Web sitemizde en iyi deneyimi yaşamanızı sağlamak için çerezleri kullanıyoruz.
Detaylı Bilgi
1069
Yaşam

“Tedavi Edilmeyen Kaygı Bozuklukları Kronikleşme Eğilimindedir”

Göksan GÖKTAŞ

İstanbul Gelişim Üniversitesi Öğretim Üyesi, Scientific World Journal Bölüm Editörü ve Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Cüneyt Evren’le; kaygı duygusunun tanımını, kaygı bozukluğunun sebeplerini, tedavi metotlarını ve kendi içinde farklılık gösteren kaygı türlerini konuştuk…

Önce temelden, kaygı duygusunu tanımlayarak başlayabilir misiniz?
Kaygı, yani anksiyete, korkuya benzeyen bir duygudur ve yaşamın normal bir parçasıdır. Gündelik yaşamda herkes farklı konularla ilgili kaygı yaşayabilir. Örneğin; sağlık, iş, okul, aile ve sosyal yaşantı ile ilgili birçok sorun kaygıya sebep olabilir. Aslında bu şekliyle kaygı bizim günlük sorunlarla baş etmek için hazırlıklı olmamızı sağlar ve tehlikelere karşı koruyucu bir işlevi vardır.
İnsanın bedensel ve ruhsal varlığını tehlikede görmesi sonucu yaşadığı huzursuzluk kişide korku ve kaygıya neden olur. Yaşamı tehdit eden gerçek, yani bilinçli tehlike karşısında hissedilen duygu korku olarak adlandırılırken; bilinç dışı, nedeni belli olmayan, ortada hiçbir somut tehlike olmamasına karşın kişinin yaşadığı huzursuzluk, tedirginlik ve bunaltı hâli ise kaygı olarak adlandırılmaktadır. Kaygı, kişinin yaşadığı o anda ve gelecekte nasıl gerçekleşeceği belli olmayan; belki de gerçekleşmesi hiç muhtemel olmayan öznel bir durumla ilgili endişe ve tedirginlik duyma hâli olarak tanımlanabilir. Bireyler kendilerine acı veren durumları inkâr edip, bastırırken; sonuçta çözülmemiş ve bilinç dışına itilen bu durumlar kişinin olağan hallerde bile tedirgin, endişeli ve kaygılı olmasına yol açar. Kişi kaygıyı sanki kötü bir şey olacakmış gibi içinde nedeni belirsiz bir sıkıntı, bir endişe duygusu olarak algılar.

Kaygı bozukluğunu nasıl tanımlarsınız?
Kaygı sık görüldüğü için her zaman bir hastalık belirtisi olarak düşünülmemelidir. Kişinin sosyal yaşamı sırasında karşılaştığı farklı durumlarda ortaya çıkabilir. Aslında olağan bir fizyolojik tepki olarak gündelik yaşamda ortaya çıkabilen kaygı duygusunu, kaygı bozukluğu olarak adlandırabilmek için, belirli bir neden olmaksızın ortaya çıkması ya da neden ile orantısız olarak aşırı derecede ruhsal ve fiziksel belirtiler yaratması, uzun sürmesi, kişinin başa çıkma kapasitesini ve işlevselliğini bozması gerekir. Kaygı bozukluğunun nedenine ilişkin farklı varsayımlar öne sürülse de gerçek ya da kurgusal bir tehdit durumuna karşı bedensel ve zihinsel bir tepki olduğu konusunda fikir birliği bulunmaktadır. Kaygı yaşayan kişi bu durumu, "kötü bir şey olacakmış hissi", “rahatsız edici bir endişe hâli" ya da  "nedensiz bir korku" şeklinde ifade eder.
Kişinin mesleki ve ailevi yaşantısını etkilemeye başlamışsa, kişilerarası ilişkilerinde zorluklar oluşturuyorsa, gün içinde çok sık karşısına çıkıyor ve gününün büyük bir bölümünü kapsıyorsa, kişi bu duygulanımını kontrol edemiyor ve başa çıkamıyorsa ve en az altı aydır bu durumu yaşıyorsa kaygı bozukluğu olma olasılığı yüksektir.

Bu rahatsızlık kendi içinde de alt başlıklara ayrılıyor mu?
Kaygı bozukluğu denince insanların aklına tek bir rahatsızlık gelebilir; ancak, bu terim bir üst başlık gibi düşünülebilir, bu başlık altında temelinde kaygı, bunaltı olan ve her biri ayrı bir belirti listesine sahip olan farklı alt türler bulunmaktadır.   

En sık görülen kaygı bozuklukları hangileridir?
Ayrılma kaygısı bozukluğu; kişinin bağlandığı insanlardan ayrılmasıyla ilgili, gelişimsel olarak uygun olmayan ve aşırı düzeyde bir kaygı ya da korku duymasıdır.
 
Seçici konuşmazlık (mutizm); kişinin başka durumlarda konuşuyor olmasına karşın, konuşmasının beklendiği okul gibi özgül toplumsal durumlarda, sürekli bir biçimde, konuşamıyor olmasıdır.
 
Özgül fobi; kişinin özgül bir nesne ya da durumla, örneğin uçağa binme, hayvanlar, iğne yapılması, kan görme gibi, ilgili olarak belirgin bir korku ya da kaygı duymasıdır.
 
Toplumsal kaygı bozukluğu (sosyal fobi); kişinin, başkalarınca değerlendirilebilecek olduğu bir ya da birden çok toplumsal durumda belirgin bir korku ya da kaygı duymasıdır. Karşılıklı konuşma, tanımadık insanlarla karşılaşma, yemek yerken gözlenme, herkesin önünde bir konuşma yapma gibi durumlar örnek verilebilir.
 
Panik bozukluğunda kişi; yineleyen beklenmedik panik atakları yaşıyordur. Bir panik atağı dakikalar içinde doruğa ulaşan ve o sırada kaygının fizyolojik ve ruhsal bilişsel belirtilerinden dört ya da daha fazlasının ortaya çıktığı, birden yoğun bir korku ya da yoğun bir içsel sıkıntının bastırdığı durumdur. Ataklar arasında kişi atağı tekrar yaşayacağı ile ilgili beklenti kaygısı yaşar.
 
Agorafobide kişi, kaçmanın güç olabileceğini ya da panik benzeri ya da yetersizleştiren ya da utanç veren diğer belirtilerin olması durumunda yardım alamayabileceğini düşündüğü için bu tür durumlardan kaçınır. Örneğin toplu taşıma araçlarını kullanma, otoparklar, alışveriş merkezleri gibi açık yerlerde bulunma, mağazalar, tiyatrolar, sinemalar gibi kapalı yerlerde bulunma, sırada bekleme ya da kalabalık bir yerde bulunma ve tek başına evin dışında olma gibi.
 
Yaygın kaygı (anksiyete) bozukluğunda ise, en az altı aylık bir sürenin çoğu gününde, birtakım olaylar ya da etkinliklerle (işte ya da okulda başarı gösterebilme gibi) ilgili olarak, aşırı bir kaygı ve kuruntu yani kaygılı beklenti vardır. Bu kişilerde dinginleşememe yani huzursuzluk ya da gergin ya da sürekli diken üzerinde olma, kolay yorulma, odaklanmakta güçlük çekme ya da zihnin boşalmaması, kolay kızma, kas gerginliği ve uyku bozukluğu gibi belirtiler görülebilir.
 
Bunlar dışında maddenin ilacın yol açtığı ve başka bir sağlık durumuna bağlı kaygı bozuklukları da tanımlanmıştır. Daha önce kaygı bozukluğu başlığı altında değerlendirilen obsesif kompulsif bozukluk ve travma sonrası stres bozukluğu gibi ruhsal travmalarla ilgili bozukluklar, en son güncellenen psikiyatrik tanı sisteminde (DSM-5) kaygı bozukluğu tanı grubundan ayrılarak ayrı gruplar olarak tanımlanmışlardır.
 
Kaygı bozuklukları ne kadar sıklıkta ve daha çok kimlerde görülüyor?
Kaygı bozuklukları toplumda en yaygın olarak görülen ruhsal hastalıklardır. Toplumdaki yaşam boyu yaygınlığının yüzde 13 ile yüzde 28 arasında, 12 aylık yaygınlığının ise yüzde 5 ile yüzde 19 arasında olduğu bildirilmektedir. Kadınlarda erkeklere oranla iki kat daha fazla görülür. Vakaların yarısından çoğu çocukluk ve erişkinliğe geçiş döneminde başlamaktadır. En sık görünen kaygı bozukluğu özgül fobilerdir. Sosyal fobi ise toplum içinde konuşmaya ilişkin kaygılar göz önüne alındığında en yaygın bozukluk olmaktadır.
Çocuklarda kaygı bozukluğu, çocukluk çağında en sık görülen ruhsal bozukluklar içinde birinci sırada gelmektedir ve yüzde 8 ile yüzde 18 arası değişen bir yaygınlık oranına sahiptir. Fizyolojik, duygusal, bilişsel ve davranışsal etkilerinden ötürü kaygı bozukluğunun tüm tipleri, çocukların işlevselliğini oldukça olumsuz etkilemekte ve tedavi edilmediği takdirde özellikle aile, arkadaş ve okul alanlarında olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. 
Kaygı bozukluğu teşhisi konan kişilerin genelde çekingen ve bağımlı bir yapıları olup, kendilerine güvenleri azdır. Çoğu vaka toplumsal ilişkilerde arka planda durmayı yeğleyip, aşırı kırılgan, utangaç, eleştiriye çok duyarlı, çabuk yıkılan kişilerdir.

