
Büyük Yeşilay ailesine gönül veren sevgili dostlar,
Hayat hikâyelerle örülü. Hepimizin bir hikâyesi, hatta..
Çocukların artık doğdukları andan itibaren içinde oldukları dijital dünya birçok riski içinde barındırıyor. Sosyal medya bağımlılığı, siber zorbalık, sanal kumar, dijital oyunların bilinmeyen yüzü, ekran maruziyetinin etkileri ve çevrim içi istismar tehlikesi bunlardan bazıları… Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık ile çocukların dijital dünyada karşı karşıya kaldığı tehlikeleri, alınabilecek önlemleri ve ebeveynlerin bilinçli dijital rehberliği üzerine konuştuk.
Günümüzde 7’den 70’e herkes dijital dünyada daha fazla vakit geçiriyor. Sizce bu durumun taşıdığı riskler neler? Bu risklere karşı korunmak adına dijital okuryazarlık gibi beceriler nasıl bir imkân sağlar?
Dijital dünyada giderek daha fazla vakit geçirmek, bilgiye hızlı erişim ve iletişim kolaylığı gibi avantajlar sunsa da beraberinde önemli riskleri getiriyor. Sürekli ekran başında olmak fiziksel sağlık sorunlarına yol açabilirken, zihinsel sağlık açısından da dikkat dağınıklığı, kaygı bozukluğu ve bağımlılık gibi sorunları tetikleyebiliyor. Ayrıca, çevrim içi ortamda kişisel verilerin korunması, dezenformasyonun yayılması ve dolandırıcılık gibi tehditler de büyük risk oluşturuyor. Bu noktada, dijital okuryazarlık becerileri bireylerin interneti bilinçli ve güvenli bir şekilde kullanmalarını sağlıyor. Sahte haberleri ayırt edebilme, kişisel verileri koruma, güvenli şifre kullanımı gibi konular hakkında bilinçlenmek, bireylerin hem kendilerini hem de çevrelerini korumasına yardımcı oluyor. Dijital okuryazarlık, yalnızca teknolojiyi kullanmayı değil, onu doğru, güvenli ve etik bir şekilde yönetmeyi de öğreten bir beceri olarak herkes için hayati önem taşıyor.
ÇOCUKLAR DAHA BÜYÜK RİSK ALTINDA
Çocukların sosyal medya kullanımıyla ilgili en yaygın tehlikeler neler? Özellikle hangi platformlar çocuklar için daha fazla risk barındırıyor?
Çocukların sosyal medya kullanımıyla ilgili en yaygın tehlikeler arasında siber zorbalık, mahremiyet ihlalleri ve zararlı içeriklere maruz kalma yer alıyor. Özellikle yaşlarına uygun olmayan içeriklere erişimleri, onların psikolojik ve duygusal gelişimlerini olumsuz etkileyebiliyor. Bunun yanı sıra kimlik avı dolandırıcılığı, sahte hesaplar ve kötü niyetli kişilerle iletişim kurma riski de oldukça yüksek. Bazı platformlar, anonim hesap açılmasına olanak tanıdığı ve içeriğin kontrolsüz bir şekilde paylaşılabildiği yapıları nedeniyle çocuklar için daha fazla tehlike barındırıyor. Görsel ve video ağırlıklı platformlar, çocukların bilinçsizce kişisel bilgilerini paylaşmasına ve tanımadıkları kişilerle etkileşim kurmasına yol açabiliyor. Bu yüzden ailelerin, çocuklarının hangi platformları kullandığını bilmesi ve güvenlik ayarlarını düzenlemesi büyük önem taşıyor.
DİJİTAL OYUNLARIN OLUMSUZ ETKİLERİ
Dijital oyunların çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri konusunda neler söyleyebilirsiniz? Özellikle şiddet, bağımlılık ve sosyal izolasyon gibi konular hakkında ne düşünüyorsunuz?
Dijital oyunlar çocukların bilişsel ve motor becerilerini geliştirme potansiyeline sahip olsa da kontrolsüz kullanıldığında ciddi olumsuz etkiler doğurabiliyor. Şiddet içeren oyunlar, çocukların agresif davranışlar sergilemesine neden olabilirken, sürekli oyun oynama isteği bağımlılığa dönüşerek okul başarısını ve sosyal ilişkileri olumsuz etkileyebiliyor. Ayrıca, çevrim içi çok oyunculu oyunlar, çocukların sanal dünyaya fazla odaklanmasına ve gerçek hayattaki sosyal etkileşimlerini ihmal etmesine yol açabiliyor. Bu da uzun vadede sosyal izolasyona ve iletişim becerilerinde zayıflamaya sebep olabiliyor. Ailelerin, çocukların oyun oynama sürelerini sınırlaması, yaşlarına uygun içerikleri tercih etmeleri ve onları dijital dünyanın dışındaki sosyal aktivitelere yönlendirmeleri, bu olumsuz etkileri minimize etmek için önemli bir adım olacaktır.
Çocuklar dijital dünyada istismar edilme riskiyle nasıl karşı karşıya kalıyor? Özellikle pedofili, siber zorbalık ve kişisel veri güvenliği gibi konular açısından aileler nelere dikkat etmeli?
