- Pornografinin Gerçek Olmadığı Bilinmeli
- Pornografi, Bireyin ve Toplumun Dengesini Bozuyor
- Erken Yaşta Pornografi Maruziyeti Cinsel Suça Kadar Uzanan Sonuçlara Yol Açabilir
- Pornografi, Bireylerin ‘Normal’ Beden Algısını Bozabiliyor
- Pornografi Kullanımı Cinsel Yaşama Zarar Veriyor
- En Büyük Endişem, Pornografinin Cinsel Normları ve Senaryoları Değiştirmesi
- Ergenlerle İlgili Çalışmalar Gelecekte En Önemli Araştırma Alanları Olacak
- Oyun ve Pornografi: Dijital Dünyada Bağımlılığın Kesişen Yolları
- Pornografi Bağımlılığı, Tanıdık Özellikler Taşıyan Yeni Bir Bağımlılık Türü
- Sağlıklı Toplumun Temeli Halk Sağlığından Geçiyor
- Prof. Dr. Mustafa Taşdemir: “Bağımlılık, Sosyal Bulaşma Yoluyla Yayılıyor”
- Prof. Dr. Recep Erol Sezer: “Dumansız Hava Sahası Bir Halk Sağlığı Politikasıdır”
- Dr. Öğr. Üyesi Çağrı Emin Şahin: “Sağlık Okuryazarlığı Bağımlılıklara Karşı En Güçlü Koruyucu Zırhtır”
- YEDAM Sosyal Hizmet Uzmanı Alptekin Tekedereli: “Sosyal Hizmet Uzmanları Bağımlılıkla Mücadelede Kritik Bir Rol Üstleniyor”
- Klinik Psikolog Dr. Mehmet Teber: “Çocukların Güçlenmesi İçin Zorlanmalarına Müsaade Etmeliyiz”
- Bağımlılıkların Türkiye Ekonomisine Yıllık Yükü: 78 Milyar Dolar
- Bağımlılıklarla Mücadele Hekimlerin Desteğiyle Daha da Güçlü
- Hukukun Gücüyle Bağımlılıklara Karşı: Yeşilay Hukukçuları
- Gıda Güvenliği ve Bağımlılık Riski Taşıyan Gıdalar
- Dijitalle Başa Çıkın!
- Dijital Medya ve Oyun Bağımlılığına Karşı Küresel Mücadele
- Dr. Daniel Spritzer: “Oyun Tasarımcısının Amacı Eğlence Olmalı, Bağımlılık Değil”
- Klinik Psikolog Süreyya Kitapçıoğlu: “Oyun Bağımlılığıyla Mücadelede Kültürel Duyarlılık Hayati Önemde”
- Uz. Dr. İlyas Kaya: “Yeşilay’ın ‘Denge’ İlkesi, Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı İçin Çok Kıymetli”
- Prof. Dr. Yavuz Samur: “Doğru Tasarlanmış Oyun Çocuğa Pek Çok Beceri Kazandırır”
- YEDAM’dan Oyun Bağımlılığına Bütüncül Yaklaşım
- Dijital Oyun Araştırmaları ve Bir Çözüm Arayışı “Çocuk Dostu” Bir Oyun Derecelendirme Sistemini Geliştirmek
- Prof. Dr. Toker Ergüder: “Alkolsüz bir toplum, nesillerin ve kültürün korunması için atılacak en büyük adımdır”
- Prof. Dr. Perihan Torun: “Alkol tüketimini düşürmek için etkin politikalar uygulanmalı”
- Doç. Dr. Umut Kırlı: “Kadınlarda alkol bağımlılığı erkeklere oranla daha hızlı gelişiyor”
- Alkol Bağımlılığında YEDAM Desteği
- Bağımlılık Danışmanı Simge Kırcan Erdoğan: “Tedavide geçirilen süre uzadıkça başarı oranı artıyor”
- Tatilde Alkol Kullanımı ile Birlikte Sorunlar da Artıyor
- “Uyuşturucu Tedarikçileri Akla Gelmedik Yöntemler Kullanıyor”
- “YEDAM’lar Madde Bağımlılığı Konusunda Ciddi Bir Boşluğu Dolduruyor”
- “Uyuşturucu Endüstrisi Kendisini Sürekli Güncelliyor”
- “Ek Tanı, Bütüncül ve Eş Zamanlı Tedavi Gerektirir”
- Dünyanın En Tehlikeli Uyuşturucusu Metamfetamin
- YEDAM’dan Madde Bağımlılığına Psikososyal Destek
- Uyuşturucuya Karşı Küresel Direniş
- Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hakan Coşkunol: “Ailenin Tedaviye Katılımı İyileşmede Etkilidir”
- Psikiyatri Uzmanı Dr. Hakan Tokur: “Bağımlılık Tedavisi ‘Yaşamla Yeniden Bağ Kurma’ Sürecidir”
- Uzman Psikolog Kinyas Tekin: “İhmalkârlık Kadar Otoriterlik De Sakıncalı”
- YEDAM’dan Nüks Riskine Karşı Kalıcı Çözümler
- Bağımlılığa Ek Bir Yük: Stigma
- İyileşme Sürecinde Sosyal Hizmetlerin Rolü
- YEDAM Uzman Yardımcısı Niyazi Aydemir: “İyilik koçu tavsiye vermez, rehberlik eder”
- Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Sümeyye Ceylan: “Dijital Dünya ve Çocuk İlişkisi Çok Dikkatle Ele Alınması Gereken Bir Konu”
- Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Muhammed Tayyib Kadak: “Teknolojiye Hâkim Olan Aileler Çocuklarını Dijital Bağımlılıklardan Korur”
- “Çocuklar İçin Güvenli Bir Dijital Ekosistem Oluşturmalıyız”
- Dijital Çağda Ebeveyn Olmayı Kolaylaştıran Rehber: Dijital Ebeveynlik
- Ekrana Alternatif 10 Bahar Aktivitesi
- Dijital Dünyada Nasıl Bir E-Beveyn Olmalı?