Kaygı bozukluğu yaşayan bir insan neler hisseder, nasıl bir ruh hâlindedir?
Kaygı bozukluğu ruhsal ve bedensel belirtilerle kendini gösterir. Çok hafif tedirginlik ve gerginlik duygusundan panik derecesine varan değişik yoğunlukta endişe duygusu, kötü bir şey olacakmış gibi nedeni belirsiz bir sıkıntı olarak algılanabilir. Ağır derecelerinde kişinin benliği bu ruhsal acı altında ezilir kimi kez dağılır ve en güçlü fiziksel ağrıların bile bu denli rahatsız edici olmadığı söylenebilir.
Kaygı durumunda korkuda olduğu gibi kan basıncının yükselmesi, kalp atımının hızlanması, sıcak- soğuk, nefes alamama hissi, oksijen açlığı, boğulma hissi, boğazda göğüste sıkışma hissi, kaslarda gerginleşme, baş ağrısı, baş dönmesi, uyuşma, kılların dikleşmesi, göz bebeklerinde büyüme, ağız kuruması, yüzde solukluk, el ayalarında terleme, sık idrara çıkma, karın ağrısı, şişkinlik, sık dışkılama, kusma ve öğürme eğilimleri, libido azalması gibi fizyolojik belirtiler görülebilir. Psikomotor aktivitede artma bazen de azalma, donup kalma olabilir. Bütün bu belirtiler organizmada tehlike karşısında kaç ya da savaş ilkesinin işlediğini göstermektedir. Böyle bir tehlike karşısında organizmanın doğal savunmaları özellikle de sempatik sinir sistemini harekete geçirir.
Kaygı bozukluğunu sadece klinik belirtiler kümesi olarak görmek doğru değildir. Dikkat ve bellek bozuklukları, tehlike algısına yönelik seçici dikkat artışı, endişe korku hissi, kalp krizi geçireceğine, öleceğine, kontrolünü kaybedeceğini, çıldıracağını düşünme ve bu durumlara ilişkin felaketleştirici senaryolar oluşturma, bayılma korkuları, depersonalizasyon yani kendisini yabancı gibi değişmiş hissetme, derealizasyon yani ortamı yabancı ya da değişmiş hissetme gibi ruhsal ve bilişsel belirtiler de kaygı bozukluğunda sıklıkla görülebilir. 

Teknolojinin, sosyal medyanın, günlük hayatın getirdiği stresin; modern insanın başarı ve hırs takıntısının kaygıyı artırıcı etkisi olduğu söylenebilir mi?
Zamanımız insanı yaşamın neredeyse her döneminde başarı ve rekabet odaklı hareket etmektedir. Okul döneminde öğrenciler çeşitli aşamalarda geleceklerini belirleyecek sınavlara girmektedir ve artık günümüzde sınav kaygısı ile öğrenciler tedaviye alınmaktadır. Benzer durum iş yaşamında da gözlenmekte ve bu süreçler, özellikle genetik olarak yatkınlığı olan ve stres ile uygun baş etme becerileri olmayan bireylerde, kaygı bozukluğu ortaya çıkabilmektedir. 
Kitle iletişimindeki muazzam artış ile birlikte sanal ortamda artan iletişim, bireyin anlamlı ötekiler dünyasını genişletirken, aynı zamanda onu her an takip eden ve takip edilen bir etkileşimsel sürece de sürüklemiştir. Böylece birey ötekinin gözünü her an yanında taşımaya gönüllü olmuştur. Teknolojinin sağladığı bu yeni iletişim şeklinde insanlar diğerlerinin ne yaptığını takip etmekte, kendileri ile kıyaslamakta ve bununla ilgili kaygı yaşamaktadırlar. Sosyal medyada gelişmelerden uzak kalma korkusu gibi yeni korku ve kaygı türleri ortaya çıkmaktadır. 
İnternetten hızla bilgi sağlanması, ancak bu bilgilerin bir kısmının gerçek ya da uygun olmaması insanların kaygılarını artırabilmektedir. Diğer yandan sosyal kaygısı olan bireyler için isimsiz olunabilen internet ortamı diğerleriyle iletişime girme ya da alışveriş yapma gibi etkinlikleri mümkün hale getirmekte, ancak bu şekilde kişilerin gerçek iletişime girmelerini engellemekte ve kaçınma davranışlarını körüklemektedir. Kaygı bozukluğu yaşayan birey, olumsuz duygularını yatıştırmak amacıyla internet üzerinden oyun oynama, kumar, alışveriş, sosyal medya ve seks gibi potansiyel olarak bağımlılık yapabilecek davranışlar içine girebilmektedir. Teknolojinin aşırı ve sorunlu kullanımı nedeniyle sosyal yaşamdan ve sosyal yaşamın gerektirdiği gerçek ilişkilerden uzaklaşan birey ise, çeşitli psikolojik sorunlar ile karşı karşıya kalabilmektedir. Teknoloji bağımlılığının risk faktörü olduğu psikolojik sorunlar arasında kaygı bozuklukları öncelikli olarak sayılabilir. Dijital oyun, kumar, akıllı telefon ve sosyal medyanın aşırı kullanımı gibi nedenlerden ötürü birey, depresyonun yanı sıra kaygı duygusu ile de karşı karşıya kalabilmektedir. Örneğin bir danışanım sadece internet ortamında iletişimde olduğu ve beraber oyun oynadıkları kişi mesajlarına cevap vermeyince kaygı yaşamaya başlamış, konsantre olamama ve uykusuzluk gibi şikâyetleri ortaya çıkmıştır. 
Teknolojinin gelişimi kaygı bozukluklarına yol açabilirken, diğer yandan kaygı bozukluklarının tedavisinde de kullanılabilmektedir. Sanal gerçeklik; bireyin duyularını yanıltarak fiziksel olarak sanal ortamın içindeymiş gibi hissetmesine olanak sağlayan, üç boyutlu bilgisayar grafikleri temelli teknolojilerin kullanıldığı görece yeni bir maruz bırakma aracıdır. Sanal gerçekliğe dayalı terapilerin başta kaygı bozuklukları olmak üzere geniş bir yelpazede uygulama alanına sahip olduğu görülmektedir. Sanal gerçekliğin zihinsel imgelemeye kıyasla daha gerçekçi olduğu ve daha güçlü bir “orada olma” hissi yarattığı; yaşantısal maruz bırakmaya kıyasla ise daha güvenli bir başlangıç noktası olduğu, daha kullanışlı ve kontrollü bir şekilde uygulanabildiği görülmektedir.

