunda gerçekleşti.
Günümüzde elektronik sigaralar, yapılan teknolojik yeniliklerle pazar payını her geçen gün artırıyor. Özel ve renkli tasarımlarıyla sosyal medyada öncelikle gençler başta olmak üzere tüm tütün kullanıcılarına pazarlanıyor.
MEYVELİ AROMA TEHLİKESİ
Normal sigarada tütün ve tütün ürünleri yakılarak duman hâline getirilip kullanılırken elektronik sigarada ısıtma yöntemi ile buharlaştırma yapılıyor ve çıkan buhar solunuyor. İçeriğinde pek çok zararlı kimyasal barındıran elektronik sigaraları daha cazip hâle getirebilmek için tütün şirketleri elektronik sigara sıvısına çeşitli aromalar ve serinleticiler katarak aromasını çeşitlendirme çalışmaları yapıyor. ABD Halk Sağlığı Servisi’nin elektronik sigaralar hakkında hazırladığı rapora göre en sık tüketilenler arasında tütün, meyve, şeker, kahve, alkol ve nane tipi aromalar geliyor.
DAHA AZ NİKOTİN YALANI
Elektronik sigaralar da diğer sigaralar gibi yüksek oranda nikotin içeriyor. Her 30 puf çekiminde 1 paket sigaraya eşdeğer nikotin vücuda alınıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), nikotin içermediği iddia edilen elektronik sigara formatı dâhil bu ürünlerin tümünde nikotin bulunduğunu bildiriyor.
Elektronik sigaralar, nikotin bağımlılarının sayısını artırmada ciddi bir rol oynamaktadır. Bunun yanı sıra, birçok kullanıcı elektronik sigara aracılığıyla yasadışı maddeler de solumaktadır.
Elektronik Nikotin İletim Sistemleri (ENİS) üreticileri gençleri hedefleyen lezzet maddeleri ve cazip marka stratejileriyle pazarlarını genişletmeyi arzularlar. Bu endüstriler, halk sağlığına katkıda bulunuyormuş gibi görünse de aslında tüketici tabanlarını artırmaya yönelik manipülatif taktikler kullanmaktadır.
7 BİN 700 AROMA ÇEŞİDİ VAR
ABD Halk Sağlığı Servisi raporuna göre elektronik sigarada kullanılan sıvının içinde çoğu meyveli ve şekerli olmak üzere yaklaşık 7 bin 700 çeşit aroma bulunuyor. Tatlı aromaların özellikle gençler arasında nikotin bağımlılığını teşvik edebileceği ve böylece konvansiyonel tütün ürünlerinin kullanımına yol açabileceği yönünde halk sağlığı konusunda yaygın bir endişe de öne çıkıyor. Yapılan araştırmalar ve uzman görüşleri, elektronik sigaranın, sigara ve diğer tütün ürünleri kadar insan sağlığına zarar verdiğini, sigarayı bırakmaya yardımcı olmadığını, aksine bağımlılık yaptığını, ikili kullanıma yönelttiğini ve çevre dostu olmadığını açıkça ortaya koyuyor.
DSÖ’DEN ÇARPICI UYARI
Dünya Sağlık Örgütü’nün elektronik sigara kullanımına ilişkin yayınladığı raporunda elektronik sigara kullanımının tütün kullanımını azaltmada etkili olmadığı ifade edildi. Elektronik sigaranın toplum sağlığına etkilerine ilişkin endişe verici kanıtlar ortaya çıktığına dikkat çekilen raporda, elektronik sigaranın piyasada bulunmasına ve gençlere pazarlanmasına “ısrarlı şekilde” izin verildiği belirtildi. Nikotinli elektronik sigaranın ileri derecede bağımlılık yapıcı özelliği bulunduğu hatırlatılan raporda, bu ürünlerin bazılarının kansere neden olduğu bazılarının ise kalp ve akciğer rahatsızlıkları riskini artırdığı kaydedildi. Raporda, elektronik sigara kullanımını önlemek ve nikotin bağımlılığıyla mücadele etmek için tütün kontrolüne kapsamlı yaklaşımın yanı sıra acil önlemler alınması gerektiğinin altı çizildi.