- Geçmişten Geleceğe Yeşilay
- Bir Asrı Aşan Mücadelede Yeşilay’a Gönül Verenler Anlatıyor
- Bağımlılıkla Mücadelede Yeni Bir Milat: Bağımsızlık Seferberliği
- Yeşilay’dan Türkiye’ye Özgü, Dünyada Öncü Modeller
- Yeşilay Gönüllülerle, Gönüllüler Yeşilay’la Büyüyor
- Sağlıklı Nesiller İçin Sınırları Aşan Mücadele
- Arif Çifci: “Yeşilay, Osmanlıdan Cumhuriyete Türkiye’nin tarihidir”
- Prof. Dr. Recep Erol Sezer: “Tütün Kontrolü Nikotin Salgınına Karşı En Büyük Koz”
- Prof. Dr. Toker Ergüder: “Tütün Reklamları Yapay Zekâyla Takip Edilebilir”
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Ergenin Hayatını Şekillendiren En Önemli Yapı Ailedir”
- Tütün Bağımlılığına Karşı YEDAM Desteği
- YEDAM’la Nefes Alanlar
- Bağımlılıklarla Mücadelede Esas Cephe Tütün Endüstrisinin Sinsi Taktikleri
- Dr. Hüseyin Küçükali ile Yapay Zekâ Desteğiyle Dumansız Bir Sosyal Medya Hakkında Konuştuk
- Tütün Endüstrisinin Çabaları DSÖ’nün de Merceğinde
- Asırlık Tecrübeden Topyekûn Mücadeleye: Bağımsızlık Seferberliği
- Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç: “Bağımsızlık Seferberliği İle Amacımız Bağımlılıklara Karşı Toplumsal Bir Uyanış ve Dayanışma Hareketi Oluşturmak”
- Daha Güçlü ve Daha Sağlıklı Bir Toplum İçin: “Bağımsızlık Seferberliği”
- Bağımsızlık Seferberliği’nin Olmazsa Olmazı: YEDAM
- Bağımlılık İle Mücadelenin Temeli: Bilinçlendirme Ve Farkındalık Çalışmaları
- Topluma ve Bireye Katkı Sağlayan Güç: Gönüllülük
- Danışanlıktan Koçluğa Bir Başarı Hikâyesi
- Spor Salonlarındaki Tehlike: Anabolik Steroidler
- Prof. Dr. Cüneyt Evren: “Steroid Kullanan Her Dört Erkekten Birinde Steroid Bağımlılığı Var”
- Prof. Dr. Rüştü Güner: “Anabolik Steroidler, Tüm Organ Sistemlerine Zarar Verir”
- Kusursuz Beden Algısı Steroid Kullanımını Tetikliyor
- Serkan Yimsel: “Anabolik Steroidleri Teşvik Ve Tedarik Edenler Cezalandırılmalı”
- Av. Mehmet Yoğurtcuoğlu "Steroidler Sporun İtibarını Korumuyor, Aksine Tehdit Ediyor"
- Doç. Dr. Merih Altıntaş: “Sanal Kumar Bağımlılığı Kendini Gizleyebilen Bir Hastalıktır”
- Gittikçe Artan Endişe: Ergenlikte Sanal Kumar
- YEDAM’dan Kumar Bağımlılığı Tedavisine Güncel Yaklaşımlar
- Dünya Sağlık Örgütü’nün Sanal Kumar Bağımlılığına Yaklaşımı
- Sanal Kumarda “Oyun” Ve “Eğlence” Tuzağı
- Zamansız Ve Mekânsız Bir Bağımlılık: Sanal Kumar
- Olimpiyat Özel Dosyası
- Prof. Dr. Hakan Coşkunol: “Egzersiz, beynin ödül sistemini değiştirir”
- Günlük Hayatta Nasıl Aktif Olabiliriz?
- Klinik Psikolog Melisa Varol: “Spor, bedensel ve psikolojik iyilik halimizi güçlendiren etkili bir araç”
- Çocuklar Hareket Ediyor!
- Düzenli Sporun Faydaları Nelerdir?
- Bağımlılıklarla Mücadeleye Spor Desteği: Yeşilay Spor Kulübü
- Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak: “Çocuklar gereksiz teknolojiye maruz bırakılmamalı”
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Aile ilişkileri kuşak farkı bilinciyle kurulmalı”
- Okullarda İlk Ders Zili Çalıyor
- Yaşam Becerileri Bağımlılıklardan Koruyor
- Değerlendir, Sürdür, Yaşat, İlham Ol…
- Yeşilay Kolu’ndan Benim Kulübüm Yeşilay Projesi’ne…
- Geleceğin Bireyleri Yeşilay’ın Çocuk Dergileri ve Oyunlarıyla Büyüyor
- Daha Doğal Bi̇r Yaşam İçi̇n 9 Öneri
- Doğallığın Işıltısı
- Gezegene İyi Gelen, Bize De İyi Geliyor
- Doğal Yaşama Dönüş Hareketleri
- Sakin Şehirlerde Kendi Ritminde Hayatı Yaşa
- Daha İyi Hissetmek İçin Haydi Doğaya
- Sadeleşmek Elimizde
- Geçmişi Anlamlandırmak Kişiyi Rahatlatır
- Bedensel Hafifleme İçin Bütüncül Bir Yaklaşım Gerekir
- Beynimiz Neden Yorulur?
- Yaşam Alanlarında Sadeliğin Zarafeti!
- Zihinsel Hafiflik ve Ruhsal Arınma İçin: Dijital Detoks Zamanı!
- Sosyal Medyayı Doğru Kullanmanın 9 Yolu
- Sosyal Medya Bağımlılığı Tedavisinde İzlenen Yollar
- “Sosyal Medya Platformları Dengeli ve Sorumlu Bir Şekilde Kullanılmalı”
- "Çocuğun Dijital Ayak İzi, Geleceğini Etkileyebilir"
- “Gerçek Sosyal Hayat; Yüz Yüze, Derin ve Anlamlı İlişkiler Üzerine Kuruludur”
- Sosyal Medyanın Kontrolüne Girdik
- Yemiyor İçmiyor Çevrim İçi Oluyoruz
- Obezite Küresel Bir Pandemiye Dönüştü
- Uz. Dr. Ayça Kaya: “Buzdolabı ile Aranıza Mesafe Koyun”
- Diyetisyen Kübra Çıtlak: “Son 30 Yılda Çocuk ve Ergenlerde Obezite, Dünya Genelinde Arttı”
- Hormonlar Kilomuzu Nasıl Etkiliyor?
- Çocuk Beslenmesindeki Tehlike: Abur Cubur
- Psikolojik Nedenleri ve Sonuçlarıyla Obezite
- Obezitenin Yol Açtığı 10 Sağlık Sorunu
- Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Öfkenin olduğu yerde olumlu duygular barınamaz”
- Prof. Dr. Cüneyt Evren: “Kronik yorgunluk sendromu, yaşam kalitesini etkileyen ciddi bir durumdur”
- Klinik Psikolog Gökhan Ergür: “Metropol yaşamı ve sosyal medya kaygı düzeyini artırıyor”
- İnsanın Dijital Çağ ile İmtihanı
- Hilal-i Ahdar’dan Yeşilay’a 104 yıllık mücadele
- Yeşilay’ın ilk gençlik teşkilatının kuruluşu "Türkiye İçki Aleyhtarı Gençler Cemiyeti"
- Yeşilay gençliği seviyor, gençlik Yeşilay’ın varlığını hissediyor
- Yeşilay ülküsünün yılmaz neferleri: Yeşilay kadınları
- Ulusaldan evrensele Yeşilay mücadelesi
- Yeşilay’ın dünyada örnek alınan öncü modeli: YEDAM
- Elektronik Sigara Gerçeği! Çocuklar ve Gençler Yalanlarla Kandırılıyor
- “Çocukların ve Gençlerin Elektronik Sigaraya Erişimleri Hızlı Bir Şekilde Engellenmeli”
- “Elektronik Sigara, Dünyanın Baş Belasına Dönüşmüş Durumda”
- “Çok Uluslu Tütün Şirketleri, Nikotin Bağımlısı Bir Nesil Oluşturmak İstiyor”
- “Elektronik Sigaralar Mutlak Zararlı ve Bağımlılık Yapıcıdır”
- “Elektronik Sigaraya Erişim Bu Kadar Kolay Olmamalı”
- Alkol Bağımlılığı Bireyi ve Toplumu Tehdit Ediyor
- Alkolün Güvenli İçilebilecek Bir Miktarı Yoktur
- Sosyal Hizmet, Tedavinin En Önemli Yapı Taşlarından Bir Tanesi
- Kadınlar Bağımlılık Sürecinde Yalnız Kalıyor
- Alkolle Mücadelenin Yolu; Vergilendirme, Erişim Kısıtlamaları ve Pazarlama Yasaklarıdır
- Alkol Bağımlılığına Uluslararası Yaklaşımlar
- Savaş, Halk Sağlığını Onarılamaz Biçimde Etkiliyor
- “Medyada Yaratılan Algı; Haklıyı Haksız, Doğruyu Yanlış, Güzeli Çirkin Olarak Konumlandırabiliyor”
- “Savaşlar, Savaşanları Olduğu Gibi Savaşmayanları Da Olumsuz Etkiler”
- “Artık Savaşlar Sadece Sahada Değil, Dijital Dünyada Da Gerçekleşiyor”
- “Çocuklardaki ‘Güvenli Dünya’ Algısı Zarar Gördü”
- Toplumsal Kaygı Bozuklukları Bağımlılıklara Neden Olabilir Mi?