Bir vaka üzerinden anlatabilir misiniz?
Kaygı bozukluğu olan danışanlarımızın başvurularında yaşadıklarını tanımlamalarına örnek vermek istersek; “Sıkıntı geliyor, tıkanıyorum, bunalıyorum ve boğulacak gibi oluyorum.”, “Öyle şiddetli sıkıntı basıyor ki öleceğim, çıldıracağım ya da aklımı kaybedeceğim diye çok korkuyorum. Yerimde duramıyorum. Nefesim daralıyor, titriyorum.”, “Telefon ya da kapı çalsa çok heyecanlanıyorum ve kalbim hızla çarpmaya başlıyor. Çocuklarımın ya da yakınlarımın başına kötü bir şey gelmiş olabileceği düşüncesi ile çok endişeleniyorum.”, “Nedensiz yere kalbim kötü kötü çarpıyor. Hemen aklıma kötü şeyler geliyor ve bende mutlaka bir kalp hastalığı var diye düşünüyorum. Kaç kez gidip çeşitli tetkikler yaptırdım. Doktorlar bir şeyim olmadığını söyledikleri halde aynı belirtiler tekrar oluyor.”
Bir danışanımı kısaca özetlemek isterim. Danışan 43 yaşında erkek, telefon ile arayarak ertesi gün için randevu istedi. 15 yıllık panik bozukluk öyküsü vardı. Öğlen randevusuna geldiğinde sabahtan kendisini yıllardır takip eden kardiyoloğa gittiğini ve yüksek bir meblağ ödeyerek kalp açısından tam bir kontrol yaptırdığını söyledi. Altı aydır terapiye gidiyordu ve yıllar içinde defalarca kardiyolojik açıdan anjiyo da dahil iki üç ayda bir tüm tetkiklerini yaptırmaktaydı. Bu süreyi kalp damarlarında tıkanıklık gelişmesi için gereken süre olarak belirlemişti. Boyun fıtığı vardı ve sol omzuna ağrı yapıyordu. Bunu bilmesine rağmen o “Ya kalbim rahatsızsa kalp krizi geçirirsem, ya bu sefer kalp kriziyse” diyerek panik atak yaşıyordu. Bunun dışında devamlı “Ya panik atak yaşarsam” şeklinde beklenti kaygısını yaşamaktaydı. Evden gerekmedikçe çıkmıyor, iş seyahatlerine uçakla gidemiyor, yanında ona yardım edebilecek birinin mutlaka olması şartıyla çok uzak yerlere bile arabayla gidiyor ve kaldığı otelleri en güvendiği hastaneye en yakın olanlardan seçiyordu. Psikiyatrik ilaç kullanmıyor ama kalp krizini engelleyeceğini düşündüğü bir kan sulandırıcıyı düzenli kullanıyor, bir diğerini de panik ataklar sırasında kullanmak üzere cüzdanında taşıyordu. Danışana ilaç tedavisi ile birlikte bilişsel davranışsal terapi uygulandı ve süreç içinde belirtilerinde belirgin bir azalma sağlandı.         

Bu kişilerin tedavisinde nasıl bir yöntem izleniyor ve tedavi edilmezse sorun nereye kadar gidebiliyor?
Kaygı bozukluklarının tedavisinde ilaç tedavisinin yanında başvuran hastanın yaşadığı belirtiler ve varsa hastalığı ile ilgili açıklayıcı bilgilerin verilmesi gibi psikoeğitimsel terapi yaklaşımları ilk adım tedaviden itibaren yapılmalıdır. Bu hasta gruplarına sadece ilaç tedavisi yaklaşımı birçok tedavi kılavuzunda artık önerilmemektedir. Psikoterapi beraberinde ilaç tedavisi olsun ya da olmasın kullanılması gereken ana tıbbi yöntemdir. Kişinin beklentilerini, düşünüş biçimini değiştirme; gevşeme eğitimi, belli durumlardan kaçınma gelişmiş ise kaygıya yol açan etkenlerle yüzleştirme gibi yaklaşımların olduğu bilişsel davranışsal tedavi uygulanması etkili kanıtlanmış bir tedavi yöntemidir. 
Hastanın intihar düşünceleri olduğunda, alkol ve madde kullanımında, ciddi tıbbi ya da psikiyatrik ek tanı bulunduğunda, ileri derecede kaçınma davranışları ve ileri derecede işlevsellik kaybında, gebelikte, daha önce kullanılan ilaçlara zayıf cevap bulunduğunda, kişilik bozukluğu varlığında psikiyatri merkezi ile hastanın teması hemen sağlanmalı ve gerekirse bu hastaların psikiyatri kliniğinde yatarak tedavisi sağlanmalıdır.
Tedavi edilmeyen kaygı bozuklukları çoğunlukla kendiliğinden düzelmez ve kronikleşme eğilimindedir. Bu durumda tabloya başta depresyon olmak üzere başka psikiyatrik tanılar eklenebilir ve bu durum tedaviyi daha da güçleştirir. Özelikle depresyon da tabloya eklendiğinde kişide intihar düşünceleri ve girişimleri ortaya çıkabilir. Kişinin işlevselliği ciddi düzeyde bozularak önemli iş kayıplarına yol açabilir. Kişi kaygı ile baş etmek amacıyla, bir diğer deyişle kendisini “tedavi” etme çabası olarak alkol ya da diğer maddeleri kullanabilir. Bu hızla bağımlılık gelişmesine neden olabileceği gibi, alkol ya da madde kullanımı başta kişiyi rahatlatmış gibi görünse bile ilerleyen süreçte kaygı bozukluğunun daha da kötüleşmesine neden olur.  

Kaygı bozuklukları en çok hangi rahatsızlıklar ile karıştırılıyor? Panik atakla arasındaki belirgin farklar neler mesela?
Birçok organik hastalık kaygıya benzer belirtilere neden olabilir. Bu nedenle diğer tıbbi nedenlerin ayrıntılı bir şekilde incelenmesi gerekir. Çok sık ve fazla kullanılan alkol ve bağımlılık yapıcı maddeler de benzer bir duruma yol açabilir. Bu nedenle gerekli tetkikler yapılıp fiziksel yani organik bir neden bulunup bulunmadığı saptanmalıdır. Eğer saptanırsa bu durumun uygun bir şekilde tedavi edilmesi gerekmektedir. Depresyon için tipik olan belirtiler olumsuz duygu durum, hayattan zevk alamama iken; kaygı bozukluğu için tipik olan belirtiler fizyolojik uyarılmışlık ve gerilim hissidir. Her iki bozuklukta da çakışan belirtiler olumsuz duygulanım, değersizlik ve reddedilmişlik hissi, eleştiriye aşırı duyarlılık, kendini aşırı inceleme, sosyal huzursuzluk, uyku ve iştah bozukluğu gibi yakınmalardır. Yine de bu iki bozukluk kişide aynı anda bulunabilir.
Panik bozukluk ve özgül fobi gibi bazı kaygı bozuklukları ataklar halinde yaşanırken, yaygın anksiyete bozukluğunda daha çok süreğen bir kaygı durumu yaşanır. Başta panik bozukluk ve sosyal fobi olmak üzere tüm kaygı bozukluklarında panik atağı görülebilir. Panik atağı bir kaygı bozukluğu adı değil bir kaygı tipidir. Bununla birlikte kronikleşmiş bir kaygı bozukluğunda hem ataklar halinde hem de sürekli bir kaygı gözlenebilir.
 
PROF. DR. CÜNEYT EVREN KİMDİR?
1991 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesini bitirdi. Psikiyatri uzmanlık eğitimini Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 1996 yılında tamamladı. Aynı yıl hastanenin “Alkol Madde Araştırma, Tedavi ve Eğitim Merkezi’nde (AMATEM)” başasistan olarak çalışmaya başladı, 2006 yılında Doçent, 2012 yılında ise Eğitim Görevlisi oldu. Son 12 yıl AMATEM’in sorumluluğunu, Düşünen Adam Psikiyatri ve Nörolojik Bilimler Dergisi Editörlüğünü ve Bakırköy Araştırma ve İleri Eğitim Merkezi (BARİLEM) Başkanlığını yürüttükten sonra, 2021 yılı Eylül ayında bu görevlerinden ayrılarak, İstanbul Gelişim Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Psikoloji Bölümü’ne Profesör olarak atandı. 2009-2014 tarihleri arasında T.C. Sağlık Bakanlığı Madde Bağımlılığı Tedavisi Bilim Kurulu Üyeliği’ni yürüten Prof. Dr. Evren, Türkiye Psikiyatri Derneği’nde 2011-2014 tarihleri arasında Psikiyatride Araştırma Çalışma Birimi Koordinatörlüğü’nü, 2014-2018 tarihleri arasında ise Alkol Madde Kullanım Bozukluğu Çalışma Birimi Koordinatörlüğü’nü üstlenmiştir. Yine Türkiye Psikiyatri Derneği’nde 2011-2016 tarihleri arasında Bilimsel Toplantı Düzenleme Kurulu Üyeliği’ni, 2016-2018 tarihleri arasında ise Kongre Düzenleme Kurulu Başkanlığı’nı yürütmüştür. Önemli bir kısmı alkol madde bağımlılığı ve davranışsal bağımlılıklar alanlarında olmak üzere 300 üzerinde ulusal ve uluslararası bilimsel yayını ve kitap bölümleri bulunmaktadır. Ülkemizdeki 2023 yılı değerlendirmesine göre h indeksi 40’dır ve birçok ulusal ve uluslararası bilimsel derginin danışma kurullarında yer almış ve hakemlik yapmıştır. Halen İstanbul Gelişim Üniversitesindeki Öğretim Üyeliği görevini sürdüren Prof. Dr. Cüneyt Evren, Scientific World Journal Bölüm Editörlüğü ve Yeşilay Bilim Kurulu Üyeliği görevlerini de yürütmektedir. Prof. Dr. Cüneyt Evren ayrıca, özel ofisinde danışanlarını kabul etmektedir.

