
Büyük Yeşilay ailesine gönül veren sevgili dostlar,
Hayat hikâyelerle örülü. Hepimizin bir hikâyesi, ..
Yeşilay olarak bağımlılıklarla mücadelemiz dünyanın farklı ülkelerinde, farklı mecra ve alanlarda dört bir koldan devam ederken, sporu mücadelenin dışında bırakmak düşünülemez. Birçok sporcunun yetiştiği Yeşilay Spor Kulübü, spor alanında fırsatlar sunarken başarılı sporcuları destekliyor, sporun bir yaşam biçimi hâline gelmesi için önemli adımlar atıyor.
Bağımlılıklarla mücadele çok yönlü bir çaba gerektiriyor, bunun önemli bir parçasını da başta çocuklar ve gençler olmak üzere tüm topluma iyi ve sağlıklı yaşam için spor yapma alışkanlığı kazandıracak faaliyetler yürütmek oluşturuyor. Türkiye genelindeki 110 Yeşilay Spor Kulübümüz ile kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içerisinde ortak çalışmalar yapıyoruz ve tüm bireysel branşlarda faaliyet göstererek, spor branşlarını tanıtmayı, sevdirmeyi, sporun yaygınlaşmasına ve sağlıklı yaşam bilincinin artırılmasına katkıda bulunmayı hedefliyoruz.
Yeşilay Spor Kulübü, başta çocuklar ve gençler olmak üzere tüm toplumda “iyi ve sağlıklı yaşam için spor yapma” anlayışını hayata geçirmek üzere yola çıktı. Gençleri zararlı alışkanlıklardan uzak tutarak, sporun disiplin ve ahlakını benimsetmeyi ve bu yolla sağlıklı bireyler yetiştirmeyi temel amacı edinen Yeşilay Spor Kulübü, bu doğrultuda birçok spor dalında faaliyet gösteriyor; futbol, basketbol, voleybol gibi branşlarla hem gençlere hem de yetişkinlere spor yapma imkânı sunuyor.
Yeşilay Spor Kulübü, sporun bireyler üzerindeki fiziksel ve zihinsel etkilerini göz önünde bulundurarak, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının erken yaşlarda kazanılmasını teşvik ediyor. Özellikle gençlere yönelik olarak düzenlenen eğitim kampları, turnuvalar ve çeşitli etkinlikler, sporun yalnızca bedensel bir aktivite olmadığını, aynı zamanda sosyal becerileri ve öz güveni artırdığını da gösteriyor.
Araştırmalar, düzenli olarak spor yapan bireylerin zararlı alışkanlıklara daha az yöneldiğini ve sporun disiplin anlayışının kişisel gelişime katkı sağladığını ortaya koyuyor. Sporun bağımlılıklarla mücadeledeki bu rolünün farkında olarak, Yeşilay Spor Kulübü ile yalnızca bugünün gençlerine değil, aynı zamanda geleceğin sporcularına da yatırım yapıyoruz. Altyapı çalışmalarına önem vererek, yetenekli gençleri keşfetmek ve onları profesyonel spor hayatına kazandırmak için çaba gösteriyoruz.
Branş tescili ve sporcu lisanslama çalışmaları kapsamında kulüpler kendi şehirlerindeki tesis, antrenör ve spor malzemesi imkânları doğrultusunda toplam 40 farklı spor dalı tescili yaptırdı. Başta atletizm, badminton, bilek güreşi, bisiklet, boks, dart, eskrim, güreş, halter, judo, masa tenisi, okçuluk, tekvando ve wushu olmak üzere bireysel spor branşlarında faaliyet gösteren Yeşilay Spor Kulübü sporcuları yerel, bölgesel, ulusal ve uluslararası faaliyet ve turnuvalara katılım sağlıyor. 2024 yılı haziran ayı itibariyle Türkiye genelindeki toplam lisanslı sporcu sayımız 3001’e ulaştı.
27 TÜRKİYE ŞAMPİYONLUĞU, 76 MADALYA
Sporcular son bir yıl içerisinde yapılan ulusal müsabakalarda 27 Türkiye şampiyonluğu ve 76 madalya kazandı. Millî takıma seçilen sporcular haziran ayında katıldıkları uluslararası şampiyonalarda başarılı sonuçlar elde etti. İzmir Yeşilay SK halter sporcusu İrem Selçuk koparma, silkme ve toplamda elde ettiği derecelerle üç bronz madalya kazanarak Avrupa üçüncüsü oldu. Bu başarı ile İrem Selçuk, Yeşilay’ın uluslararası alanda madalya kazanan ilk sporcusu olarak tarihe geçti.