“E-SİGARA DÖRT DÖRTLÜK BAĞIMLILIK YAPIYOR”
Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Recep Erol Sezer’e göre teknolojik yeniliklerle elektronik sigaraların içimi kolaylaştırılmış ve bağımlılık yapıcı etkisi keskinleştirilmiş durumda. Prof. Dr. Sezer bu tespitini şu cümlelerle açıklıyor: “Elektronik sigara dört dörtlük bağımlılık yapıcı, gençler için tütün veya nikotin bağımlılığını başlatıcı, sigara içenler için ise bırakma gayretinden uzaklaştırıcı bir üründür. Küresel tütün endüstrisi, ürün çeşitliliğini elektronik sigara ve diğer yeni ürünlerle artırarak varlığını gelecek asırlara taşımak istiyor. Birçok ülke, bu şirketlerin ulusal tütün kontrol politikalarını etkisizleştiren eylemleri sonucu daha sigara salgınını durduramamışken bu yeni ürünlerin tehdidi altına girdi. Dünyada yılda 10 milyona yaklaşan insanın vakitsiz ölümüne yol açan nikotin pandemisinin sürmesi, ülkelerin, dünyanın ve insanlığın kabul edebileceği bir kader olmamalıdır.”
ABD Halk Sağlığı Servisi tarafından hazırlanan rapor kesin bir şekilde gençler ve genç yetişkinlerde elektronik sigara dahil tüm tütün ürünlerinin sağlığa zararlı olduğunun altını çiziyor. Özellikle gençlerde görülmeye başlayan elektronik sigara kullanımının, müdahale edilmesi gereken bir durum hâline geldiğini belirten rapor, elektronik sigaraların kesinlikle masum ürünler olmadığını altını çiziyor.
PAZARLAMADA SOSYAL MEDYA KULLANILIYOR
Elektronik sigara üreticileri ve satıcıları gençleri agresif bir şekilde hedef alıyor. Ülkemizde ve dünyada sigara reklamlarının yasak olduğu diğer ülkelerde tütün endüstrisi, internet ve sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanıyor. Gençleri sosyal medyada elektronik sigara içeriğiyle boğma çabaları çeşitli şekillerde bugün de devam ediyor. Yüksek takipçi sahibi bazı “influencer”ler, belirli elektronik sigara içeriklerini sıklıkla paylaşıyor, marka ilişkilerini açıklamayı ihmal ediyor, nikotinin bağımlılık yapıcı özelliği hakkında nadiren uyarı etiketleri ekliyor ve gençlere hitap eden çizgi film görselleri kullanıyor. Elektronik sigara savunucuları, özellikle sosyal medyadaki tütün sohbetlerini büyük ölçüde kontrol ediyor. Tütün, nikotin hakkında yanıltıcı içeriklerin yaygınlaştırılması ve yanlış bilgilerin yayılması çalışmaları ile gençleri etkilemeye çalışıyor. Tütün endüstrisi, tütün düzenlemelerini baltalamak için her fırsatta sosyal medyayı kullanıyor. Sosyal medya platformlarında tütün ürünlerinin pazarlanmasına yönelik kısıtlamaların yetersiz kalmasıysa tütün endüstrisine rahat pazarlama ve satış imkânı sağlıyor.
Tütün endüstrisinin geçmişteki sahtekârlığı hakkında bildiklerimiz göz önüne alındığında, sosyal medyadaki bu taktiklerin halkın güvenini kazanmak, yanlış bilgi yaymak, yeni tütün kullanıcıları çekmek ve nihayetinde satışları ve karları artırmak için aldatıcı girişimler olarak toplumun her kesimi tarafından bilinmesi önemli.
DUMANSIZ DÜNYA VAKFI KANDIRMACASI
Tütün endüstrisi pazar payını daha çok artırmak için “Dumansız Dünya Vakfı” adlı bir truva atını küresel forma soktu. Vakıf özellikle çocuk ve gençleri elektronik sigara ile buluşturmak için çalışmalar yapıyor. 80 milyar doları aşan fonla çalışmalarını sürdüren vakıf, çeşitli ülkelerdeki yerel vakıflara para aktarıp araştırmalar yaptırıyor. Elektronik sigaranın “sigarayı bırakmaya yardımcı, çevre dostu, sigara ve diğer tütün ürünlerine göre sağlığa daha az zararlı” olduğu şeklinde yanlış bir algı oluşturulmaya çalışılıyor.