- Bağımlılık Herkesi Etkileyen Genel Bir Sorundur
- Kadınlar Bağımlılıkta Da Ayrımcılıkla Karşı Karşıya Kalıyor
- Bağımlılığın Ve Şiddetin Doğasında Ortak Ve İç İçe Faktörler Vardır
- “Anne Veya Eşin Bağımlılık Sorunu Olan Bireye Yönelik Tutum Ve Davranışları Tedavinin Seyrini Etkiliyor”
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı: 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
- Sağlıklı Nesiller İçin Sağlıklı Gebelik
- Yeşilay Kadınları Güçlenerek Büyüyor
- Dijital Çağda En Kırılgan Grup Çocuklar Ve Gençler
- “Dijital Bağımsızlık En Önemli Gündemimiz Olmalı”
- “Sağlıklı Teknoloji Kullanımında Teknoloji Amaç Değil, Araçtır”
- Çocuklarda Ekran Bağımlılığı
- Dijital Bağımlılıktan Uzak, Hayata Yakın Olun!
- “Notların Telafisi Vardır, Ancak Zedelenen Öz Güvenin Telafisi Meşakkatlidir”
- “Başarının Sırrı Çocuğu Tanımaktan Geçiyor”
- Ziller Minikler İçin Çalıyor… Okula Uyum Süreci İçin Öneriler
- Çocuğun Okul Başarısını Artırmanın 15 Etkili Yolu
- Çocuğunuza Zaman Yönetimini Nasıl Öğretebilirsiniz?
- “Günümüzde Ruh Sağlığını Korumak Daha Zor Ve Daha Önemli Hale Geldi”
- Bağımlılık Ve Ruh Sağlığı İlişkisi Karşılıklıdır
- “Çocuk Olumsuz Duyguları Makul Düzeyde Deneyimlemeli”
- Bağımlı Bireylere Doğru Yaklaşım Nasıl Olmalı?
- Koruyucu Ruh Sağlığıyla Tanışın
- “Tütün Kontrolü Toplumsal Gündemin Ana Konusu Yapılmalı”
- “Asıl Mücadele Tütün Endüstrisi İle Mücadeledir”
- “Zararsız Tütün Olması Mümkün Değildir”
- “Elektronik Sigaraların Ülkeler Tarafından Teşvik Edilmesi Sorumsuzluk Örneğidir”
- “Tütün Şirketleri, İnsanların Sigara İçmek İstemeyecekleri Bir Günün Geleceğini Biliyor”
- “Sağlıklı Etkileşim Ancak Empati İle Olur”
- “Empati Gelişimi Bebeklikte Başlar”
- “Empati Bir Duygudaşlık Göstergesidir”
- Toplumsal Duyarlılığın Vücut Bulmuş Hâli: Gönüllülük
- Yeşilay, TİSK Ve TÜMOSAN Depremzede Çocuklar İçin Güçlerini Birleştirdi
- Dayanışma Ruhu Kültürel Kodlarımızda Var
- “İyi İletişim Ve Doğru Bilgi Kaygıyı Azaltır”
- Afetlere Dirençli Şehirler Nasıl İnşa Edilmeli?
- Sıfır Maliyetle Kentsel Dönüşüm Mümkün
- “Bugünün Gençleri Üst Kuşaklardan Çok Daha İyiliksever Ve Dayanışmacı”
- Millî Birlik Ve Beraberlik Kodlarımızda Var: Millî Mücadele’den Kahramanmaraş Depremine Toplumsal Kenetlenme
- “Bir An Önce Normalleşmeliyiz”
- Dijital Medya Çocuğu Sosyal Hayattan Koparıyor
- “Hey Çocuk! Bırak Tabletini Sakince Kitabın Kapağını Aç! Kalbini Aç…”
- Mutlu Bir Çocukluk İçin Projeden Çok Daha Fazlası Gerekiyor
- Çocuk Gülerse Dünya Güler
- Hilal-i Ahdar’dan Yeşilay’a
- Sivil Toplum Kuruluşları Ve Gönüllülüğün Gücü
- STK’lar Tek Yürek Oldu: Yüzyılın Felaketi Sonrası Gönüllü Dayanışması
- Bağımlılıklarla Karşı Gönüllü Mücadele
- Çocuklar İçin Gönüllülük Neden Gerekli?
- “Tedavi Edilmeyen Kaygı Bozuklukları Kronikleşme Eğilimindedir”
- İklim Değişikliğinin Ortaya Çıkardığı Kaygı Hâli: Eko-Anksiyete
- Yeni Krizlerin Getirdiği Belirsizlikler Küresel Kaygıyı Körüklüyor
- “Kaygılar Bağımlılığı Tetikleyebildiği Gibi Bağımlılıklar Da Kaygıyı Besleyebilir”
- “Çocukları Kaygıları Nedeniyle Utandırmayalım, Usandırmayalım, Cezalandırmayalım”
- Sosyal Medya Kullanımı Kaygıları Tetikliyor
- Sigara İle Mücadelede En İyi Politika, Çocuk Ve Gençleri Tütünsüz Ortamda Büyütmektir
- YEDAM’ın Kişiye Özel Programlarıyla Sigaraya “Dur” Deyin
- Örnek Vakalarla Tütün Bağımlılığı Tedavisi
- Tütün Bağımlılığı Vücudumuza Neler Yapıyor?
- Sigarayı Bıraktığınızda Vücudunuzda Neler Oluyor?
- Dünyada Alkol Kullanımı Ve Önleyici Politikalar
- Alkol Bağımlılığını Önlemeye Dair Yasal Düzenlemeler
- Alkolün Bir Diğer Karanlık Yüzü: Şiddet Ve Alkol İlişkisi
- Ebeveynler Alkol Kullanan Gence Nasıl Yaklaşmalı?
- Sevdiklerimizi Alkol Bağımlılığından Nasıl Koruruz?
- Alkolsüz Hayat Neler Kazandırıyor
- Alkol Vücuda Neler Yapıyor?
- “İletişim Yoluyla Kendimizi Var Ediyoruz”
- “Bireyi Bağımlılığa Götüren Duygusal Yalnızlıktır”
- “İnsan İnsana Şifadır, Umuttur, Yoldur”
- Güvene Dayalı İletişim Bağımlılıklardan Koruyor
- Sanal İletişim Gerçek İletişimin Yerini Tutar Mı?