İş birliği ve protokol çalışmaları kapsamında, başta İstanbul olmak üzere Türkiye genelinde tüm illerde İl ve İlçe Gençlik ve Spor Müdürlükleri ile toplantılar düzenlenerek iş birliği yapılabilecek alanlar belirlendi, ortak projeler yapılmaya başlandı. Faaliyet gösterdiğimiz bireysel branşlarda ilgili federasyonlar ile iş birliği yapmak ve ortak projeler gerçekleştirmek amacıyla bugüne kadar badminton, bilardo, bisiklet, jimnastik, güreş, masa tenisi, tenis, satranç, okçuluk ve üniversite sporları federasyonları ile protokol imzalandı, diğer federasyonlarla da iş birliği protokolü süreçleri devam ediyor. Ayrıca, T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Halk Eğitim Merkezleri ve T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı Eğitim Denetim Uygulama (EDU) Merkezleri iş birliğiyle kurs ve eğitim faaliyetleri yürütüyoruz.
T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı ve federasyonlarla iş birlikleri kapsamında doğa yürüyüşleri, masa tenisi, tenis, oryantiring ve satranç turnuvaları düzenliyoruz. İstanbul’da Tarihi Yarımada ve Kadıköy Caddebostan güzergâhlarında her ay bisiklet turları organize ediyoruz. Her yıl Türkiye genelinde düzenlenen Geleneksel Yeşilay Bisiklet Turu ise 2024 yılı itibariyle T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Türkiye Bisiklet Federasyonu iş birliğiyle 81 ilde protokol katılımıyla düzenlenen resmi hüviyet kazanmış bir tur hâline geldi.
HER HİKÂYE BİR ÖRNEK
Yeşilay Spor Kulübü’nün başarılı sporcularının hikâyeleri diğer çocuk ve gençler için de örnek oluşturuyor. Bazı başarılı sporcularımızın görüşleri şöyle:
Yeşilay Spor Kulübü halter sporcularından İrem Selçuk (İzmir):
“Hedefim olimpiyat şampiyonu olmak”
Yıldızlar ve U15 Avrupa Halter Şampiyonası'nda Avrupa üçüncüsü olan İrem Selçuk, Yeşilay’ın uluslararası alanda madalya kazanan ilk sporcusu olarak tarihe geçti. Selçuk spora başlamasını ve hedeflerini şöyle anlatıyor: “Spor hayatıma ise yedi yaşında başladım. İlkokul öğretmenimin beni yetenek taramasına yönlendirmesi ise bu spora başlamamda rol oynadı. Haltere başladığımda henüz 11 yaşındaydım. Dünyada ilk beşte olmayı ve olimpiyat şampiyonu olmayı hedefliyorum. Benim gibi sporla ilgilenmek isteyenlere tavsiyem hedeflerinden vazgeçmemeleri.”
Yeşilay Spor Kulübü eskrim sporcularından Osman İbrahim Erdol (İzmir):
“Spor yapmak bizi kötü alışkanlıklardan uzak tutar”
İzmir’de düzenlenen U10-U12-U14 Kılıç Türkiye Şampiyonası’nda birincilik elde eden İzmir Yeşilay Spor Kulübü eskrim sporcusu Osman İbrahim Erdöl, “Eskrime başlama nedenim abim. Her gün abimi elinde kılıçla görüyordum, spor yaparken izliyordum. Ben de eskrime yedi yaşında başladım. Hedefim sırasıyla Avrupa, Dünya ve olimpiyat şampiyonu olup ülkemi en iyi şekilde temsil etmek. Spor yapmak bizi kötü alışkanlıklardan uzak tutar. Spor yapmak sosyalleştirir ve sağlıklı olmamızı sağlar. Bu nedenle çocukların spora başlamasını tavsiye ederim” diyor.