Yaşam

Spor Salonlarındaki Tehlike: Anabolik Steroidler

1091Aralık2024
Yaşam

Prof. Dr. Cüneyt Evren: “Steroid Kullanan Her Dört Erkekten Birinde Steroid Bağımlılığı Var”

1091Aralık2024
Yaşam

Prof. Dr. Rüştü Güner: “Anabolik Steroidler, Tüm Organ Sistemlerine Zarar Verir”

1091Aralık2024
Yaşam

Kusursuz Beden Algısı Steroid Kullanımını Tetikliyor

1091Aralık2024
Yaşam

Serkan Yimsel: “Anabolik Steroidleri Teşvik Ve Tedarik Edenler Cezalandırılmalı”

10912024
Yaşam

Av. Mehmet Yoğurtcuoğlu "Steroidler Sporun İtibarını Korumuyor, Aksine Tehdit Ediyor"

1091Aralık2024
Kumar Bağımlılığı

Doç. Dr. Merih Altıntaş: “Sanal Kumar Bağımlılığı Kendini Gizleyebilen Bir Hastalıktır”

1090Kasım2024
Kumar Bağımlılığı

Gittikçe Artan Endişe: Ergenlikte Sanal Kumar

1090Kasım2024
Kumar Bağımlılığı

YEDAM’dan Kumar Bağımlılığı Tedavisine Güncel Yaklaşımlar

1090Kasım2024
Kumar Bağımlılığı

Dünya Sağlık Örgütü’nün Sanal Kumar Bağımlılığına Yaklaşımı

1090Kasım2024
Kumar Bağımlılığı

Sanal Kumarda “Oyun” Ve “Eğlence” Tuzağı

1090Kasım2024
Kumar Bağımlılığı

Zamansız Ve Mekânsız Bir Bağımlılık: Sanal Kumar

1090Kasım2024
Sağlıklı Yaşam

Olimpiyat Özel Dosyası

1089Ekim2024
Sağlıklı Yaşam

Prof. Dr. Hakan Coşkunol: “Egzersiz, beynin ödül sistemini değiştirir”

1089Ekim2024
Sağlıklı Yaşam

Günlük Hayatta Nasıl Aktif Olabiliriz?

1089Ekim2024
Sağlıklı Yaşam

Klinik Psikolog Melisa Varol: “Spor, bedensel ve psikolojik iyilik halimizi güçlendiren etkili bir araç”

1089Ekim2024
Sağlıklı Yaşam

Çocuklar Hareket Ediyor!

1089Ekim2024
Sağlıklı Yaşam

Düzenli Sporun Faydaları Nelerdir?

1089Ekim2024
Sağlıklı Yaşam

Bağımlılıklarla Mücadeleye Spor Desteği: Yeşilay Spor Kulübü

1089Ekim2024
Yaşam

Prof. Dr. Osman Tolga Arıcak: “Çocuklar gereksiz teknolojiye maruz bırakılmamalı”

1088Eylül2024
Yaşam

Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Aile ilişkileri kuşak farkı bilinciyle kurulmalı”

1088Eylül2024
Yaşam

Okullarda İlk Ders Zili Çalıyor

1088Eylül2024
Yaşam

Yaşam Becerileri Bağımlılıklardan Koruyor

1088Eylül2024
Yaşam

Değerlendir, Sürdür, Yaşat, İlham Ol…

1088Eylül2024
Yaşam

Yeşilay Kolu’ndan Benim Kulübüm Yeşilay Projesi’ne…

1088Eylül2024
Yaşam

Geleceğin Bireyleri Yeşilay’ın Çocuk Dergileri ve Oyunlarıyla Büyüyor

1088Eylül2024
Yaşam

Daha Doğal Bi̇r Yaşam İçi̇n 9 Öneri

1087Ağustos2024
Yaşam

Doğallığın Işıltısı

1087Ağustos2024
Yaşam

Gezegene İyi Gelen, Bize De İyi Geliyor

1087Ağustos2024
Yaşam

Doğal Yaşama Dönüş Hareketleri

1087Ağustos2024
Yaşam

Sakin Şehirlerde Kendi Ritminde Hayatı Yaşa

1087Ağustos2024
Yaşam

Daha İyi Hissetmek İçin Haydi Doğaya

1087Ağustos2024
Yaşam

Sadeleşmek Elimizde

1086Temmuz2024
Yaşam

Geçmişi Anlamlandırmak Kişiyi Rahatlatır

1086Temmuz2024
Yaşam

Bedensel Hafifleme İçin Bütüncül Bir Yaklaşım Gerekir

1086Temmuz2024
Yaşam

Beynimiz Neden Yorulur?

1086Temmuz2024
Yaşam

Yaşam Alanlarında Sadeliğin Zarafeti!

1086Temmuz2024
Yaşam

Zihinsel Hafiflik ve Ruhsal Arınma İçin: Dijital Detoks Zamanı!

1086Temmuz2024
Teknoloji Bağımlılığı

Sosyal Medyayı Doğru Kullanmanın 9 Yolu

1085Haziran2024
Teknoloji Bağımlılığı

Sosyal Medya Bağımlılığı Tedavisinde İzlenen Yollar

1085Haziran2024

“Sosyal Medya Platformları Dengeli ve Sorumlu Bir Şekilde Kullanılmalı”

Haziran
Teknoloji Bağımlılığı

"Çocuğun Dijital Ayak İzi, Geleceğini Etkileyebilir"

1085Haziran2024
Teknoloji Bağımlılığı

“Gerçek Sosyal Hayat; Yüz Yüze, Derin ve Anlamlı İlişkiler Üzerine Kuruludur”

1085Haziran2024
Teknoloji Bağımlılığı

Sosyal Medyanın Kontrolüne Girdik

1085Haziran2024
Teknoloji Bağımlılığı

Yemiyor İçmiyor Çevrim İçi Oluyoruz

1085Haziran2024
Sağlıklı Yaşam

Obezite Küresel Bir Pandemiye Dönüştü

1084Mayıs2024
Sağlıklı Yaşam

Uz. Dr. Ayça Kaya: “Buzdolabı ile Aranıza Mesafe Koyun”

1084Mayıs2024
Yaşam

Diyetisyen Kübra Çıtlak: “Son 30 Yılda Çocuk ve Ergenlerde Obezite, Dünya Genelinde Arttı”

1084Mayıs2024
Sağlıklı Yaşam

Hormonlar Kilomuzu Nasıl Etkiliyor?

1084Mayıs2024
Sağlıklı Yaşam

Çocuk Beslenmesindeki Tehlike: Abur Cubur

1084Mayıs2024
Sağlıklı Yaşam

Psikolojik Nedenleri ve Sonuçlarıyla Obezite

1084Mayıs2024
Sağlıklı Yaşam

Obezitenin Yol Açtığı 10 Sağlık Sorunu

1084Mayıs2024
Yaşam

Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül: “Öfkenin olduğu yerde olumlu duygular barınamaz”

1083Nisan2024
Yaşam

Prof. Dr. Cüneyt Evren: “Kronik yorgunluk sendromu, yaşam kalitesini etkileyen ciddi bir durumdur”

1083Nisan2024
Yaşam

Klinik Psikolog Gökhan Ergür: “Metropol yaşamı ve sosyal medya kaygı düzeyini artırıyor”

1083Nisan2024
Yaşam

İnsanın Dijital Çağ ile İmtihanı

1083Nisan2024
Bağımlılık

Hilal-i Ahdar’dan Yeşilay’a 104 yıllık mücadele

1082Mart2024
Alkol Bağımlılığı

Yeşilay’ın ilk gençlik teşkilatının kuruluşu "Türkiye İçki Aleyhtarı Gençler Cemiyeti"

1082Mart2024
Yaşam

Yeşilay gençliği seviyor, gençlik Yeşilay’ın varlığını hissediyor

1082Mart2024
Bağımlılık

Yeşilay ülküsünün yılmaz neferleri: Yeşilay kadınları

1082Mart2024
Bağımlılık

Ulusaldan evrensele Yeşilay mücadelesi

1082Mart2024
Bağımlılık

Yeşilay’ın dünyada örnek alınan öncü modeli: YEDAM

1082Mart2024
Tütün Bağımlılığı

Elektronik Sigara Gerçeği! Çocuklar ve Gençler Yalanlarla Kandırılıyor

1081Şubat2024
Alkol Bağımlılığı

“Çocukların ve Gençlerin Elektronik Sigaraya Erişimleri Hızlı Bir Şekilde Engellenmeli”

1081Şubat2024
Tütün Bağımlılığı

“Elektronik Sigara, Dünyanın Baş Belasına Dönüşmüş Durumda”

1081Şubat2024
Tütün Bağımlılığı

“Çok Uluslu Tütün Şirketleri, Nikotin Bağımlısı Bir Nesil Oluşturmak İstiyor”

1081Şubat2024
Tütün Bağımlılığı

“Elektronik Sigaralar Mutlak Zararlı ve Bağımlılık Yapıcıdır”

1081Şubat2024
Tütün Bağımlılığı

“Elektronik Sigaraya Erişim Bu Kadar Kolay Olmamalı”