- “Dijital Oyun Bağımlılığı Ciddi Bir Sorun”
- “Teknolojiyi Doğru Kullanmayı Öğrenmeliyiz”
- Dijital Dünyada Eğitim Şart
- Dijital Dünyada Bizi Neler Bekliyor?
- Sanal Ortam Güvenliğinin Teminatı: Siberay
- Rakamlarla Dijital Dünya
- TÜİK Araştırma Sonuçlarına Göre Türkiye Dijitalleşiyor
- “Proje Çocuklar Kuklaya Dönüşüyor”
- “Mutlu Bir Aile İçin Her Şey Mükemmel Olmak Zorunda Değil”
- Değerler Eğitimi Bu Dünyanın Bir İhtiyacı
- TBM İle Her Yıl Milyonlarca Kişiye Ulaşıyoruz
- Okul Heyecanı Başlıyor
- “Tüketerek Mutlu Olma Çabası Büyük Bir Yanılgı”
- “İnsanın Manevi Alanı Boşluk Kabul Etmez”
- Mutluluk Beyinde Başlar
- Toplumsal Mutluluğun Şifreleri
- Sağlıklı Tabaklar, Mutlu Yüzler
- Mutluluğa Götüren 7 Adım
- Az Çoktur!
- “Sadeleştikçe Zihin Sağlığımızı Korumamız Da Kolaylaşır”
- Atıksız Bir Mutfak Mümkün
- Biraz Yavaşlamaya Ne Dersiniz?
- Sade Ve Özgür Bir Yaşamın Yolu: “Küçük Ev” Akımı
- Daha Huzurlu Bir Hayat İçin Sadeleş!
- Atık Kağıtları Sanat Eserine Dönüştürüyor
- Pedallar Sağlıklı Yaşam İçin Çevrildi
- Yeşilay’dan “Bağımsız Gençlik” Manifestosu
- YEDAM Sempozyumu'ndan Bağımlılıklara Bilimsel Bakış
- Sağlıksız Aile Tutumları Bağımlılık İçin Risk Faktörü
- Bağımlı Profilleri Nasıl Şekilleniyor?
- Bağımlı Ebeveyn Çocuğun Tüm Yaşamını Etkiliyor
- “Hayır” Diyebilen Bir Çocuk Yetiştirmek
- Ailenin Dijitalleşme ile İmtihanı
- Bağımlılık Aileden Etkilenen ve Aileyi Etkileyen Bir Hastalıktır
- Elektronik sigara nikotin pandemisini gelecek nesillere taşıyor
- Tütünle Mücadelenin Bir Ayağı da E-Sigara ile Mücadele Olmalı
- Dünya Elektronik Sigara ile Nasıl Mücadele Ediyor?
- Elektronik Sigara En Az Sigara Kadar Zararlı
- “Dünya Şiddetli Bir Merhametsizlik Hastalığına Tutulmuş Vaziyette”
- Tarih Boyunca Vardı Ve Hep Var Olacak: Sivil Toplum Kavramı Ve STK’lar
- Yeşilay’a Gönülden Bağlı Olanlar
- Merhamet Ve İyiliğin Gücü: Gönüllülük
- Gönüllülük Çalışmaları Dersiyle Teori Ve Pratik Bir Arada
- Vazgeçilen her sigara sağlıklı bir hayatın kapısını aralar”
- Çocuklarımızı sigaradan nasıl koruruz?
- Sigara stresi azaltmaz, sigarasızlık stres oluşturur
- Şimdi tam zamanı!
- “Bırakabilirsin” mobil uygulamasıyla sigaradan kurtulun!
- Fizikselden Sanala Yeni Bir Şiddet Türü: Siber Zorbalık
- Ergenler Sosyal Medya Bağımlılığında Risk Grubunda
- Geleneksel Değerler Çocukları Koruyor
- Sosyal Medyada Dayatılan Güzellik Büyük Bir Yanılgı
- Çocuklarınız İçin Ulaşılabilir Ebeveynler Olun
- Pandemi Sonrasında Toplumları Bekleyen Tehlike: Çevrim İçi Kumar Bağımlılığı
- Aileler Tedavi Sürecine Aktif Olarak Dahil Olmalı
- Alkol Kontrol Politikaları Toplumları Koruyor
- “Alkol Bağımlısı Kişilerin Çocuklarının Ruh Sağlığını Yakından Takip Edilmeli”
- Alkol Aile İçi Şiddette Risk Faktörü
- Alkol Bağımlılığını Anlamaya Yönelik Faaliyetler
- Alkol Bağırsak Sağlığını Bozuyor
- Alkol Bağımlılığıyla Asırlık Mücadele: YEŞİLAY
- “Gençliğin En Büyük Sorunu Büyüyememek”
- İyi Arkadaş Çevresi Bağımlılıklardan Uzak Tutar
- Davranışsal Bağımlılıklar En Çok Genç ve Ergenleri Etkiliyor
- Çocuğum Madde Kullanıyor mu?
- Gençlerin Gözünden Bağımlılıklar
- Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek Yetenek Yarışması, Edebiyat ve Sanatla Farkındalık Oluşturuyor
- Antikten Moderne 28 Asırlık Yolculuk
- Türkiye’nin En Başarılı Olimpiyat Tecrübesi TOKYO 2020’nin Ardından
- Yaşam Becerileri Bireyi ve Toplumu Korur
- Stresle Mücadelede Yaşam Becerileri Faktörü
- Aileyle Sağlıklı İletişim Sağlıklı Kararları Doğurur
- “Hobiler Bizi Ruhsal Olarak Geliştirir”
- Hangi Yaşta Hangi Sporu Yapmalı?
- “Sanat ve Kitap Bağımlısıyım”
- YEDAM'dan İnternet Bağımlılığına Özgün Çözümler
- Pandemi Sarmalında Oyun Oynama Bozukluğu
- “Ebeveynler Doğru Rol Model Olmalı”
- Oyun Oynama Bozukluğunun Tedavisinde Yasaklar Çözüm Değil
- “Ulusal Kampanyalar Farkındalık Oluşturuyor”
- Teknoloji Sizi Değil, Siz Onu Kontrol Edin!
- Teknoloji Bağımlılığı Hasta Ediyor
- Artan Obezite, TBMM’nin de Gündeminde
- Türkiye’nin Obeziteyle Mücadelesi
- Obezite, 21’inci Yüzyılın En Önemli Sağlık Sorunudur
- Evde Kalmak Virüsten Korudu, Obeziteyi Artırdı
- “Pandemi Döneminde Yeme Bozuklukları Arttı”
- “Besin Örüntüsü Dengeli Olmalı”
- Evde Hareketsiz Kalmayın!
- Ağır Yaşamların Yükü Hafifliyor Mu?
- Gidene Üzülmek Yerine Var Olanı Güçlendirmeliyiz
- “Babalar Dua Gibidir; Artık Görünmez Olsa Da Dokunur Evladına...”
- “Sanat ve Spor, Bağımlılıkla Mücadelenin Panzehirleridir”
- Gençlerde Davranışsal Bağımlılıklar Artıyor
- “Aile Bağları Ne Kadar Sağlamsa, Bağımlılık Riski O Kadar Azalır”
- "Özgürlük ve Sorumluluk Birbirini Tamamlar"
- Anne-Babalar Dikkat! Uzun Süreli Ekran Maruziyeti Nelere Yol Açıyor?