Yeşilay Spor Kulübü bilek güreşi sporcularından Zahit Çağlar (Tuzla):
“Yeşilay Spor Kulübü’nün üstümüzde büyük emekleri var”
Yeşilay Spor Kulübü bilek güreşi sporcularından Zahit Çağlar Yeşilay Spor Kulübü çatısı altında olmaktan mutlu olduğunu dile getiriyor ve ekliyor: “Yeşilay Spor Kulübü’nün biz sporcuların üzerinde büyük emeği var. Yeşilay Spor Kulübü benim için gerçekten çok önemli. Tüm Yeşilay spor kulübü ekibine ayrı ayrı çok teşekkür ederim. Bilek güreşine merakım çok küçük yaştan itibaren vardı. Yedi yaşında ilk kez büyük abilerimiz antrenman yaparken ben de masada maç yaptım. Son dört senedir de yarışmalara hazırlanıyorum. Hedefim Avrupa ve Dünya şampiyonu olarak çıkabildiğim en yüksek zirveye kadar çıkmak. Genç sporculara verebileceğim tavsiye disiplinli olmaları ve yaptıkları sporu severek ve en iyi şekilde yapmaya çalışmaları. Bu sporda en başarılı ülkeler Rusya ve Kazakistan, sonrasında ise Gürcistan ve Türkiye geliyor. Türkiye iyi bir yerde, ama daha iyisi de olabilir. Bilek güreşine daha fazla önem verilirse ve sporculara gerekli destekler sağlanırsa bilek güreşi Türkiye'de daha da popüler olabilir.”
Yeşilay Spor Kulübü bilek güreşi sporcularından Tunahan İlaslan (Tuzla):
“Yeşilay Spor Kulübü tüm fertleri ile sporcuya gerçek anlamda değer veriyor”
22-26 Nisan tarihleri arasına Eskişehir’de düzenlenen Ünilig Türkiye Şampiyonası’nda mücadele eden bilek güreşi sporcusu Tunahan İlarslan 80 kilogram sol kol kategorisinde Türkiye şampiyonluğu elde etti. Tunahan İlarslan Yeşilay Spor Kulübü’nün desteğini vurguluyor ve ekliyor: “Yeşilay Spor Kulübü tüm fertleri ile sporcuya gerçek anlamda değer veriyor. Türkiye’de bilek güreşi branşında çoğu spor kulübü maddi yetersizliklerden dolayı sadece lisans çıkarmaktan ibaret. Bu süreçte Yeşilay Spor Kulübü’nün önemini ve ciddiyetini kolaylıkla anlıyoruz. Küçüklüğümden beri spor kültüründen gelen bir insanım. Küçük yaşlarda farklı branşlarla ilgilendim ama doğduğumuz büyüdüğümüz ilçede ve en önemlisi de babamdan gelen bir kültürle bilek güreşi sporunun ve bu camianın uzun süredir içindeydim. 15 yaşında resmi olarak bu spora başladım ve en güzel şekilde devam ettirmeye çalışıyorum. Hedeflerim Avrupa ve Dünya şampiyonluğunu kazanarak ay yıldızımızı dünyanın zirvesine taşımak. Bu sporu gençliğin tabanına yaymak ve popülerliğini artırmak için de elimden geldiğince çabalıyorum. Ülke olarak Avrupa’da ilk üç, dünyada ise ilk beşteyiz; ancak potansiyel olarak en güçlü adaylardan biriyiz, çünkü çok iyi sporcularımız var. Devletten, belediyelerden ve özel sektör kuruluşlarından destek alırsak dünyada ilk ikide oluruz. Sporun tüm fertleri olarak tüm gücümüzle ve mütemadiyen ülkemizi ve branşımızı en güçlü noktaya taşımak istiyoruz. Bu sporun daha popüler olması için tanıtım çalışmaları yapılmalı. Ulusal yarışmaları bir lig hâline getirerek seyir zevkini ve rekabeti artırmak gerekli; aksi takdirde senede sadece bir defa yapılan yarışmalar çoğu sporcu için bir dezavantaj oluşturuyor. Maddiyat işin en önemli kısmı; bir sporcu şampiyonluk kazandıysa en doğal hakkı olarak gerekli kurumlar tarafından ödüllendirilmeli aksi takdirde birçok sporcu sporu bırakmak zorunda kalıyor. Şampiyon bir sporcu hak ettiği ödülleri zamanında almalı ve böylece alttan yetişen küçük yaştaki sporcular da teşvik edilmeli.”