1081Şubat2024
Alkol Bağımlılığı

Alkol Bağımlılığı Bireyi ve Toplumu Tehdit Ediyor

1080Ocak2024
Alkol Bağımlılığı

Alkolün Güvenli İçilebilecek Bir Miktarı Yoktur

1080Ocak2024
Alkol Bağımlılığı

Sosyal Hizmet, Tedavinin En Önemli Yapı Taşlarından Bir Tanesi

1080Ocak2024
Bağımlılık

Kadınlar Bağımlılık Sürecinde Yalnız Kalıyor

1080Ocak2024
Alkol Bağımlılığı

Alkolle Mücadelenin Yolu; Vergilendirme, Erişim Kısıtlamaları ve Pazarlama Yasaklarıdır

1080Ocak2024
Alkol Bağımlılığı

Alkol Bağımlılığına Uluslararası Yaklaşımlar

1080Ocak2024
Yaşam

Savaş, Halk Sağlığını Onarılamaz Biçimde Etkiliyor

1079Aralık2023
Yaşam

“Medyada Yaratılan Algı; Haklıyı Haksız, Doğruyu Yanlış, Güzeli Çirkin Olarak Konumlandırabiliyor”

1079Aralık2023
Yaşam

“Savaşlar, Savaşanları Olduğu Gibi Savaşmayanları Da Olumsuz Etkiler”

1079Aralık2023
Yaşam

“Artık Savaşlar Sadece Sahada Değil, Dijital Dünyada Da Gerçekleşiyor”

1079Aralık2023
Yaşam

“Çocuklardaki ‘Güvenli Dünya’ Algısı Zarar Gördü”

1079Aralık2023
Yaşam

Toplumsal Kaygı Bozuklukları Bağımlılıklara Neden Olabilir Mi?

1079Aralık2023
Bağımlılık

Bağımlılık Herkesi Etkileyen Genel Bir Sorundur

1078Kasım2023
Bağımlılık

Kadınlar Bağımlılıkta Da Ayrımcılıkla Karşı Karşıya Kalıyor

1078Kasım2023
Bağımlılık

Bağımlılığın Ve Şiddetin Doğasında Ortak Ve İç İçe Faktörler Vardır

1078Kasım2023
Bağımlılık

“Anne Veya Eşin Bağımlılık Sorunu Olan Bireye Yönelik Tutum Ve Davranışları Tedavinin Seyrini Etkiliyor”

1078Kasım2023
Yaşam

Kadına Yönelik Şiddete Karşı: 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü

1078Kasım2023
Sağlıklı Yaşam

Sağlıklı Nesiller İçin Sağlıklı Gebelik

1078Kasım2023
Yaşam

Yeşilay Kadınları Güçlenerek Büyüyor

1078Kasım2023
Yaşam

Dijital Çağda En Kırılgan Grup Çocuklar Ve Gençler

1077Ekim2023
Teknoloji Bağımlılığı

“Dijital Bağımsızlık En Önemli Gündemimiz Olmalı”

1077Ekim2023
Teknoloji Bağımlılığı

“Sağlıklı Teknoloji Kullanımında Teknoloji Amaç Değil, Araçtır”

1077Ekim2023
Teknoloji Bağımlılığı

Çocuklarda Ekran Bağımlılığı

1077Ekim2023
Teknoloji Bağımlılığı

Dijital Bağımlılıktan Uzak, Hayata Yakın Olun!

1077Ekim2023
Yaşam

“Notların Telafisi Vardır, Ancak Zedelenen Öz Güvenin Telafisi Meşakkatlidir”

1076Eylül2023
Eğitim

“Başarının Sırrı Çocuğu Tanımaktan Geçiyor”

1076Eylül2023
Eğitim

Ziller Minikler İçin Çalıyor… Okula Uyum Süreci İçin Öneriler

1076Eylül2023
Eğitim

Çocuğun Okul Başarısını Artırmanın 15 Etkili Yolu

1076Eylül2023
Eğitim

Çocuğunuza Zaman Yönetimini Nasıl Öğretebilirsiniz?

1076Eylül2023
Yaşam

“Günümüzde Ruh Sağlığını Korumak Daha Zor Ve Daha Önemli Hale Geldi”

1075Ağustos2023
Bağımlılık

Bağımlılık Ve Ruh Sağlığı İlişkisi Karşılıklıdır

1075Ağustos2023
Yaşam

“Çocuk Olumsuz Duyguları Makul Düzeyde Deneyimlemeli”

1075Ağustos2023
Bağımlılık

Bağımlı Bireylere Doğru Yaklaşım Nasıl Olmalı?

1075Ağustos2023
Yaşam

Koruyucu Ruh Sağlığıyla Tanışın

1075Ağustos2023
Tütün Bağımlılığı

“Tütün Kontrolü Toplumsal Gündemin Ana Konusu Yapılmalı”

1074Temmuz2023
Tütün Bağımlılığı

“Asıl Mücadele Tütün Endüstrisi İle Mücadeledir”

1074Temmuz2023
Tütün Bağımlılığı

“Zararsız Tütün Olması Mümkün Değildir”

1074Temmuz2023
Tütün Bağımlılığı

“Elektronik Sigaraların Ülkeler Tarafından Teşvik Edilmesi Sorumsuzluk Örneğidir”

1074Temmuz2023
Tütün Bağımlılığı

“Tütün Şirketleri, İnsanların Sigara İçmek İstemeyecekleri Bir Günün Geleceğini Biliyor”

1074Temmuz2023
Yaşam

“Sağlıklı Etkileşim Ancak Empati İle Olur”

1073Haziran2023
Yaşam

“Empati Gelişimi Bebeklikte Başlar”

1073Haziran2023
Yaşam

“Empati Bir Duygudaşlık Göstergesidir”

1073Haziran2023

Toplumsal Duyarlılığın Vücut Bulmuş Hâli: Gönüllülük

1073Haziran2023
Yaşam

Yeşilay, TİSK Ve TÜMOSAN Depremzede Çocuklar İçin Güçlerini Birleştirdi

1073Haziran2023
Yaşam

Dayanışma Ruhu Kültürel Kodlarımızda Var

1072Mayıs2023
Yaşam

“İyi İletişim Ve Doğru Bilgi Kaygıyı Azaltır”

1072Mayıs2023
Yaşam

Afetlere Dirençli Şehirler Nasıl İnşa Edilmeli?

1072Mayıs2023
Yaşam

Sıfır Maliyetle Kentsel Dönüşüm Mümkün

1072Mayıs2023
Yaşam

“Bugünün Gençleri Üst Kuşaklardan Çok Daha İyiliksever Ve Dayanışmacı”

1072Mayıs2023
Yaşam

Millî Birlik Ve Beraberlik Kodlarımızda Var: Millî Mücadele’den Kahramanmaraş Depremine Toplumsal Kenetlenme

1072Mayıs2023
Yaşam

“Bir An Önce Normalleşmeliyiz”

1071Nisan2023
Yaşam

Dijital Medya Çocuğu Sosyal Hayattan Koparıyor

1071Nisan2023
Yaşam

“Hey Çocuk! Bırak Tabletini Sakince Kitabın Kapağını Aç! Kalbini Aç…”

1071Nisan2023
Yaşam

Mutlu Bir Çocukluk İçin Projeden Çok Daha Fazlası Gerekiyor

1071Nisan2023
Yaşam

Çocuk Gülerse Dünya Güler

1071Nisan2023
Yaşam

Hilal-i Ahdar’dan Yeşilay’a

1070Mart2023
Yaşam

Sivil Toplum Kuruluşları Ve Gönüllülüğün Gücü

1070Mart2023
Yaşam

STK’lar Tek Yürek Oldu: Yüzyılın Felaketi Sonrası Gönüllü Dayanışması

1070Mart2023
Bağımlılık

Bağımlılıklarla Karşı Gönüllü Mücadele

1070Mart2023
Yaşam

Çocuklar İçin Gönüllülük Neden Gerekli?

1070Mart2023
Yaşam

“Tedavi Edilmeyen Kaygı Bozuklukları Kronikleşme Eğilimindedir”

1069Şubat2023
Yaşam

İklim Değişikliğinin Ortaya Çıkardığı Kaygı Hâli: Eko-Anksiyete

1069Şubat2023
Yaşam

Yeni Krizlerin Getirdiği Belirsizlikler Küresel Kaygıyı Körüklüyor

1069Şubat2023
Bağımlılık

“Kaygılar Bağımlılığı Tetikleyebildiği Gibi Bağımlılıklar Da Kaygıyı Besleyebilir”

1069Şubat2023
Yaşam

“Çocukları Kaygıları Nedeniyle Utandırmayalım, Usandırmayalım, Cezalandırmayalım”

1069Şubat2023
Yaşam

Sosyal Medya Kullanımı Kaygıları Tetikliyor

1069Şubat2023
Tütün Bağımlılığı

Sigara İle Mücadelede En İyi Politika, Çocuk Ve Gençleri Tütünsüz Ortamda Büyütmektir

1068Ocak2023
Tütün Bağımlılığı

YEDAM’ın Kişiye Özel Programlarıyla Sigaraya “Dur” Deyin

1068Ocak2023
Tütün Bağımlılığı

Örnek Vakalarla Tütün Bağımlılığı Tedavisi

1068Ocak2023
Tütün Bağımlılığı

Tütün Bağımlılığı Vücudumuza Neler Yapıyor?