- Yeşilay Gençlerin, Gençler Yeşilay’ın Yanında!
- Geleceğin Olimpiyat Şampiyonları TOHM’da Yetişiyor
- “Bağımlı Kişi, İnterneti Bir Kaçış Yöntemi Olarak Kullanıyor”
- Anne Babaya Güvenli Bağlanma Bağımlılıktan Korur
- “Öz Saygısı Düşük Bireylerde Bağımlılık Riski Daha Fazladır”
- Pandemi Sürecinde Kaygı Bozukluğu Arttı
- Sosyal Kaygı İnternet Bağımlılığını Tetikliyor
- Buz Hokeyi Sayesinde “Tek Yürek” Oldular: Bağımlılıktan Kurtuldular
- Dijital Çağın Hastalığı: Yeni Nesil Bağımlılıklar
- Yasa Dışı Kumar ve Bahisle Hukuksal Mücadele
- Sevgi ve İlgi Bağımlılıklardan Korur
- “Bağımlılık Tüm Aileyi Etkileyen Bir Hastalıktır”
- “Dijitalleşme Aile İçi İlişkilerin Kalitesini Düşürüyor”
- “Pandemiden Ders Çıkararak Geleceğimizi Kurtarabiliriz”
- “Kampanyalar Sigara Endüstrisinin Gerçek Yüzünü Gösteriyor”
- "Tütün Fiyatları ve Vergiler Düşürülmemelidir"
- “Elektronik Sigara Kullanmak, Marka Değiştirerek Sigara Kullanımına Devam Etmek Gibidir”
- “Sigarayı Bırakmak Kanser Riskini Azaltır”
- Pandemide Sigara İçme Oranları Düştü
- "Çocuğunuzun ‘Hayır’ Deme Becerisini Geliştirin"
- Madde Bağımlılığı COVID-19'u Tetikliyor
- "Bağımlılık Tedavisi Ertelenmemeli, Güçlendirilmeli"
- “Madde Bağımlılığının Gerçek Tedavisi Rehabilitasyondur”
- Zehir Tacirlerinin Pandemi Fırsatçılığı
- Her İki Madde Bağımlısından Biri Depresyonda
- "Online Terapi, Kişileri Madde Kullanımından Uzak Tuttu"
- “Gençlik İnsan Hayatının En Zor Dönemidir”
- Doğru Rol Model Olmak Önemli
- “Spor ve Sanat Tedavi Edicidir”
- Mutluluk Ailede Başlar
- “Depresyon, Gündelik Bir Keyifsizlik Hali Değildir”
- Beslenme Anlayışı Ailede Şekilleniyor
- “Organik Beslenmeye Mucizevi Bir Anlam Yüklenilmemeli”
- Bir Tür Yeme Bozukluğu: Ortoreksiya Nervoza
- Tarladan Sofraya Uzanan Bir Zincir: Gıda Güvenliği
- “Tarımsal Üretimi Tüketici Davranışları Belirleyecek”
- Ekolojik Yaşam Arayışları
- “Çocuklarımızı Korumakla Yükümlüyüz”
- Oyun Bağımlılığı Nelere Yol Açıyor?
- Oyun Bağımlılığı Yetişkinleri de Buluyor
- "Ticari Kaygılar Çocukları Korumanın Önüne Geçiyor"
- "Yasak Koyarak Çocuğunuzu Bağımlılıktan Koruyamazsınız"
- Oyun Bağımlılığının Karanlık Yüzü
- Davranışsal Bağımlılıklara YEDAM Desteği
- Bütün Aile Toplanalım, Ekranları Unutalım
- "Eğitimin Sürekliliği Sağlanmalı"
- “Çocuklarınıza Onları Önemsediğinizi Hissettirin”
- Bu Sefer Ziller Ebeveynler İçin Mi Çalıyor?
- Okul Fobisi Sizi Korkutmasın!
- Okula Yeni Başlayanların Pandemiyle İmtihanı
- Okullar Sağlık Tedbirleri İle Açılıyor
- Yeşilay Eğitim Faaliyetleri Hız Kesmiyor
- Gençlerde Alkol Bağımlılığında Önemli Bir Basamak: Sosyal İçicilik
- Alkol Bağımlılığı Nedir, Nasıl Başlar, Nasıl Tedavi Edilir?
- Nöroloji Alkolün Güvenli Sınırı Yok Diyor!
- Pandemi Bağımlılıkları Tetikledi
- Alkol Vücuda Neler Yapar?
- “İyiliğin Kanatlarına Tutunmaya Her Zamankinden Çok İhtiyacımız Var”
- Pandemi Günlerinde Dayanışmanın Çarpan Etkisi: Vefa Sosyal Destek Grubu
- Türkiye’de Afet Yönetimi ve Gönüllülük
- "İnsan"ın En Zor Anında 152 Yıldır Hep O Var: Türk Kızılay
- Bağımlılığa Karşı "Gönüllü" Mücadelenin Adı; Yeşilay
- Bir Ömür Boyu Yeşilaylı Olanlar…
- Gönüllü Olmak Hem Sizi Hem De Dünyayı Değiştirir
- Vakıf ve Gönüllülük Üzerine
- "Teknoloji Kullanımı Stresi Artırıyor"
- Pandemi Günlerinde "Teknoloji" Dost Mu, Düşman Mı?
- Koronavirüs Dijital Bağımlığı Tetikledi
- "Evden Çalışma Modeli B Planı Olarak Elimizde"
- 10 Soruda Koronavirüs Sonrası Küresel Sistem
- "Şişenini Dibi"nden Görünenler
- İpler Senin Elinde Alkole Hayır De!
- Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: "Sigarayı Bugün Bıraksanız Yarın Covid-19 Riskiniz Azalır"
- Diyetisyen Derya Zünbülcan: "Esas Risk, Yanlış Beslenme"
- "Koronafobi" Virüsten Daha Hızlı Yayılıyor
- Hayat da Eğitim de Eve Sığar
- Korona Günlerinde Ev Hayatı
- Sağlıklı Yaşam İçin Sporla “Evde Kal”
- Doğal Dezenfeksiyon Aracı: Güneş
- El Hijyeni Virüsten Korur
- Evde Düzen İçin İpuçları
- Bahane Yok! Oyun Vakti
- Asıl Soru Şu; Bağışıklık Sistemimizi Nasıl Koruruz?
- "Dengeli Beslenme Sizi Mutlu Eder"
- Daha İyi Bir Yaşam İçin Sadeleşin
- Doğal Yaşamda Sürdürülebilirlik Önemli
- Aşılama Yalnızca Kişiyi Değil Toplumu da Koruyor
- Bitkilerin İyileştirme Gücü Hakkında Her Şey
- Gençlikve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu: "E-sporun en büyük riski, dijital bağımlılıktır"
- DSÖ’nün Gündeminde E-spor ve Oyun Bağımlılığı Var
- E-Spor Obeziteye Neden Oluyor
- Dijital Oyun Nasıl E-spor Oldu?