Dijital dünyada çocuklar, kötü niyetli kişiler tarafından manipülasyona ve istismara açık bir hedef hâline gelebiliyor. Pedofili riski, özellikle çocukların internet üzerinden tanımadıkları kişilerle iletişime geçmesiyle artıyor. Çocuklar, arkadaş gibi görünen ancak kötü niyetli bireyler tarafından kandırılabiliyor ve özel bilgilerini paylaşmaya yönlendirilebiliyor. Siber zorbalık da büyük bir tehdit oluşturarak çocukların ruh sağlığını olumsuz etkileyebilir, öz güvenlerini zedeleyebilir ve depresyon riskini artırabilir. Kişisel veri güvenliği açısından ise çocukların ad, yaş, okul ve adres gibi bilgileri paylaşmaması kritik önem taşıyor. Aileler, çocuklarının hangi platformları kullandığını bilmeli, onlarla dijital dünyadaki tehlikeler hakkında açık bir iletişim kurmalı ve güvenlik ayarlarını gözden geçirmelidir.
ÇOCUKLARLA İLGİLİ İÇERİK PAYLAŞIMINA DİKKAT!
Son yıllarda ebeveynlerin çocuklarıyla ilgili içerikleri sosyal medyada paylaşması (sharenting) yaygınlaştı. Sizce bu durumun çocuklar açısından doğurduğu etik sorunlar ve güvenlik riskleri neler?
Ebeveynlerin çocuklarıyla ilgili içerikleri sosyal medyada paylaşması, yani "sharenting," hem etik hem de güvenlik açısından ciddi riskler barındırıyor. Çocukların izni olmadan paylaşılan fotoğraflar ve videolar, onların mahremiyet haklarını ihlal edebilir ve gelecekte sosyal yaşamlarını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, paylaşılan içeriklerin kötü niyetli kişiler tarafından kullanılma riski de göz ardı edilmemeli. Çocukların özel anlarını herkesin erişimine açmak, onların dijital kimliğini korumayı zorlaştırırken, siber zorbalık ve veri hırsızlığı gibi tehditleri de artırabiliyor. Ebeveynler, sosyal medyada çocuklarıyla ilgili içerik paylaşmadan önce uzun vadeli sonuçlarını düşünmeli ve çocuklarının dijital ayak izini koruma sorumluluğunu üstlenmelidir.
GÜVENLİ BİR DİJİTAL ORTAM İÇİN NELER YAPILMALI?
Çocukları dijital dünyada daha güvenli platformlara yönlendirmek mümkün mü? Hangi tür içerik ve uygulamalar çocuklar için daha güvenli olabilir?
Çocukları dijital dünyada daha güvenli platformlara yönlendirmek mümkündür ancak bunun için ebeveynlerin bilinçli ve seçici davranması gerekir. Eğitici ve eğlenceli içeriklerin sunulduğu, yaşa uygun içerik filtreleme mekanizmalarına sahip ve reklam içermeyen platformlar, çocuklar için daha güvenli alternatiflerdir. Özellikle interaktif öğrenmeyi destekleyen, bilim, sanat ve üreticiliği teşvik eden içerikler, çocukların gelişimine olumlu katkı sağlarken aynı zamanda zararlı içeriklere maruz kalma riskini de en aza indirir. Ebeveyn kontrollerinin güçlü olduğu ve çocukların tanımadıkları kişilerle iletişim kurmasını engelleyen sistemler de güvenli bir dijital ortam oluşturulmasına yardımcı olur. Çocukları bilinçsiz içerik tüketiminden koruyabilmek için ailelerin onlarla birlikte vakit geçirerek hangi platformları kullandıklarını anlamaları ve güvenli içeriklere yönlendirmeleri büyük önem taşır.
Dijital dünyanın getirdiği bağımlılıklar ve diğer tehlikeler konusunda farkındalık oluşturmak için tüm medya araçları nasıl etkili bir şekilde kullanılabilir? Dijital dünyanın içinde kalarak ne tür mekanizmalar geliştirilebilir?
Dijital dünyanın yol açtığı bağımlılıklar ve tehlikeler konusunda farkındalık oluşturmak için geleneksel ve dijital medya araçları etkili bir şekilde kullanılabilir. Televizyon programları, belgeseller, sosyal medya kampanyaları ve bilinçlendirici reklamlar aracılığıyla geniş kitlelere ulaşılabilir. Eğitim kurumlarında dijital bilinçlendirme çalışmaları düzenlenerek çocuklar ve ebeveynler dijital dünyanın riskleri konusunda bilgilendirilebilir. Ayrıca, dijital dünyanın sunduğu imkânlardan faydalanarak güvenli internet kullanımı, mahremiyet bilinci ve siber zorbalık gibi konularda interaktif eğitim platformları geliştirilebilir. Bu tür mekanizmalar, bireyleri teknolojiye tamamen kapatmaktan ziyade, onu bilinçli ve kontrollü bir şekilde kullanmayı teşvik ederek daha güvenli bir dijital ekosistem oluşturulmasını sağlayabilir.