1068Ocak2023
Tütün Bağımlılığı

Sigarayı Bıraktığınızda Vücudunuzda Neler Oluyor?

1068Ocak2023
Alkol Bağımlılığı

Dünyada Alkol Kullanımı Ve Önleyici Politikalar

1067Aralık2022
Alkol Bağımlılığı

Alkol Bağımlılığını Önlemeye Dair Yasal Düzenlemeler

1067Aralık2022
Alkol Bağımlılığı

Alkolün Bir Diğer Karanlık Yüzü: Şiddet Ve Alkol İlişkisi

1067Aralık2022
Alkol Bağımlılığı

Ebeveynler Alkol Kullanan Gence Nasıl Yaklaşmalı?

1067Aralık2022
Alkol Bağımlılığı

Sevdiklerimizi Alkol Bağımlılığından Nasıl Koruruz?

1067Aralık2022
Alkol Bağımlılığı

Alkolsüz Hayat Neler Kazandırıyor

1067Aralık2022
Alkol Bağımlılığı

Alkol Vücuda Neler Yapıyor?

1067Aralık2022
Teknoloji Bağımlılığı

“İletişim Yoluyla Kendimizi Var Ediyoruz”

1066Kasım2022
Bağımlılık

“Bireyi Bağımlılığa Götüren Duygusal Yalnızlıktır”

1066Kasım2022
Yaşam

“İnsan İnsana Şifadır, Umuttur, Yoldur”

1066Kasım2022
Bağımlılık

Güvene Dayalı İletişim Bağımlılıklardan Koruyor

1066Kasım2022
Yaşam

Sanal İletişim Gerçek İletişimin Yerini Tutar Mı?

1066Kasım2022
Teknoloji Bağımlılığı

“Dijital Oyun Bağımlılığı Ciddi Bir Sorun”

1065Ekim2022
Teknoloji Bağımlılığı

“Teknolojiyi Doğru Kullanmayı Öğrenmeliyiz”

1065Ekim2022
Teknoloji Bağımlılığı

Dijital Dünyada Eğitim Şart

1065Ekim2022
Teknoloji Bağımlılığı

Dijital Dünyada Bizi Neler Bekliyor?

1065Ekim2022
Teknoloji Bağımlılığı

Sanal Ortam Güvenliğinin Teminatı: Siberay

1065Ekim2022
Teknoloji Bağımlılığı

Rakamlarla Dijital Dünya

1065Ekim2022
Teknoloji Bağımlılığı

TÜİK Araştırma Sonuçlarına Göre Türkiye Dijitalleşiyor

1065Ekim2022
Yaşam

“Proje Çocuklar Kuklaya Dönüşüyor”

1064Eylül2022
Yaşam

“Mutlu Bir Aile İçin Her Şey Mükemmel Olmak Zorunda Değil”

1064Eylül2022
Yaşam

Değerler Eğitimi Bu Dünyanın Bir İhtiyacı

1064Eylül2022
Bağımlılık

TBM İle Her Yıl Milyonlarca Kişiye Ulaşıyoruz

1064Eylül2022
Bağımlılık

Yaşam Becerileri Bağımlılıklardan Koruyor

1064Eylül2022
Yaşam

Okul Heyecanı Başlıyor

1064Eylül2022
Yaşam

“Tüketerek Mutlu Olma Çabası Büyük Bir Yanılgı”

1063Ağustos2022
Yaşam

“İnsanın Manevi Alanı Boşluk Kabul Etmez”

1063Ağustos2022
Yaşam

Mutluluk Beyinde Başlar

1063Ağustos2022
Yaşam

Toplumsal Mutluluğun Şifreleri

1063Ağustos2022
Yaşam

Sağlıklı Tabaklar, Mutlu Yüzler

1063Ağustos2022
Yaşam

Mutluluğa Götüren 7 Adım

1063Ağustos2022
Yaşam

Az Çoktur!

1062Temmuz2022
Yaşam

“Sadeleştikçe Zihin Sağlığımızı Korumamız Da Kolaylaşır”

1062Temmuz2022
Yaşam

Atıksız Bir Mutfak Mümkün

1062Temmuz2022
Yaşam

Biraz Yavaşlamaya Ne Dersiniz?

1062Temmuz2022
Yaşam

Sade Ve Özgür Bir Yaşamın Yolu: “Küçük Ev” Akımı

1062Temmuz2022
Yaşam

Daha Huzurlu Bir Hayat İçin Sadeleş!

1062Temmuz2022
Yaşam

Atık Kağıtları Sanat Eserine Dönüştürüyor

1062Temmuz2022
Sağlıklı Yaşam

Pedallar Sağlıklı Yaşam İçin Çevrildi

1061Haziran2022
Bağımlılık

Yeşilay’dan “Bağımsız Gençlik” Manifestosu

1061Haziran2022
Bağımlılık

YEDAM Sempozyumu'ndan Bağımlılıklara Bilimsel Bakış

1061Haziran2022
Bağımlılık

Sağlıksız Aile Tutumları Bağımlılık İçin Risk Faktörü

1060Mayıs2022
Bağımlılık

Bağımlı Profilleri Nasıl Şekilleniyor?

1060Mayıs2022
Bağımlılık

Bağımlı Ebeveyn Çocuğun Tüm Yaşamını Etkiliyor

1060Mayıs2022
Bağımlılık

“Hayır” Diyebilen Bir Çocuk Yetiştirmek

1060Mayıs2022
Teknoloji Bağımlılığı

Ailenin Dijitalleşme ile İmtihanı

1060Mayıs2022
Bağımlılık

Bağımlılık Aileden Etkilenen ve Aileyi Etkileyen Bir Hastalıktır

1060Mayıs2022
Tütün Bağımlılığı

Elektronik sigara nikotin pandemisini gelecek nesillere taşıyor

1059Nisan2022
Tütün Bağımlılığı

Tütünle Mücadelenin Bir Ayağı da E-Sigara ile Mücadele Olmalı

1059Nisan2022
Tütün Bağımlılığı

Dünya Elektronik Sigara ile Nasıl Mücadele Ediyor?

1059Nisan2022
Tütün Bağımlılığı

Elektronik Sigara En Az Sigara Kadar Zararlı

1059Nisan2022
Yaşam

“Dünya Şiddetli Bir Merhametsizlik Hastalığına Tutulmuş Vaziyette”

1058Mart2022
Yaşam

Tarih Boyunca Vardı Ve Hep Var Olacak: Sivil Toplum Kavramı Ve STK’lar

1058Mart2022
Yaşam

Yeşilay’a Gönülden Bağlı Olanlar

1058Mart2022
Yaşam

Merhamet Ve İyiliğin Gücü: Gönüllülük

1058Mart2022
Yaşam

Gönüllülük Çalışmaları Dersiyle Teori Ve Pratik Bir Arada

1058Mart2022
Tütün Bağımlılığı

Vazgeçilen her sigara sağlıklı bir hayatın kapısını aralar”

1057Şubat2022
Tütün Bağımlılığı

Çocuklarımızı sigaradan nasıl koruruz?

1057Şubat2022
Tütün Bağımlılığı

Sigara stresi azaltmaz, sigarasızlık stres oluşturur

1057Şubat2022
Tütün Bağımlılığı

Şimdi tam zamanı!

1057Şubat2022
Tütün Bağımlılığı

“Bırakabilirsin” mobil uygulamasıyla sigaradan kurtulun!