- Prof. Dr. Tolga Arıcak: E-Spor Bağımlılık Riskini Artıracak
- Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk: Dijital oyunların e-spor olarak anılmasına itirazımız var
- Amaçları Daha Fazla İnsanı Bağımlı Yapmak
- Elektronik Sigara ile Yasal Mücadele
- Elektronik Sigara Can Almaya Devam Ediyor Can Almaya Devam Ediyor
- Elektronik Sigara da Sigara Kadar Zararlı
- Doç. Dr. Toker Ergüder: Elektronik Sigara, En Az Sigara Kadar Bağımlılık Yapıyor
- İlaç, Şifa Mı Bağımlılık Mı?
- İlaç Bağımlılığı Tedavisi Kişiye Özeldir
- Reçetesiz ve Kontrolsüz Steroid Kullanımı Sağlığı Doğrudan Tehdit Ediyor
- İlaç Suiistimali Küresel Bir Halk Sağlığı Sorunu
- Opioid Grubu İlaçların Kötüye Kullanımında Artış Var
- İlaçların Kötüye Kullanımı Toplumsal Refahı Tehdit Ediyor
“Madde Bağımlılığı Belirtileri Ergenliğin Doğal İniş Çıkışlarıyla Karıştırılabilir”
İnsan yaşamının en önemli süreçlerinden biri kimlik mücadelesinin de yaşandığı ergenlik dönemi. Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül, ergenlerde madde bağımlılığı konusunun detaylarını paylaştı, ebeveynlerin dikkatli olması ve izlemesi gereken yolları anlattı.
Ergenlerde madde kullanma eğiliminin temel nedenleri nelerdir? Aile içi sorunlar, arkadaş çevresi, merak, psikolojik problemler gibi etkenler madde kullanımında nasıl rol oynar?
Ergenlik kimlik bulmak için önemli bir yaş dönemi. Ergen özellikle sosyal, mesleki ve cinsel olmak üzere üç temel alanda kimlik mücadelesi verirken; ruhsal yapılanması, aile ilişkileri, akademik başarıları, deneyimleri ve sosyal ilişki geçmişi bu süreç üzerinde çok etkilidir. Kimlik oluşumundaki aksaklıklar, ergeni olumsuz baş etme yollarına itebilir. Bu arayışın adresi de bağımlılıklar olabilir. Ailesiyle ilişkileri sağlıklı olan, akademik olarak başarılı ve arkadaş ilişkileri iyi olan çocuklarda bağımlılıkları daha az gözlemleriz. Aile içi problemler, akran sorunları, merak, ruhsal sorunlar, bazı olumsuz kültürel ve sosyal faktörler bağımlılık riskini artırır. Aile içerisinde ihmal ve istismar edilen, tutarlı ilişki kurulmayan, duygusal açıdan boşlukta bırakılan ve ebeveyni madde kullanan gençler riske çok açıktır. “Herkes yapıyor” algısı ile ilk denemeler sıklıkla arkadaş ortamında gerçekleşir. Kabul görmek ve bir gruba ait olmak isteyen ergen, kendi isteklerinin dışına çıkarak madde kullanabilir. Madde kullanımının sıradan ve normal bir davranış olarak görülmesi, alışkanlığa dönüşmesini kolaylaştırır. Ergenlik, keşif ve sınırları zorlama dönemidir. Ergen, kimliğini oluştururken farklı şeyleri denemeye açık hâle gelir. Sosyal medya, filmler, müzik videoları gibi kaynaklarda maddelerin cazip şekilde sunulması gencin merakını artırabilir. Maddelerin zararları hakkında yeterli ve doğru bilgiye sahip olmamak denemeyi kolaylaştırabilir. Ruhsal sorunlar ve psikiyatrik bozukluklar madde kullanımının hem nedeni hem de sonucu olabilir. Ergen, acı verici duygulardan kaçmak ya da onları bastırmak için maddeye yönelebilir. Özellikle depresyon, anksiyete ve travma sonucunda madde kullanım riski artar. Kendini değersiz hisseden gençlerde madde kullanımı daha sık gözlenir. Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) gibi nörogelişimsel bozuklukları olan bireyler ve dürtüsel gençler, madde bağımlılığı açısından riske çok açıktır. Çevresel faktörler de madde kullanımı açısından önemli etkenlerdir. Yoksulluk, göç ve ayrımcılık durumlarında sosyal dışlanmışlık yaşayan bireyler, madde kullanımına daha açık olabilir. Başarısızlık duygusu ve okula aidiyetin düşük olması, riskli davranışlara zemin hazırlar. Bazı kültürlerde belirli maddelerin kullanımının hoş görülmesi gençleri etkileyebilir. Sonuç olarak ergenlerde madde kullanımı, genellikle birden fazla etkenin bir araya gelmesiyle ortaya çıkar.
“ERKEN UYARI İŞARETLERİ DAVRANIŞ DEĞİŞİKLİKLERİYLE BAŞLAR”
Madde bağımlılığı riski taşıyan ergenlerde ne tür erken belirtiler gözlemlenebilir? Davranışsal, duygusal ya da fiziksel işaretler nelerdir?
Madde bağımlılığı riski taşıyan ergenlerde gözlemlenebilecek erken belirtiler bazen ergenliğin doğal iniş çıkışlarıyla karıştırılabilir. Ancak bu belirtiler şiddetli, sürekli ve ani değişimlerle ortaya çıktığında dikkatle değerlendirilmelidir. Erken uyarı işaretleri çoğu zaman davranış değişiklikleriyle başlar. Ders notlarının aniden düşmesi, okula ilgisizlik, devamsızlık mutlaka dikkate alınmalıdır. Okulda ya da evde kurallara karşı gelme, agresif davranışlar gözlenebilir. Önceden yakın olunan arkadaşlardan uzaklaşıp yeni ve şüpheli arkadaş gruplarına yönelme olabilir. Nerede olduğu ve ne yaptığı hakkında aileye bilgi vermekten kaçınırlar. Ailelerinden izinsiz ya da sürekli dışarıda zaman geçirme çabasında bulunabilirler. Sürekli para isteme veya evden para/eşya çalma davranışlar gözlenebilir. Madde kullanımı ergenin ruh hâlini doğrudan etkiler. Neşe, öfke, depresyon gibi duygular arasında sık ve ani geçişler gözlenebilir. Daha önce ilgi duyulan hobi ve etkinliklerini yapmaz hâle gelebilirler. Aileden ve arkadaşlardan uzaklaşıp yalnız kalma istekleri artar. Nedeni açıklanamayan endişe, huzursuzluk ve panik hâli gözlenebilir. Kendini yetersiz ve önemsiz hissedebilirler, bazen intihar düşünceleri oluşabilir. Maddelerin türüne bağlı olarak çeşitli fiziksel işaretler ortaya çıkabilir. Göz bebeklerinin genişlemesi ya da küçülmesi, kanlanmış ya da cam gibi bakışlar gözlenebilir. Kekeleme, konuşma hızında artış veya yavaşlama olabilir. Çok fazla ya da çok az uyur veya geceleri uyanık kalmaya çabalayabilirler. Ani kilo alma veya verme gibi değişimler olabilir. Giyimlerinde özensiz olurlar, duş almaya direnebilir ve dağınık olabilirler. Özellikle burundan çekilen veya enjekte edilen maddeler kullanılıyorsa sık burun kanamaları, öksürük veya ciltte izler görülebilir. Bu belirtiler tek başına kesin madde kullanımı anlamına gelmez; ancak birden fazla belirti uzun süreliyse ve ani değişim varsa ciddi bir risk olduğu düşünülmelidir.
