
Büyük Yeşilay ailesine gönül veren sevgili dostlar,
Hayat hikâyelerle örülü. Hepimizin bir hikâyesi, hatta..
Sosyal, iş ve kişisel yaşamı olumsuz etkileyebilen dijital oyun bağımlılığının özellikle gençler arasında yaygın bir sorun hâline geldiğini görüyoruz. İnternetin bu kadar yoğun kullanıldığı bir dünyada, online oyun bağımlılığıyla mücadele etmek hiç kolay değil. Uzmanlar tamamen yasaklamanın doğru olmadığı yönünde görüş bildiriyorlar. Peki, bu konuda nasıl bir yol izlenmeli? Bu mücadelenin önde gelen isimlerinden olan YEDAM’ın online oyun ve oyun bağımlılığına bakışı nasıl? YEDAM’ın bu konudaki çalışmalarıyla ilgili sorularımızı YEDAM Uzmanı Psikolog İrem Dönmez yanıtladı.
Online oyun hangi aşamada bağımlılık hâlini alır ve ne tür bir bağımlılığı işaret eder?
Online oyun oynama davranışı kişinin günlük yaşamını; ev, iş, okul, sosyal hayat, kişisel bakım gibi konularda işlevselliğini olumsuz etkilemeye başladığında ve kişi bu olumsuz etkileri fark etmesine rağmen oyun oynamayı bırakamadığında, burada davranışsal bir bağımlılıktan söz edilebilir. Bu davranışsal bağımlılık, Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı DSM-5’te “İnternet Oyun Oynama Bozukluğu” olarak tanımlanmaktadır. Kişinin oyun oynama üzerinde kontrolünü kaybetmesi, oynamadığı zaman yoksunluk belirtileri göstermesi ve giderek daha fazla oyun oynaması gibi belirtilerle kendini gösterir. İlk başta eğlenceli bir aktivite olarak başlayan ve haz veren oyun, artık zorlayıcı bir ihtiyaç hâline gelir.
“NET, TUTARLI VE ANLAŞILIR SINIRLAR KOYULMALI”
Online oyunlar günümüz çocukları arasında oldukça yaygın ve uzmanlar yasaklamak yerine sınır getirmenin iyi bir çözüm olduğu görüşünde birleşiyor. 4 ile 11. sınıf çocukları arasında yapılan bir araştırmaya göre, zaman sınırlaması olmadan teknolojiyi kullanan çocuklar, sınırlaması olanlara oranla %95 daha fazla teknolojiyle zaman geçiriyor. Sınır getirme bağımlılığa engel olabilir mi?
İnternetin her yaşta ve her alanda kullanıldığı bir dünyada, interneti tamamen kısıtlamak çok gerçekçi bir hedef değil. Bunun yerine, internet bağımlılığı tedavisinde amaç, internet kullanımını kontrollü bir hâle getirmektir. Çevrim içi oyun oynama davranışında da amaç bu şekildedir. Bunun için, özellikle erken yaş gruplarında, zaman sınırlandırması bağımlılık gelişimini önleyici bir yöntemdir. Ancak sınır koyarken net, tutarlı ve anlaşılır olmasına dikkat etmek gerekiyor. Aksi hâlde çocuklarda direnç gelişebiliyor. Ebeveynler ve uzmanlar burada yasaklayan değil, yol gösteren rolündedir. Unutulmamalıdır ki, amacımız çocukla savaşmak değil iş birliği kurmak olmalıdır. Sınır ve kuralların çocukla birlikte belirlenmesiyle birlikte; aile aktivitesi, spor, doğa, sanat gibi alternatif etkinliklerin sunulması da sınır koyarken olumlu etki yapacaktır.
BÜTÜNCÜL BİR YAKLAŞIM
YEDAM’ın online oyun ve online oyun bağımlılığına bakışı nasıl?
YEDAM, çevrim içi oyun oynama davranışını sadece bir alışkanlık olarak değil, davranışsal bir bağımlılık olarak ele alıyor. Tıpkı diğer bağımlılıklarda olduğu gibi, biyolojik, psikolojik ve sosyokültürel temelde yaklaşıyor. Yani online oyun oynama bağımlılığı, kişinin psikolojik durumu, sosyal çevresi, yaşam şartları ve düzeniyle birlikte ele alınıyor. Bu süreçte gerektiğinde tıbbi destek amaçlı olarak sağlık kuruluşlarına yönlendirme de yapılabiliyor. Bireyle gerçekleştirilen psikososyal destek devam ederken, eş zamanlı olarak aile de sürece dâhil ediliyor, çünkü bağımlılık bir aile hastalığıdır. Özetle YEDAM’ın online oyun alanındaki yaklaşımının, bireyin işlevselliğini artırmayı, duygusal dayanıklılığını güçlendirmeyi ve kalıcı davranış değişikliği sağlamayı hedefleyen; yapılandırılmış, bütüncül bir yaklaşım olduğunu söyleyebiliriz.
Online oyun oynama bağımlılığının arkasında yatan farklı nedenler, psikiyatrik bozukluklar olabilir mi? Örneğin olumsuz duygularla baş etmek için kendilerini online oyuna veren kişilerden söz etmek mümkün müdür?
Evet olabilir. Özellikle çocuklarda, bazı ruhsal sorunların internet ve oyun bağımlılığına eşlik ettiği sık görülüyor. Buna depresyon, anksiyete, DEHB (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu), OKB (Obsesif Kompulsif Bozukluk), sosyal fobi gibi örnekleri verebiliriz. Bu sorunlar bağımlılığa yol açabildiği gibi, bağımlılığın olumsuz sonuçları da bu ruhsal sorunlara yol açabiliyor.