1057Şubat2022
Teknoloji Bağımlılığı

Fizikselden Sanala Yeni Bir Şiddet Türü: Siber Zorbalık

1056Ocak2022
Teknoloji Bağımlılığı

Ergenler Sosyal Medya Bağımlılığında Risk Grubunda

1056Ocak2022
Teknoloji Bağımlılığı

Geleneksel Değerler Çocukları Koruyor

1056Ocak2022
Teknoloji Bağımlılığı

Sosyal Medyada Dayatılan Güzellik Büyük Bir Yanılgı

1056Ocak2022
Kumar Bağımlılığı

Çocuklarınız İçin Ulaşılabilir Ebeveynler Olun

1055Aralık2021
Kumar Bağımlılığı

Pandemi Sonrasında Toplumları Bekleyen Tehlike: Çevrim İçi Kumar Bağımlılığı

1055Aralık2021
Kumar Bağımlılığı

Aileler Tedavi Sürecine Aktif Olarak Dahil Olmalı

1055Aralık2021
Alkol Bağımlılığı

Alkol Kontrol Politikaları Toplumları Koruyor

1054Kasım2021
Alkol Bağımlılığı

“Alkol Bağımlısı Kişilerin Çocuklarının Ruh Sağlığını Yakından Takip Edilmeli”

1054Kasım2021
Alkol Bağımlılığı

Alkol Aile İçi Şiddette Risk Faktörü

1054Kasım2021
Alkol Bağımlılığı

Alkol Bağımlılığını Anlamaya Yönelik Faaliyetler

1054Kasım2021
Alkol Bağımlılığı

Alkol Bağırsak Sağlığını Bozuyor

1054Kasım2021
Alkol Bağımlılığı

Alkol Bağımlılığıyla Asırlık Mücadele: YEŞİLAY

1054Kasım2021
Kumar Bağımlılığı

“Gençliğin En Büyük Sorunu Büyüyememek”

1053Ekim2021
Yaşam

İyi Arkadaş Çevresi Bağımlılıklardan Uzak Tutar

1053Ekim2021
Yaşam

Davranışsal Bağımlılıklar En Çok Genç ve Ergenleri Etkiliyor

1053Ekim2021
Madde Bağımlılığı

Çocuğum Madde Kullanıyor mu?

1053Ekim2021
Yaşam

Gençlerin Gözünden Bağımlılıklar

1053Ekim2021
Yaşam

Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek Yetenek Yarışması, Edebiyat ve Sanatla Farkındalık Oluşturuyor

1053Ekim2021
Sağlıklı Yaşam

Antikten Moderne 28 Asırlık Yolculuk

1052Eylül2021
Sağlıklı Yaşam

Türkiye’nin En Başarılı Olimpiyat Tecrübesi TOKYO 2020’nin Ardından

1052Eylül2021
Sağlıklı Yaşam

Yaşam Becerileri Bireyi ve Toplumu Korur

1051Ağustos2021
Sağlıklı Yaşam

Stresle Mücadelede Yaşam Becerileri Faktörü

1051Ağustos2021
Sağlıklı Yaşam

Aileyle Sağlıklı İletişim Sağlıklı Kararları Doğurur

1051Ağustos2021
Sağlıklı Yaşam

“Hobiler Bizi Ruhsal Olarak Geliştirir”

1051Ağustos2021
Sağlıklı Yaşam

Hangi Yaşta Hangi Sporu Yapmalı?

1051Ağustos2021
Yaşam

“Sanat ve Kitap Bağımlısıyım”

1051Ağustos2021
Teknoloji Bağımlılığı

YEDAM'dan İnternet Bağımlılığına Özgün Çözümler

1050Temmuz2021
Teknoloji Bağımlılığı

Pandemi Sarmalında Oyun Oynama Bozukluğu

1050Temmuz2021
Teknoloji Bağımlılığı

“Ebeveynler Doğru Rol Model Olmalı”

1050Temmuz2021
Teknoloji Bağımlılığı

Oyun Oynama Bozukluğunun Tedavisinde Yasaklar Çözüm Değil

1050Temmuz2021
Teknoloji Bağımlılığı

“Ulusal Kampanyalar Farkındalık Oluşturuyor”

1050Temmuz2021
Teknoloji Bağımlılığı

Teknoloji Sizi Değil, Siz Onu Kontrol Edin!

1050Temmuz2021
Teknoloji Bağımlılığı

Teknoloji Bağımlılığı Hasta Ediyor

1050Temmuz2021
Sağlıklı Yaşam

Artan Obezite, TBMM’nin de Gündeminde

1049Haziran2021
Sağlıklı Yaşam

Türkiye’nin Obeziteyle Mücadelesi

1049Haziran2021
Sağlıklı Yaşam

Obezite, 21’inci Yüzyılın En Önemli Sağlık Sorunudur

1049Haziran2021
Sağlıklı Yaşam

Evde Kalmak Virüsten Korudu, Obeziteyi Artırdı

1049Haziran2021
Sağlıklı Yaşam

“Pandemi Döneminde Yeme Bozuklukları Arttı”

1049Haziran2021
Sağlıklı Yaşam

“Besin Örüntüsü Dengeli Olmalı”

1049Haziran2021
Sağlıklı Yaşam

Evde Hareketsiz Kalmayın!

1049Haziran2021
Sağlıklı Yaşam

Ağır Yaşamların Yükü Hafifliyor Mu?

1049Haziran2021
Yaşam

Gidene Üzülmek Yerine Var Olanı Güçlendirmeliyiz

1049Haziran2021
Yaşam

“Babalar Dua Gibidir; Artık Görünmez Olsa Da Dokunur Evladına...”

1049Haziran2021
Bağımlılık

“Sanat ve Spor, Bağımlılıkla Mücadelenin Panzehirleridir”

1048Mayıs2021
Bağımlılık

Gençlerde Davranışsal Bağımlılıklar Artıyor

1048Mayıs2021
Bağımlılık

“Aile Bağları Ne Kadar Sağlamsa, Bağımlılık Riski O Kadar Azalır”

1048Mayıs2021
Bağımlılık

"Özgürlük ve Sorumluluk Birbirini Tamamlar"

1048Mayıs2021
Bağımlılık

Anne-Babalar Dikkat! Uzun Süreli Ekran Maruziyeti Nelere Yol Açıyor?

1048Mayıs2021
Bağımlılık

Yeşilay Gençlerin, Gençler Yeşilay’ın Yanında!

1048Mayıs2021
Bağımlılık

Geleceğin Olimpiyat Şampiyonları TOHM’da Yetişiyor

1048Mayıs2021
Teknoloji Bağımlılığı

“Bağımlı Kişi, İnterneti Bir Kaçış Yöntemi Olarak Kullanıyor”

1047Nisan2021
Bağımlılık

Anne Babaya Güvenli Bağlanma Bağımlılıktan Korur

1047Nisan2021
Bağımlılık

“Öz Saygısı Düşük Bireylerde Bağımlılık Riski Daha Fazladır”

1047Nisan2021
Bağımlılık

Pandemi Sürecinde Kaygı Bozukluğu Arttı

1047Nisan2021
Bağımlılık

Sosyal Kaygı İnternet Bağımlılığını Tetikliyor

1047Nisan2021
Yaşam

Buz Hokeyi Sayesinde “Tek Yürek” Oldular: Bağımlılıktan Kurtuldular

1047Nisan2021
Teknoloji Bağımlılığı

Dijital Çağın Hastalığı: Yeni Nesil Bağımlılıklar

1046Mart2021
Teknoloji Bağımlılığı

Yasa Dışı Kumar ve Bahisle Hukuksal Mücadele

1046Mart2021
Teknoloji Bağımlılığı

Sevgi ve İlgi Bağımlılıklardan Korur

1046Mart2021
Teknoloji Bağımlılığı

“Bağımlılık Tüm Aileyi Etkileyen Bir Hastalıktır”

1046Mart2021
Teknoloji Bağımlılığı

“Dijitalleşme Aile İçi İlişkilerin Kalitesini Düşürüyor”

1046Mart2021
Yaşam

“Pandemiden Ders Çıkararak Geleceğimizi Kurtarabiliriz”

1046Mart2021
Tütün Bağımlılığı

“Kampanyalar Sigara Endüstrisinin Gerçek Yüzünü Gösteriyor”

1045Şubat2021
Tütün Bağımlılığı

"Tütün Fiyatları ve Vergiler Düşürülmemelidir"

1045Şubat2021
Tütün Bağımlılığı

“Elektronik Sigara Kullanmak, Marka Değiştirerek Sigara Kullanımına Devam Etmek Gibidir”

1045Mart2021
Tütün Bağımlılığı

“Sigarayı Bırakmak Kanser Riskini Azaltır”

1045Şubat2021
Tütün Bağımlılığı

Pandemide Sigara İçme Oranları Düştü

1045Şubat2021
Tütün Bağımlılığı

"Çocuğunuzun ‘Hayır’ Deme Becerisini Geliştirin"

1045Şubat2021
Tütün Bağımlılığı

Tütün Bağımlılığına Karşı YEDAM Desteği

1045Şubat2021
Madde Bağımlılığı

Madde Bağımlılığı COVID-19'u Tetikliyor

1044Ocak2021
Madde Bağımlılığı

"Bağımlılık Tedavisi Ertelenmemeli, Güçlendirilmeli"

1044Ocak2021
Madde Bağımlılığı

“Madde Bağımlılığının Gerçek Tedavisi Rehabilitasyondur”