“GENÇLERLE ŞEFFAF VE AÇIK İLETİŞİM KURULMALI”
Ebeveynler çocuklarının madde kullandığını düşündüğünde nasıl bir tutum sergilemeli? Onlarla nasıl bir iletişim kurmalı? Ne yapmalı, ne yapmamalı?
Ebeveynlerin çocuklarının madde kullandığından şüphelendiği durumda sergileyecekleri tutum, çocuğun maddeyle ilişkisini nasıl yöneteceğini ve bu süreci nasıl atlatacağını büyük ölçüde belirler. Bu nedenle yaklaşımın bilinçli, dengeli ve destekleyici olması çok önemlidir. Soğukkanlı kalmak ve gerçeği anlamaya çalışmak önemlidir. “Senin için endişeliyim, bazı davranışların beni düşündürüyor” “Sana zarar gelmesinden korkuyorum” şeklinde yapıcı ifadeler kullanılmalıdır. Gencin ne yaşadığını gerçekten anlamaya çalışmak gerekir. Ona konuşması için alan tanımak önemlidir. Ebeveynler mutlaka madde kullanımı hakkında doğru ve bilimsel bilgi edinmelidir. Bir uzmana başvurarak süreci birlikte yönetmek gerekir. “Ne olursa olsun senin yanındayım” mesajı verilerek, çocuğun kendini yalnız hissetmesi engellenmelidir. Ebeveynin tutarlı ve kararlı olması, güvenli bir ortam yaratır. Asla aşırı tepki ve ceza verilmemelidir. Ceza, madde kullanımının altında yatan sorunları çözmez, tersine çocuğun gizlenmesine neden olur. Öfke, gençle aradaki bağı koparabilir. “O yapmaz, sadece bir kere denemiştir” diyerek durumu küçümsemek ise müdahale şansını geciktirir. Şüphe durumunda bile iletişim başlatılmalıdır. “Bizi rezil ettin” gibi sözler ergenin suçluluk duygusunu artırır ve çözüm sürecini zorlaştırır. Takip etmek, telefonunu karıştırmak gibi davranışlar ise güvenini zedeler. Bunun yerine şeffaf olunmalı ve açık iletişim kurulmalıdır. Özetle; belirtiler gözlemlenmeli, suçlamadan açık bir dille konuşulmalı, çok iyi bir dinleyici olunmalı, uzman desteği alınmalı ve destekleyici, tutarlı, sevgi dolu bir ev ortamı oluşturulmalıdır. Biz ebeveynler çocuklarımızla küçük yaştan itibaren iletişim temelli ilişki kurabilirsek onlardaki en ufak değişimi erkenden yakalayabilir ve zamanında müdahale edebiliriz.
“RUHSAL BOZUKLUKLAR MADDE KULLANIMINA NEDEN OLABİLİR”
Madde bağımlılığı ile birlikte görülebilecek ruhsal sorunlar nelerdir?
Madde bağımlılığı, bireyin fiziksel ve psikolojik sağlığını olumsuz yönde etkileyen ciddi bir durumdur. Genellikle bağımlılıkla birlikte bazı ruhsal sorunlar ortaya çıkar veya var olan sorunlar daha da ağırlaşır. Bunun yanı sıra var olan ruhsal bozukluklar da madde kullanımına neden olabilir. Bu durumda madde bir çözüm arayışı sonucunda karşılarına çıkabilir. Bu nedenle gençlerin ruhsal durumları bozulduğunda mutlaka fark edilmeli ve desteklenmelidir. Eğer aile genci iyi tanıyorsa bu ruhsal değişimleri ve bu değişimlerin ciddiyetini erkenden fark edebilir. Sürekli üzüntü hâli, ilgi kaybı, umutsuzluk hissi, yorgunluk ve intihar düşüncelerine kadar varabilen ciddi bir duygu durum bozukluğu şeklinde seyredebilen depresyon, madde kullanan kişilerde sıkça rastlanabilecek bir ruhsal bozukluktur. Madde kullanımı depresyonu tetikleyebilir veya var olan depresyonun etkisi ile de gençler madde kullanabilir. Yaygın anksiyete bozukluğu, panik atak ve sosyal fobi şeklinde gözlenebilen kaygı bozuklukları da madde kullanımı ile birlikte sıkça görülebilir. Bazı maddeler kaygıyı kısa vadede azaltıyor gibi görünse de uzun vadede anksiyete belirtilerini artırabilir. Aşırı coşku ve aşırı çöküntü dönemlerinin birbiri ardına izlendiği bipolar bozukluklar da hem madde kullanımına eşlik edebilir hem de madde kullanımı ile tetiklenebilir. Madde kullanımı bu duygu değişimlerini daha da dengesiz hâle getirebilir. Olmayan şeyleri görme/duyma olarak tanımlanan halüsinasyon ve gerçek dışı inançlar olarak tanımlanan sanrı gibi psikotik belirtiler de madde kullanımına eşlik edebilir. Özellikle esrar (cannabis), amfetamin ve LSD gibi maddeler psikotik atakları tetikleyebilir. Antisosyal, borderline, narsistik gibi kişilik bozuklukları olan bireylerde madde bağımlılığına yatkınlık daha fazladır. Bu durumlarda madde kullanımı dürtü kontrolü sorunları ve sağlıksız baş etme mekanizmaları ile ilişkilidir. Travmatik bir olay sonrası yaşanan yoğun kaygı, kabuslar, flashback’ler gibi belirtilerle karakterize olan Travma Sonrası Stres Bozukluğu da madde kullanımları ile eş tanı olabilir. Yine maddeye, bu belirtileri bastırmak için bir “baş etme” yöntemi olarak başlanabilir. Anoreksiya nervoza, bulimia nervoza gibi bozukluklar da madde kullanım riskini artabilir. Özellikle kilo verme amacıyla uyarıcı maddelerin kötüye kullanımı görülebilir. Sonuç olarak, madde bağımlılığı genellikle yalnız başına görülmez, birçok ruhsal sorunla birlikte seyreder. Bu nedenle tedavi yaklaşımı, hem bağımlılığı hem de eşlik eden ruhsal bozuklukları birlikte ele almalıdır.
AİLE TEDAVİ SÜRECİNİN ETKİN BİR PARÇASI
Bağımlılıkla mücadelede aileler tedavi sürecine ne kadar ve nasıl dâhil olmalı?