Oyun bağımlılığının tedavisinde YEDAM’ın yaklaşımı, tedavi anlamında izlenen yollar nelerdir?
Yeşilay Danışmanlık Merkezlerinde oyun bağımlılığının tedavisinde kişinin sürecine özel, yapılandırılmış ve bütüncül bir yaklaşım izleniyor. Bireyin ve ailenin bilgilendirilmesi, farkındalık kazandırmak ve gerektiğinde işe yaramayan yöntemler hakkında uyarmak, bağımlılığın önlenmesi açısından kıymetli. Bireyin sürecinde esas amaç, çevrim içi oyun oynama nedenlerini ortaya çıkararak bu nedenler üzerine çalışmaktır. Bunun yanı sıra süreçte hem bireye hem de aileye sınır ve kural koyma becerileri, zaman yönetimi, çatışma çözme, iletişim becerileri, siber zorbalık ve sanal mahremiyet, alternatif davranışlar ve yaşam düzeni gibi konularda psikoeğitimler verilerek bireysel destek sunulmuş oluyor. Eşlik eden ruhsal bir problem olması durumunda ise bağımlı kişi eş zamanlı olarak tıbbi desteğe yönlendiriliyor.
"ÖĞRENME AİLEDE BAŞLAR"
Teknoloji kullanımı, online oyun oynamak ve bağımlılık arasında ince bir çizgi var. “Teknoloji faydalı bir hizmetkâr, tehlikeli bir hükümdardır” diye bir cümle duymuştum. Bu ince çizginin aşılmaması adına ailelere neler önerirsiniz?
Çok doğru. Teknoloji yaşamı kolaylaştırmak adına geliştirilmiş yararlı bir araçtır ancak kişinin hayat amacı hâline geldiğinde zarar vermeye başlar. Bizim buradaki ilk hedefimiz, o hassas dengeyi koruyabilmeyi öğretmektir ve öğrenme ailede başlar. Çocukların ilk rol modelleri ailelerdir. Ebeveynler kendi teknoloji kullanımlarına dikkat ederek, çocuğa sağlıklı bir örnek oluşturabilirler. Sınır ve kural belirlenirken kurallar çocuğa dayatılmadan, onunla birlikte hazırlanmalıdır. Başka kardeşler varsa onlar için de ayrı sınır ve kural listesi hazırlanabilir. Böylece dışlanmışlık hissi ve direnç gelişimi büyük oranda azalır. Sadece kısıtlamak ve yasaklamak değil, yerine koyabileceği alternatifler önermek de faydalı olabilir. Oyun oynayacağı zamanı ortak bir aile etkinliğinde geçirmek gibi… Çocuk için oyun yerine duygularını yansıtabileceği ve paylaşabileceği güvenli bir alan oluşturulmalıdır. Ebeveyni olarak bu alanı ona sağlayın. Oynadığı oyunları öğrenin, onunla oyunlar hakkında konuşun, bağ kurun. Oyunun onun gözündeki yerini anlamaya çalışın. Dijital okuryazarlığınızı geliştirin. Dijital dünyayı tanımanız, çocuğunuzu oyunlardaki risklerden korumanızı kolaylaşacaktır. Oyun derecelendirme etiketlerini öğrenirseniz, hangi oyunun çocuğunuz için riskli olduğunu kolaylıkla saptayabilirsiniz. Her insanın tek başına baş edemediği durumlar olabilir. Gerekirse bir uzmandan destek ve bilgi alın. Gerçekçi, net ve küçük hedefler belirleyin. Eğer hedefiniz çocuğunuzun oyunu, bir anda ve tamamen bırakması olursa hiçbir müdahale başarılı olmayacaktır. Unutmayın ki teknoloji hayatımızın bir parçası. Hedefimiz onu tamamen ortadan kaldırmak değil, bilinçli kullanımı öğrenmek olmalıdır.
Online oyun bağımlılığının tedavisi için Yeşilay Danışmanlık Merkezi’ne nasıl başvurulabilir ve süreç nasıl başlar?
YEDAM’a ulaşmak için ilk kanalınız 115 numaralı danışma hattımız olacaktır. Bu hatta görev alan psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarımızla gerçekleştireceğiniz bir ön görüşme sonrası randevu oluşturmak için bulunduğunuz şehir veya semtteki en yakın YEDAM’a aktarılacaksınız. Belirlenen randevu tarihinde, oyun bağımlılığı için destek almak isteyen kişi, merkezdeki psikologla bir değerlendirme görüşmesi gerçekleştirecek, risk ve ihtiyaçları değerlendirecektir. Belirlenen bu risk ve ihtiyaçlara göre aile görüşmesi, sosyal hizmet görüşmesi, atölye etkinliklerine katılım, tıbbi destek gibi yönlendirmeler yapılıp psikososyal destek süreci başlamış olacaktır. 12 yaş ve üzeri herkes başvurabilir. 8-11 yaş grubu için ise, aileyle kişi dışı görüşmeler sağlayıp, gerekli bilgilendirmeleri yapabildiğimiz bir görüşme türümüz mevcuttur. Tüm hizmetlerimiz ücretsiz olup gizlilik çerçevesinde ilerlemektedir. Aklınıza takılan sorular için 115’i arayıp detaylı bilgi alabilirsiniz.
Konuyla ilgili eklemek istedikleriniz var mıdır?
Unutmayın ki, bağımlılık bir gecede oluşmadığı gibi bir gecede de ortadan kaybolmayacaktır. Küçük ve sağlam adımlarla ilerlemek, sabırlı olmak ve hedefleri netleştirmek önemlidir. Bu süreçte inişler çıkışlar olacağını kabul etmek gerekir. Uzun bir süreçtir ancak sonucu hem birey hem de aile için sağlıklı olacaktır.