1044Ocak2021
Madde Bağımlılığı

Zehir Tacirlerinin Pandemi Fırsatçılığı

1044Ocak2021
Madde Bağımlılığı

Her İki Madde Bağımlısından Biri Depresyonda

1044Ocak2021
Madde Bağımlılığı

"Online Terapi, Kişileri Madde Kullanımından Uzak Tuttu"

1044Ocak2021
Sağlıklı Yaşam

“Gençlik İnsan Hayatının En Zor Dönemidir”

1043Aralık2020
Sağlıklı Yaşam

Doğru Rol Model Olmak Önemli

1043Aralık2020
Sağlıklı Yaşam

“Spor ve Sanat Tedavi Edicidir”

1043Aralık2020
Sağlıklı Yaşam

Mutluluk Ailede Başlar

1043Mutluluk Ailede Başlar2020
Sağlıklı Yaşam

“Depresyon, Gündelik Bir Keyifsizlik Hali Değildir”

1043Aralık2020
Sağlıklı Yaşam

Beslenme Anlayışı Ailede Şekilleniyor

1042Kasım2020
Sağlıklı Yaşam

“Organik Beslenmeye Mucizevi Bir Anlam Yüklenilmemeli”

1042Kasım2020
Sağlıklı Yaşam

Bir Tür Yeme Bozukluğu: Ortoreksiya Nervoza

1042Kasım2020
Sağlıklı Yaşam

Tarladan Sofraya Uzanan Bir Zincir: Gıda Güvenliği

1042Kasım2020
Sağlıklı Yaşam

“Tarımsal Üretimi Tüketici Davranışları Belirleyecek”

1042Kasım2020
Sağlıklı Yaşam

Ekolojik Yaşam Arayışları

1042Kasım2020

“Çocuklarımızı Korumakla Yükümlüyüz”

Ekim
Teknoloji Bağımlılığı

Oyun Bağımlılığı Nelere Yol Açıyor?

1041Ekim2020
Teknoloji Bağımlılığı

Oyun Bağımlılığı Yetişkinleri de Buluyor

1041Ekim2020
Teknoloji Bağımlılığı

"Ticari Kaygılar Çocukları Korumanın Önüne Geçiyor"

1041Ekim2020
Teknoloji Bağımlılığı

"Yasak Koyarak Çocuğunuzu Bağımlılıktan Koruyamazsınız"

1041Ekim2020
Teknoloji Bağımlılığı

Oyun Bağımlılığının Karanlık Yüzü

1041Ekim2020
Teknoloji Bağımlılığı

Davranışsal Bağımlılıklara YEDAM Desteği

1041Ekim2020
Teknoloji Bağımlılığı

Bütün Aile Toplanalım, Ekranları Unutalım

1041Ekim2020
Eğitim

"Eğitimin Sürekliliği Sağlanmalı"

1040Eylül2020
Yaşam

“Çocuklarınıza Onları Önemsediğinizi Hissettirin”

1040Eylül2020
Eğitim

Bu Sefer Ziller Ebeveynler İçin Mi Çalıyor?

1040Eylül2020
Eğitim

Okul Fobisi Sizi Korkutmasın!

1040Eylül2020
Eğitim

Okula Yeni Başlayanların Pandemiyle İmtihanı

1040Eylül2020
Eğitim

Okullar Sağlık Tedbirleri İle Açılıyor

1040Eylül2020
Eğitim

Yeşilay Eğitim Faaliyetleri Hız Kesmiyor

1040Eylül2020
Alkol Bağımlılığı

Gençlerde Alkol Bağımlılığında Önemli Bir Basamak: Sosyal İçicilik

1039Ağustos2020
Alkol Bağımlılığı

Alkol Bağımlılığı Nedir, Nasıl Başlar, Nasıl Tedavi Edilir?

1039Ağustos2020
Alkol Bağımlılığı

Nöroloji Alkolün Güvenli Sınırı Yok Diyor!

1039Ağustos2020
Bağımlılık

Pandemi Bağımlılıkları Tetikledi

1039Ağustos2020
Alkol Bağımlılığı

Alkol Vücuda Neler Yapar?

1039Ağustos2020
Yaşam

“İyiliğin Kanatlarına Tutunmaya Her Zamankinden Çok İhtiyacımız Var”

1038Temmuz2020
Yaşam

Pandemi Günlerinde Dayanışmanın Çarpan Etkisi: Vefa Sosyal Destek Grubu

1038Temmuz2020
Yaşam

Türkiye’de Afet Yönetimi ve Gönüllülük

1038Temmuz2020
Yaşam

"İnsan"ın En Zor Anında 152 Yıldır Hep O Var: Türk Kızılay

1038Temmuz2020
Yaşam

Bağımlılığa Karşı "Gönüllü" Mücadelenin Adı; Yeşilay

1038Temmuz2020
Yaşam

Bir Ömür Boyu Yeşilaylı Olanlar…

1038Temmuz2020
Yaşam

Gönüllü Olmak Hem Sizi Hem De Dünyayı Değiştirir

1038Temmuz2020
Yaşam

Vakıf ve Gönüllülük Üzerine

1038Temmuz2020
Teknoloji Bağımlılığı

"Teknoloji Kullanımı Stresi Artırıyor"

1037Haziran2020
Teknoloji Bağımlılığı

Pandemi Günlerinde "Teknoloji" Dost Mu, Düşman Mı?

1037Haziran2020
Teknoloji Bağımlılığı

Koronavirüs Dijital Bağımlığı Tetikledi

1037Haziran2020
Yaşam

"Evden Çalışma Modeli B Planı Olarak Elimizde"

1037Haziran2020
Yaşam

10 Soruda Koronavirüs Sonrası Küresel Sistem

1037Haziran2020
Alkol Bağımlılığı

"Şişenini Dibi"nden Görünenler

1032Ocak2020
Alkol Bağımlılığı

İpler Senin Elinde Alkole Hayır De!

1032Ocak2020
Tütün Bağımlılığı

Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: "Sigarayı Bugün Bıraksanız Yarın Covid-19 Riskiniz Azalır"

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

Diyetisyen Derya Zünbülcan: "Esas Risk, Yanlış Beslenme"

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

"Koronafobi" Virüsten Daha Hızlı Yayılıyor

1036Mayıs2020
Eğitim

Hayat da Eğitim de Eve Sığar

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

Korona Günlerinde Ev Hayatı

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

Sağlıklı Yaşam İçin Sporla “Evde Kal”

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

Doğal Dezenfeksiyon Aracı: Güneş

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

El Hijyeni Virüsten Korur

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

Evde Düzen İçin İpuçları

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

Bahane Yok! Oyun Vakti

1036Mayıs2020
Sağlıklı Yaşam

Asıl Soru Şu; Bağışıklık Sistemimizi Nasıl Koruruz?

1035Nisan2020
Sağlıklı Yaşam

"Dengeli Beslenme Sizi Mutlu Eder"

1035Nisan2020
Sağlıklı Yaşam

Daha İyi Bir Yaşam İçin Sadeleşin

1035Nisan2020
Sağlıklı Yaşam

Doğal Yaşamda Sürdürülebilirlik Önemli

1035Nisan2020
Sağlıklı Yaşam

Aşılama Yalnızca Kişiyi Değil Toplumu da Koruyor

1035Nisan2020
Sağlıklı Yaşam

Bitkilerin İyileştirme Gücü Hakkında Her Şey

1035Nisan2020
Teknoloji Bağımlılığı

Gençlikve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu: "E-sporun en büyük riski, dijital bağımlılıktır"

1031Aralık2019
Teknoloji Bağımlılığı

DSÖ’nün Gündeminde E-spor ve Oyun Bağımlılığı Var

1031Aralık2019
Teknoloji Bağımlılığı

E-Spor Obeziteye Neden Oluyor

1031Aralık2019
Teknoloji Bağımlılığı

Dijital Oyun Nasıl E-spor Oldu?

1031Aralık2019
Teknoloji Bağımlılığı

Prof. Dr. Tolga Arıcak: E-Spor Bağımlılık Riskini Artıracak

1031Aralık2019
Teknoloji Bağımlılığı

Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk: Dijital oyunların e-spor olarak anılmasına itirazımız var

1031Aralık2019
Tütün Bağımlılığı

Amaçları Daha Fazla İnsanı Bağımlı Yapmak

1030Kasım2019
Tütün Bağımlılığı

Elektronik Sigara ile Yasal Mücadele

1030Kasım2019
Tütün Bağımlılığı

Elektronik Sigara Can Almaya Devam Ediyor Can Almaya Devam Ediyor

1030Kasım2019
Tütün Bağımlılığı

Elektronik Sigara da Sigara Kadar Zararlı

1030Kasım2019
Tütün Bağımlılığı

Doç. Dr. Toker Ergüder: Elektronik Sigara, En Az Sigara Kadar Bağımlılık Yapıyor

1030Kasım2019