Aile, bağımlılıkla mücadelede sadece bir destek unsuru değil, aynı zamanda tedavi sürecinin etkin bir parçasıdır. Tutarlı, bilgili, anlayışlı ve iş birliğine açık bir aile yapısı, bağımlılıkla mücadelede hem bireyin hem de ailenin iyileşmesini sağlar. Bağımlılıkla mücadelede ailelerin tedavi sürecine dâhil olması, tedavinin başarısı için hayati öneme sahiptir. Çünkü bağımlılık, yalnızca bireyin değil, tüm ailenin yaşantısını etkileyen bir sorundur. Aile desteği, hem kişinin motivasyonunu artırır hem de tekrarlama riskini azaltır. Aileler sürece aktif ve sürekli şekilde dâhil olmalıdırlar. Tedavinin ilk başvuru, teşhis, tedavi, rehabilitasyon ve takip süreci olmak üzere her aşamasında rol oynamaları önemlidir. Katılım, kişinin yaşına ve aile ilişkilerine göre değişebilir ama destekleyici bir tutum her yaş grubunda etkilidir. Aileler doğru bilgilenmeli ve farkındalıkları yeterli düzeyde olmalıdır. ‘Bağımlılık nedir, nasıl gelişir, tedavi süreçleri nelerdir?’ gibi konularda bilgi sahibi olmalılar. Bağımlılığın bir “irade zayıflığı” olduğu düşüncesi gibi yanlış inançlardan uzaklaşmalıdırlar. Bağımlılık tedavisinde aile terapisi de çok önemli bir rol oynar. Aileler uzmanlarla iş birliği içinde hareket etmelidir. Ailelerin önemli bir görevi de tedaviye devam etme, ilaçlarını düzenli alma ve rehabilitasyon sürecine katılması konusunda gence destek olmasıdır. Tedavi sonrasında da gencin değişen yaşam tarzına uyum sağlaması için aile desteği sürmelidir.
GENÇ İÇİN DEĞER VERDİĞİ ÖĞRETMENİN YAŞAM BİÇİMİ ÖNEMLİ
Okul ve sosyal çevrenin bu süreçteki rolü nedir? Öğretmenler, okul rehberlik servisleri, sosyal destek sistemleri nasıl olmalı?
Madde bağımlılığıyla mücadelede okul ve sosyal çevre, bireyin yaşamındaki en önemli destek sistemlerindendir. Okul ve sosyal çevre, bağımlılıkla mücadelede hem önleyici güç hem de tedavi sürecinin destekleyici unsuru olarak kritik bir rol oynar. Öğretmenler, rehberlik servisleri ve sosyal destek sistemleri arasında güçlü bir iş birliği ve iletişim ağı kurulması, gençlerin risklerden uzak, sağlıklı bireyler olarak gelişmesine katkı sağlar. Öğretmenler ve rehberlik servisleri, öğrencilerdeki davranış değişikliklerini erkenden fark ederek aileleri ve uzmanları bilgilendirebilir. Öğretmenler devamsızlık, başarısızlık, ani arkadaş değişiklikleri, içine kapanma, öfke patlamaları gibi belirtileri iyi gözlemlemeli ve nedenlerini irdelemelidirler. Okullarda madde kullanımıyla ilgili eğitici seminerler, atölye çalışmaları ve farkındalık etkinlikleri düzenlenmelidir. Risk altındaki gençler için sosyal beceri geliştirme, stresle başa çıkma ve hayır diyebilme gibi konularda özel programlar uygulanmalıdır. Belki de en önemlisi öğrencinin kendini güvende ve değerli hissettiği bir okul iklimi yaratmaktır. Böyle bir ortam, gençlerin bağımlılıktan uzak durmasında etkilidir. Ayrımcılık, etiketleme, dışlama gibi olumsuz yaklaşımlardan kaçınılmalıdır. Öğretmenler gençteki davranış değişikliklerini zamanında fark edip rehberlik servisine yönlendirmelidir. Öğretmenlerin kendileri sağlıklı yaşam biçimi ve iletişim konusunda öğrencilere rol model olmalıdır. Genç için özellikle değer verdiği öğretmenin yaşam biçimi, ideolojileri çok önemlidir. Kendine bunları örnek alır. Öğretmenler de aileler gibi yargılayıcı olmayan, anlayışlı ve açık bir tutum sergilemedir. Rehberlik servisleri bireysel ve grup danışmanlığı vermeli, riskli davranış sergileyen öğrencilere yönelik özel destek programları hazırlamalıdır. Yine rehberlik servisi, öğrencinin ailesiyle sürekli iletişim kurarak süreci birlikte yürütmelidir. Gerekli durumlarda psikiyatri ya da bağımlılık merkezlerine yönlendirme yapmalıdır. Sosyal destek sistemlerinde ise; yerel yönetim, sivil toplum kuruluşları (STK) ve sağlık kurumları, okul ve aile ile iş birliği içinde çalışmalıdır. Gençlere boş zamanlarını olumlu değerlendirebilecekleri spor kulüpleri, sanat atölyeleri, gönüllü çalışmalar gibi alternatifler sunulmalıdır. Bağımlılıkla mücadele eden bireylere yönelik sosyal destek grupları rehabilitasyon sürecinde etkili olur.
Ne zaman profesyonel destek alınmalı ve hangi uzmanlık alanlarından faydalanılmalı?
Öncelikle, "Kendi başına geçer” düşüncesinin yanlış olduğunu söyleyebiliriz. Madde bağımlılığı ilerleyici bir hastalıktır ve erken dönemde alınacak profesyonel destek, uzun vadede daha kolay ve etkili bir tedavi sağlar. Dolayısıyla şüphe duyulan her durumda gecikmeden uzmanlara başvurmak gerekir. Erken destek bağımlılığın ilerlemesini önler, kişinin tedaviye yanıt verme olasılığını artırır ve uzun vadeli iyileşme sürecini kolaylaştırır. Profesyonel destek gereken durumları şöyle sıralayabiliriz: madde kullanımı düzenli hâle geldiyse, genç kontrolünü kaybetmişse, kullanımı durduramıyor veya azaltamıyorsa, madde yokluğunda terleme, sinirlilik, titreme gibi yoksunluk belirtileri ortaya çıkıyorsa, intihar düşünceleri, saldırganlık ya da ciddi davranış problemleri gözleniyorsa, depresyon, anksiyete ve halüsinasyonlar gibi ruhsal bozukluklar görülüyorsa, okuldan/işten uzaklaşma, aile ve arkadaş ilişkilerinde bozulmalar yaşanıyorsa, genç kendi çabasıyla bırakmayı deneyip tekrar başlamışsa bu durumlarda uzman yardımı şarttır. Tanı, takip ve tedavide profesyonel hiyerarşisi çok önemlidir. Çocuk ve ergen psikiyatristleri tanı koyar, ilaç tedavisi planlar ve eşlik eden depresyon, anksiyete, psikotik bozukluklar gibi psikiyatrik rahatsızlıkları değerlendirir. Psikiyatrist ve psikologlar bireysel terapi, grup terapisi ve davranışsal müdahaleler uygular. Sosyal hizmet uzmanları aile ve çevreyle koordinasyonu sağlar, sosyal destek sistemlerini harekete geçirir. Kişinin yaşam koşullarını iyileştirmeye yönelik yönlendirmelerde bulunur.
YEDAM (Yeşilay Danışmanlık Merkezi), AMATEM (Alkol Madde Tedavi Merkezi) ve ÇEMATEM (Çocuk ve Ergen Arındırma Merkezi) gibi bağımlılık tedavi merkezleri madde bağımlılığına özel yapılandırılmış tedavi programları sunar. Bazılarında ayakta tedavi, yatılı rehabilitasyon ve grup terapisi hizmetleri verilir. Tedavinin başından itibaren ekip çalışması ve multidisipliner yaklaşım çok önemlidir. Bu nedenle tanı ve tedavi yaklaşımının aileyi, okulu, sağlık sistemini ve sosyal çevreyi kapsayan bütüncül bir anlayışla yapılması gerekir.